Zum translate Turkish

Zum zum fazem os címbalos

Çın çın öter ziller

E zum zum fazem os címbalos

Çın çın öter ziller

Zum zum faz o coração Quando ele está a conduzir

Güm güm atar kalbiniz Eğer oysa şefiniz

Fazem as malas entram num navio a vapor, e zum, se foram.

Bavullarını hazırlayıp bir gemiye doluşup, gidiyorlar! Gidiyorlar.

Na aldeia, existe uma estalagem chamada Zum Wilden Hirsch.

Köyde, Zum Wilden Hirsch adında bir han var.

Como é que sabes acerca dessas coisas, a Zum Wilden Hirsch e o barracão?

Bütün bunları, Zum Wilden Hirsch'i ve odunluğu nereden biliyorsun?

A tua prima chama-se Heidi e trabalha em Zum Wilden Hirsch.

Zum Wilden Hirsch'te çalışan Heidi adında bir kuzenin var.

Faça um zoom meu.

Bana zum yap.

E nada de grandes planos.

Bana zum yapma.

Bananas!

Zum!

Nanaba, Nanaba, Nanaba...

Zum, Zum, Zum...

É como teres a palma da mão a vir ter contigo!

Avucunun içi gibi dostum. Zum diye yaklaşıyorsun!

Espera, vou puxar mais a imagem da entrada.

Ön kapıya zum yapayım.

Zum, zum, zum!

Şup, şup, şup.

Esquece o zum, zum, zum.

Şup, şup, şup işi de yattı.

Daqui a 5 horas, zum, zum, zum!

Beş saat sonra, şup, şup, şup!

Zum, zum, zum...

Şup, şup, şup...

Zum.

Şup.

Então, eu quero que filme a poça de sangue bem devagar...

Tamam, zum istiyorum. Kan gölüne yavaş bir zum.

Compreende.

- Zum yap.

Parece, sei lá, 3.000 quilómetros de zoom.

3000 km'ye zum yapabilen bir mercek galiba.

Aproximar.

Zum yap.

Aproximar.

Zum.

- Importas-te que eu me concentre?

- Zum yapsam olur mu?

Zum, zum, zum E uma garrafa de rum.

Ho, ho, ho, ve bir şişe rom.

Zum, zum, zum E uma garrafa de rum.

Ho, ho, ho, Ve bir şişe rom.

Entrega de uma piza para... É-Zum Lorpa?

Pizza siparişi var "Fenasi Kerim" için.

Algum de vocês é o É-Zum Lorpa?

İçinizden biri "Fenasi Kerim" mi?

Se essa piza for dele, eu sou o É-Zum não sei quê.

Eğer pizza onunsa, ben Fenasi herneyseyim. 201,5 00 : 15 : 48,400 - - 00 : 15 : 49,500 ( 2000 et çeşitli Milenyum Pizzamızı deneyin )

Entrega de pizza para... É-Zum Lorpa.

Pizzanızı getirdim bay "Fenasi Kerim."

O recurso à lente zoom é interessante...

Zum merceğinin kullanılması ilginç.

... porque não era habitual usar uma lente zoom no passado.

Çünkü geçmişte zum merceği kullanmak hiç düşünülmez.

Não, a lente zoom dá um aspecto ao de um quadro do século XVIII.

Zum merceği görüntüyü 18. yüzyıl tablosu gibi düzleştirir.

Depois afasta a camâra devagar.

Sonra, geri zum, yavaşça.

Faz um zoom nele.

Şuna zum yapsana.

Tenho o zoom a funcionar.

Zumlama şeyi zum yapıyor.

- Podes ampliar as costas dele? - Sim.

Sırtına zum yapabilir misin?

Aqui é para focar e aqui o zoom.

Bu netlik ayarı, bu da zum.

Aproxima mais.

Birazcık zum yap.

É ela.

Bu kıza zum yapıyor. Bu o.

Podes ampliar?

Zum yapabilir misin?

E fazer zoom in para a 17.24.9.

Ve 17, 24, 9'a zum yapıyorum

Tyler, aproxima aquele edifício.

Tyler, şu binaya zum yap.

Podes aproximar?

- Zum yapabilir misin?

Aproxima.

- Zum yap bakalım.

Faz zoom no braço dele, o máximo que puderes.

Koluna yapabildiğin kadar zum yap.

- Faz um zoom à esquerda.

- Sola zum yap.

- A fazer um zoom.

- Zum yapıyorum.

- até ao teu antrro de zum-zum.

Onları zum zumlarınla cezbetmek için...

Amplia o de vermelho.

Kırmızılı'ya zum yap.

Espera pelo tipo, e aproxima-o.

Dur adama zum yap.