200 translate Turkish
5,549 parallel translation
Психоматический фонд существует уже 200, 300 лет.
Ruhanilik Vakfı'nın geçmişi 200-300 yıla dayanıyor.
_
- Sonra 200 dolar ödünç almak istedi.
Одолжишь 200 баксов?
- 200 dolar ödünç verir misin?
- 200 лет.
- 200 yıl.
10 % всей электроэнергии страны поступает на наши 200 кв. км., но на картах нас нет.
20,000 dönüme kurulu, ülkenin elektriğinin % 10'unu kullanıyor ama hiçbir haritada yok.
Предположим 200 $.
200 dolara düşünürüm.
Я отдал заявку и двести долларов вот тому парню.
Formu ve 200 dolar nakiti şu adama verdim.
Радиационная approxing 200 рад.
Radyasyon yaklaşık 200 rads değerlerinde.
Вы бы видели это. 200 горящих голов.
Bunu görmeliydin. 200 yanan kafa.
0 ) \ k10 } mezasu mirai to oite kebori ni shite kita kako 200 ) \ k2 } mejire nagara guruguru to tsunagatteiru
Geçmişe işlerken olduğumuz yerde sayıyoruz... Arzu ettiğimiz geleceğe uzanan bağlar başladı çatırdamaya...
200 ) } мы продолжаем ходить кругами 0 ) \ k12 } sugiyuku rasen ni me wo hosomete 1000 ) \ k11 } fushigi na yume kara bi wo noridashita
Aş bu sarmalı da aç gözlerini... Bulacaksın bu gizemli düşün sonunda güzelliği...
Что такое 200 тыс. поднятых рук?
200 bin el nasıl yükselir?
Она предлагала свои услуги в 20 ярдах отсюда.
Hemen 200 metre ötede karaborsacılık yapıyormuş.
Дай закончить. $ 687,200.
- İzin ver bitireyim. 687 bin 200 dolar.
Всё началось 200 лет назад.
Her şey 200 yıl önce başlamıştı.
С той самой ночи почти 200 лет назад каждый раз, когда я умираю, я оказываюсь в воде, и я всегда голый.
Üzerinden 200 yıl geçen o geceden beri ne zaman ölsem, her zaman hayata suyun içinde dönüyorum. Ve her zamanda çıplak olarak.
Когда живёшь 200 лет, главная проблема не одиночество или горечь утраты.
200 yıldır yaşamanın kötü yanı, yalnızlık, acı veya birini kaybetmek değildir.
Тебе больше 200 лет не дашь.
Kesinlikle 200'den pek büyük göstermiyorsun.
Как бы то ни было, мы смогли убедить его, что во Флориде на него железобетонное дело, и кажется, что твой дружок Кинкейд не смог переварить идею, что 2 200 вольт выдавят ему глаза из черепа.
Ama Florida'nın ona karşı sağlam bir davası olduğuna ikna edebildik, öyle görünüyor ki dostun Kincade gözlerini yuvalarından çıkaracak 2200 volt elektriği duyunca dayanamadı.
1200.
- 1.200.
Знаешь, я буду всего в 300 километрах отсюда, если тебе вдруг понадобится помощь с делом.
Biliyorsun, bir davada ne zaman ihtiyacın olursa 200 km uzakta olacağım sadece.
Ну, это общеизвестный факт, что будучи губернатором, Шварценегер число назначенных привлекательных молодых женщин, включая тебя, возросло на 200 %.
Tamam bilinen bir gerçek ki Schwarzenegger valiyken Etkileyici genç kadınlar atandı
Я знаю этого человека 200 лет.
Ben bu adamı 200 yıldır tanıyorum.
99 100, 99 200, 99 300, 99 400, 99 500.
99,100, 99,200 99,300, 99,400, 99,500.
Tы знaeшь мoю пoзицию. He пpoшлa бы и 200 мeтpoв.
Ben durduğum yeri biliyorum. 180 metre uzağa gitmek için bunu yapamam.
Картежник - дегенерат с парой пистолетов 200-летней давности?
Yozlaşmış bir kumarbaz 200 yıllık bir silah parçası ile.
В конце концов, зачем предполагаемым 200 000 туристов приезжать в Аббудин, если их будут обыскивать, и введут комендантский час после 18 : 30.
Sonuçta 200,000 turist neden önce aranıp, sonra da akşam altı buçukta sokaklardan atılmak için Abbudin'e gelsin?
Сейчас нас около двадцати.
İki hafta önce 200 kişilik güçtük.
Дожна ли я смириться и прожить свою жизнь среди незнакомцев 200 лет назад?
Geri kalan hayatımı yabancılar arasında ve 200 sene geçmişte yaşamak için kendimi alıştırmam mı gerekiyordu?
А это значит, что то что угрожало этим двум людям, Ребеке и Алистеру, более 200 лет назад, не имеет накакого отношения к нам.
Yani bu tehdit edilen iki kişi Rebecca ve Alistair, 200 yıl önce ne yaşamışlarsa günümüzle hiç bir bağlantısı yok, tamam mı?
Он умер разоренным, порядочным человеком в возрасте 59-ти лет с 200-ми долларами на счете и десятками тысяч долгов.
59 yaşında iken, incinmiş iyi bir adam olarak öldü. Banka hesabında 200 dolar parası ve onbinlerce dolar borç bıraktı.
Помнишь протезы серии ex-200, разработанные пару лет назад?
Yıllar önce tasarladığımız EX-200 model eklemi hatırlıyor musun?
Хорошо, а что у вас есть за 200 $
Peki, 200 dolara ne alacağım?
200 баксов.
- 200.
Дай мне 200.
200 veriyorsun.
— Миранда, убедись, что поставщик в курсе, что число гостей возросло до 200.
- Miranda misafir sayısını 200'e çıkardığımızı yemek firmasına söylemeyi unutma.
Никто из моих родных не явился, а родители Хелен отвели нас в лучший ресторан в городе, её отец взял вино за $ 200... позже наши друзья восторгались.
Benim ailemden kimse gelmemişti, ama Helen'in ailesi bizi şehirdeki en güzel restorana götürdü. Babası 200 dolarlık bir şarap şişesi açtırdı. Arkadaşlarımızla birlikte hepimiz çok heyecanlıydık.
Около двухсот убитых.
Belki 200 ölü.
Сегодня мы убьём двести, а завтра выйдем на войну с нашим народом.
Bugün 200 kişi öldürüp yarın da kendi halkımıza savaş mı açacağız?
Хоть бритве и двести лет, бреет она отлично.
200 yıllık bir jilet mutkala keskinliğini korumuştur.
200 $ за право собственности и зарплата.
Tapu için 200 dolar sana maaş.
У него 200 офицеров личной гвардии, верных только ему.
Korumasında yalnızca ona sadık 200 çalışanı var.
200 лет на дне моря.
200 yıl denizin altında kalmış.
Right now, there's 200 people who are backing you up, so I'd keep my mouth shut.
Şu an 200 kişi var arkanda, o yüzden kapa çeneni.
Учти и русских, потери зашкаливают... 190254.
Rusları ekle. Almanlar, 41,200.
Не прошла бы и 200 метров.
200 Yarda'dan fazla gidemez.
Учитывая твой вес... 450 фунтов силы на шаг для вертикального давления.
Kilonu göz önüne alırsak... Ayakta durabilmek için adım başı 200 kilogram güce ihtiyacın var.
200 лет назад не было ни одного общества в мире у которого был бы фестиваль основой которого являются сладкие еда и напитки.
200 yıl önce dünyada bir bayramları olduğunda şekerli olarak ne yiyip ne içtiklerine dayanan bir dünya yoktu.
Привет.
200 yıllık deliliğini yanımda taşımaya çalıştığımı düşünsene?
Первые 200 лет были простыми.
- O da mağdurmuş.
Я это называю, подтяжкой груди.
Sende dahil, neredeyset, mm, 200 %.