Allure translate Turkish
8 parallel translation
- Есть один журнальчик - "Прелесть".
- Küçük düzensiz bir dergi Allure'e.
Кажется, мои фотки должны быть в "Эллор".
Allure'un bu ayki sayısında çıkmış olmam lazım.
- У вас есть "Эллор"?
Allure var mı?
But when Beckett is working mall security, I guess following her around isn't gonna have quite the same allure.
Ama Beckett alışveriş merkezinin güvenliğinde çalışmaya başlayınca peşinde dolanmak bu kadar çekici gelmeyecektir.
у вас блеск для губ Шанель Аллюр?
"Channel Allure" dudak parlatıcısı mı kullanıyorsunuz?
Я был в клубе "Соблазн" на Айвар Авеню.
Ivar'da "Allure" diye bir kulüpteydim.
В "Аллюре" есть камеры на всех входах и выходах.
Allure'un bütün giriş çıkışlarında güvenlik kamerası var.
Но и для "Джикью", "Аллюра", "Бон Аппетит" "Вэнити Фэир".
GQ, Allure, Bon Appetit, Vanity Fair... Faaliyetler tüm yıl sürüyor.