Translate.vc / Portuguese → Turkish / Ángela
Ángela translate Turkish
4,522 parallel translation
Também não preparei a Angela Barker.
Sonunda bugün o iyiliğin karşılığını verebildim.
Vou levá-lo para a Ângela na sala da segurança.
Otel güvenlik odasındaki Angela'ya götüreyim.
Leve isto à Ângela em segurança para identificar a vítima.
Şunu güvenlikteki Angela'ya götür bakalım maktulü teşhis edebilecek mi?
Todas as linhas do tempo que a Ângela criou, que descartavam suspeitos, não são válidas.
O zaman Angela'nın yaptığı ve bazı şüphelileri aklayan zaman çizelgeleri anlamsız.
Sou Angela White, vice-procuradora geral.
Bay Holmes, ben Angela White. Savcı yardımcısı.
Angela White.
Angela White.
O caso da Angela estava a desmoronar-se, antes mesmo do Openshaw, não comparecer ao julgamento.
Angela'nın davası Openshaw kefaletle çıkmadan önce dağılmıştı.
Mas a Angela nem sequer considerou isso.
Ama Angela aynı fikirde değildi.
E quando começámos a seguir o Fordham, à espera que nos fosse levar até ele, vejo-o e à Angela a terem encontros secretos em vez disso.
Biz de ona gider diye Fordham'ı izledik. Onun yerine onu ve Angela'yı gizlice görüşürken gördüm.
Sem os memorandos a Angela White, largava o caso.
Dosyaları çalarak Angela White'i davayı bırakmaya zorladı.
O Fordham chantageou-a, o Openshaw fugiu e o caso foi atirado para a margem, permanentemente.
Fordham Angela'ya şantaj yaptı. Openshaw kaçtı. Dava da kalıcı yasal belirsizlikte kaldı.
Angela, estamos a tentar encontrá-la.
Onu bulmaya çalışıyoruz Angela. "Bulmaya çalışıyoruz" da ne demek ?
- Angela?
Angela?
Angela?
Angela?
- A Polícia verificou os antecendentes de toda a gente na lista que a Angela Larkin me deu.
Emniyet, Angela Larkin'in bana verdiği listedeki herkesi araştırdı.
A esposa dele, Angela, tem estado a tentar contactá-lo.
Angela... Karısı ona ulaşmaya çalışıyor.
A Angela Larkin está a caminho daqui, para verificar a voz da Sophie.
Angela Larkin, Sophie'nin sesini teşhis etmek için geliyor.
Precisamos de fazer o mesmo com os Porters, quando a Angela não estiver.
Angela yokken aynı şeyi biz de Potterlara yapmalıyız.
A Ângela disse que está demasiado danificado para reconstruir.
Angela, kafatası, yüz yapılandırmaya giremeyecek kadar hasarlı dedi.
A Ângela tem razão. A ponta que segura a vela pode ter sido usada para cortar o braço da vítima.
Angela haklı, mumu sabit tutmaya yarayan sivri nokta maktulün kolunu kesmiş olabilir.
Parabéns, Ângela.
Tebrikler, Angela.
Olá. Você deve ser a Angela.
Merhaba, sen Angela olmalısın.
Olhe, Angela, estou aqui para determinar se você é um perigo para si mesma ou para os outros.
Bak, Angela, benim burada olma sebebim senin kendin veya başkası için tehlike oluşturup oluşturmadığına karar vermek.
Depois do abuso, a primeira vítima mudou o nome para Angela Darrow.
Biraz araştırma yaptık. Saldırıdan sonra resmi olarak ismini Angela Darrow olarak değiştirmiş.
Angela, sei que acha que o sistema falhou consigo.
Angela, adalet sisteminin seni koruyamadığını biliyorum.
A sua mente doentia achava que estava a ajudar a Angela. Com as novas vítimas, só queria expô-las ao medo. Então, recria a emoção que sentiu na 1ª violação.
Hasta beyni Angela'ya tecavüz ederek korkusunu yeneceğini düşünüyor, ama yeni kurbanlara korkularını yaşatarak Angela'ya tecavüz ederek hissettiklerini tekrar yaşıyor.
Ela é a primeira vítima.
Angela başlangıç kurbanı, onun ilki.
A Angela também acha, e acredito nela.
Angela öyle düşünüyor, ben de aynı fikirdeyim. Ben'i ara.
A Ângela está a tentar descodificar o laptop do Hayes Robertson.
- Angela, Hayes Robertson'ın laptop'ını çözmeye çalışıyor.
- A Ângela encontrou o apartamento?
Angela daireyi buldu mu?
A Ângela sacou imagens dela, das redes sociais.
Angela, sosyal medya hesaplarından fotoğraflar aldı.
Estamos bem, Ângela.
Sorunumuz yok, Angela.
Vou dar o molde à Ângela para que comece a procurar uma arma.
Bu kalıbı Angela'ya vereyim silahı araştırmaya başlasın.
Angela.
Angela.
A Ângela mandou uma ajuda.
Angela da yardım etti.
A Ângela teve sorte a decifrar a imagem da câmara?
Angela kuş kamerasındaki figürün ne olduğunu çözebildi mi?
A Ângela viu uma forma feminina na sombra e a dentição parece ser de uma mulher.
Angela bir kadın gölgesi gördü ve diş izleri bir kadına ait.
Se queres continuar no departamento, há um estenógrafo na mesa ao lado da Ângela.
Birimde kalmak istiyorsan Angela'nın yanında bir stenograf masası var.
- Ângela Montenegro, da polícia. - Mais ou menos.
Angela Montenegro, LA polisinden sayılırım.
Obrigada, Ângela.
Sağ ol, Angela.
A Ângela está a tentar interceptar os arquivos que vêm da Interpol.
Angela, Interpol'den gelen dosyaların karbon kâğıtlarını almaya çalışıyor.
Preciso de ir para casa e esperar a Ângela.
Eve gidip Angela'yı beklemem gerek.
A Ângela é uma artista.
Angela ressam.
A Ângela conseguiu criar um retrato do perseguidor?
Angela, tacizcinin robot resmini yapabildi mi?
Esta é Ângela.
Bu Angela.
O Michael Vincent é um rapaz perfeito e a Ângela é uma óptima mãe.
Michael Vincent mükemmel bir çocuk ve Angela harika bir anne.
A Ângela entrou na conta de um membro e mandou-me um convite, garantindo-me.
Angela üyelerden birinin hesabına girip bana davet yollayıp, kefil oldu.
Temos de ver a Angela.
Angela'yı görmeliyiz.
Angela, esteve num acidente.
Angela, trafik kazası geçirdin.
- Angela.
- Angela.
- Quero ir para casa. - Angela.
- Eve dönmek istiyorum.Eve dönmek istiyorum.