English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ A ] / Alas

Alas translate Turkish

400 parallel translation
- Превосходное.
- Hem de en alasından. - Güzel.
Без устали со мною шёл он вместе ;
Karşımda bu kadar zaman hiç yorulmadan dayandı, şimdi çıkıp nefes alası geldi, ha?
Слушай, я найду своего ангела. Я найду целый хор ангелов.
Bak Virge, kendime bir melek bulacağım, Meleklerin alasını.
Сначала я молилась, чтобы ты пришёл и забрал меня. Отвёз домой. А ты не приезжал.
Önceleri sana çok dua ettim, gelip beni alasın eve götüresin diye.
Мне нужно, чтобы меня целовали.
- Merak etme en alasını bulurum.
Тогда позвольте мне, я делаю это совсем неплохо. Нет, мы тебя сто раз голую видели, хватит.
Pers Çarşısı müziğini çalarsanız ben striptiz yaparım, hem de en alasını!
Рассвет - прекрасное время для занятий!
çalışmak için sabahın ilk saatlerinden alası olur mu?
Она не лучше тебя!
Bonnie'nin kendisi avamın dik alası zaten.
Сущий вздор!
Saçmalığın dik alası.
Чего бы тебе не захотелось, у нас есть.
Ne arzu edersen, bizde alası var.
Нельзя постоянно врать народу.
- Yapabilirler. Hem de alasını.
Ты меня не переплюнешь.
Bende alası var. Hemen burada.
Я играю лучше него.
Ben ondan alasını yaparım.
О Боже, вверь дитя сие, Лору, Твоей непреходящей любви и заботе, и приими нас всех в Твоем царствии небесном. О том же молим Сына Твоего Иисуса Христа, Господа нашего, живущего и царствующего с Тобою, и Святого Духа, единого Бога, ныне и присно и во веки веков.
Rabbim, Laura'yı senin bitmeyen ilgi ve sevgine emanet ediyoruz ruhumuzu cennetine alasın aynı, oğlun İsa'yı, Rabbim seninle yaşayan ve yöneteni ve Kutsal Ruh'u aldığın gibi tek olan Rabbim.
ѕолна € чушь.
Saçmalığın dik alası.
- Все это бочка дерьма!
- Saçmalığın dik alası bu!
Все это ерунда.
Saçmalığın dik alasıydı.
Я видел настоящую жизнь... а эти парни далеки от этого.
Ben bu işin alasını görmüştüm... bu adamlarsa onun çok uzağındaydı.
Чтоб ты издох!
Hey ölümler alası!
На дешевого бомжа!
Avamın dik alası!
Эта серия - Барбара. Тело покрыто самообновляющимся пластиком.
Bu, kendisini yenileyen plastik doku, iskeletse, berilyum-titanyum alaşımı.
В этом веке еще нет сплавов или источников энергии, чтобы собирать наши устройства.
Aletlerimizi yapabileceğimiz metal alaşımlar veya güç kaynakları yok.
Сплав устойчив к зондированию.
Sondaj için dayanıklı bir alaşım.
Планета в основном состоит из сплава диберния и осмия.
Bu gezegenin maddesi, diburniyum-osmiyum alaşımıdır.
Вас понял, Глобал 2 Мы передадим ваш запрос.
Alaşıldı, Global 2. İsteğinizi ileteceğiz.
"ль" емпо √ иганте имеет специально сконструированные покрышки со стальными прокладками и семью сло € ми каучуко-резинового сплава с ¬ ест - " ндийских островов.
Il Tempo Gigante, çelikle güçlendirilmiş özel yapım lastikleriyle ve Batı Hindistan yapımı lastik alaşımla birleştirilmiş yedi katlı peteğiyle dikkat çekiyor.
Это одно целое, как металлы, из которых куется меч.
Hepsi birbirine karışmalı, iyi bir kılıcı oluşturan alaşım gibi.
Здесь титановый сплав.
Titanyum alaşımı.
Броню из пушки не пробить, но можно метить в дыры...
Tüfekler hiçbir işe yaramıyor ; çünkü aşırı derecede sert bir alaşımı var.
Может найдем новый сплав, более легкий?
Belki daha hafif bir namlu yapabiliriz, yeni bir maden alaşımı bulabiliriz.
Вулканцы не определили, чем были эти обломки, но они выяснили, что этот металл - сплав дентария.
Vulkan parçaları tanımlayamadı, ama metalin dentaryum alaşımı olduğundan eminler.
Никуда не годится.
Ucuz alaşım.
Твой примитивный разум не способен понять всего этого, всех этих вещей с молекулярной структурой...
Senin ilkel zekan metal alaşımları ve bileşimleri ve... böyle moleküler yapıları olan şeyleri...
Так, похоже, что только один сплав одновременно используемый и в репликаторах и в стабилизаторах, - нитриум.
Öyle görünüyorki çoğaltıcılar ve dengeleyiciler için ortak tek alaşım... nitrium.
Я держу его, сэр, но не могу стабилизировать поток материи... не со всем этим виктриумным сплавом на его пути.
- Hâlâ kilitlenmiş durumdayız. Ama etrafta bu kadar çok vikturyum alaşımı varken... madde akımını ayrıştıramıyorum.
Выглядит как сплав дюраниума.
Duranyum alaşımına benziyor.
Это тританиумный сплав, все верно.
Tamam, bu tritanyum alaşımı.
Аннигилятор 2000 сделан из алюминиевого сплава в сочетании с полимерной технологией ; совершенно не подвержен коррозии.
Yokedici 2000, polimer teknolojisiyle birleştirilmiş alüminyum alaşımdan üretilmiştir, aşınmaya da dayanıklıdır.
Проверь на взрывчатку, примесь и порох. Все что сможешь найти.
Hemen analiz et patlayıcı alaşım, toz, ne olursa.
Он нашел следы C-4, осадки дымовой смеси, высококачественные сплавы.
Bu çok ciddi bir şey. İçinde C4, yüksek dozda artık, yüksek dozda alaşımlar varmış.
Титановый сплав.
Titanyum alaşımlı.
Я бы использовал сплав.
Ben lif alaşım seçerdim.
Он прочнее алмаза, и не может быть удален.
Morbidyum alaşımı elmastan serttir. Numara kazınamaz.
Я обнаружил следы меркассиума.
Mercassium alaşımı algılıyorum.
Похоже на сложный поли-дюраниевый сплав.
Poli-duranyum alaşım karışımı gibi görünüyor.
Хотите услышать мое мнение о последней ракетке из ниллимитного сплава?
En son çıkan Nillimit alaşımlı raketler hakkındaki fikrimi duymak ister misin?
Это углеродо-террилиумный сплав, и я могу летать.
Onlar terilyum karbonik alaşımdan yapılmıştır, | ve onlarla uçabilirim.
Кажется, он состоит из сплава юридиума.
Uridyum alaşımına benziyor.
Есть.
Alaşıldı.
Они сделаны из монолитного бериллиевого сплава.
Berilyum alaşımından yapılmışlardır.
Состав грунта предполагает болотистую местность
Toprak alaşımı bataklık bir alandan gelmiş görünüyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]