Translate.vc / Portuguese → Turkish / Ôo
Ôo translate Turkish
1,345 parallel translation
Oh, cara. Que cheiro é esse?
OO adamım ne kokuyor böyle.
Oh, cale a boca, sua maldita..... monte de merda!
OO kapa çeneni.. .. siktir Sen siktir!
- Oh, sim?
- OO Evet?
Oh, merda!
- OO kahretsin.
- Oh, obrigado.
- OO Sağ ol be
Vou "matá-oo"! Vou...
Öldüreceğim onu!
Uau, isto é grande! É para ti.
- Oo, bu harika.
Oh, sim.
oo, evet! Ah!
Sim, é isso mesmo.
evet, iste oluyor. Oo!
O meu pai quer ver-te.
Oo, ne yapıyorsun ulan işe yaramaz?
Ah, sim!
Oo, evet!
Ah, sim...
Oo evet...
Oh, tia.
Oo, teyzeciğim.
- A tua mãe, seu sacana.
- Annen, seni piç! - Oo, anne...
E não te esqueças de te ires mantendo o contacto!
İletişimi koparmayalım! Oo...
Como estás?
Oo, nasıl gidiyor?
Oh, certo.
Oo, şey...
- Sem encostar à cabeça.
.. - Oo.
E, oh, sim, a minha vida também!
ve, oo, evet, hayatımı da!
Oh, tu és tão intuitiva.
Oo sen oldukça iyi seziyorsun olayları.
Bem!
- Oo!
- "Toodle-oo". - Mexa-se!
Kımılda!
OK, diga "ooohhhh".
- Tamam, "Oo" de. - Oo.
Toda a gente diz "aaahhhh"! "ooooohhh", "aaahhhhh".
Haydi hep beraber "Aa, oo, aa!"
perigo!
- Oo tehlikeli.
Ui! Tu queres apanhar naquilo!
- Oo, ona çakmak istiyorsun.
Little Paulie...
Oo, küçük Paulie.
O-o quê?
Uh oo ne?
Porque é que os queres tanto de volta?
Ne? Ah oo.. neden onları bu kadar çok istiyorsun?
Oo o que é um "RadioHead"?
Oo, Radiohead ne ki?
- Vejam quem está aqui.
- Oo, bakın kim gelmiş.
OO da manhã. E o senhor pode dizer ao tribunal o que viu?
Mahkemeye gördüğünüz şeyi anlatabilir misiniz?
- Bem. Novo recorde.
- Oo, yeni bir rekor.
REMOVENDO FICHEIROS... STOP.
- Oo, sağlam.
- Por favor.
- Oo yapma lütfen.
Nada relaxa mais um Irmão depois de um dia trabalho à paisana que comer um bom biscoito.
oo, hiç bir şey bir kardeşi zor bir günden sonra küçük bir kurabiye parçası kadar rahatlatamaz.
- Uau.
Oo, aman...
- Isto não está bem.
- Oo, bu doğru değil.
- Ah, e também estás dentro.
Oo, sizde iyiydiniz..
Oh merda.
- Oo, bok!
Querida
"Oo-oo-oo, tatlım"
Querida
Oo-oo-oo, tatlım "
- Eu atendo.
- Oo, anladım.
Oh, não.
Oo, kahretsin.
Yo. Hey, meu.
Oo, hey, dostum.
- Oh, merda.
- Oo, kahretsin.
Oh, Jesus.
Oo, Tanrım.
O senhor é o médico?
Oo, doktor siz misiniz?
Oh, também te adoro, fôfo.
Oo, ben de seni bebeğim.
Oh, sim, espetáculo.
Oo, evet, harika.
Oh, merda, Cookie!
Oo, kahretsin, Cookie!