Buried translate Turkish
24 parallel translation
- Buried Отчет.
- Raporu hasıraltı ettin.
- Buried отчет.
- Raporu hasıraltı ettin.
И на этом месте, президент покоится сегодня. And that's where the president is buried today.
Ve başkan bugün orada gömülü.
Там он и был похоронен. That's where he's buried.
Gömülü olduğu yer orası.
unknown and buried 100 ) } moroha no ken { \ 1cHB0B0B0 } A double-edged sword
Bilinmeyen ve yakılmış, gizlenmiş tohumlar Çift taraflı kılıç
Eli Scruggs was buried on a Saturday... and all the people that Eli had helped over the years came to pay their last respects.
Eli Scruggs, cumartesi günü toprağa verildi. Ve Eli'nin, yıllarca yardım ettiği herkes bu son yolculuk için, oraya geldi.
Well, most of what he was buried in and what I found around the remains was tile :
Gömüldüğü yerde ve kalıntıların etrafında bulduğum şey duvar çinisi.
I am in the dark beside you buried sweetly
Yanındayım karanlık odanda Narince gömülmüş
After my character married his character, Joseph Fox, She was kidnapped, buried alive, trapped in a cave with bears, and held hostage in the sewers of Paris.
Benim karakterim onunkiyle, Joseph Fox ile evlendikten sonra kaçırıldı, canlı canlı yakıldı, ayılarla dolu bir mağarada mahsur kaldı tekrar kaçırıldı ve Paris'in kanalizasyonlarında rehin tutuldu.
/ и они похоронили его в земле. /
And they buried his name in the ground
House 8x07 Dead Buried / Мертвы и похоронены WEB-DL тайминг : so slow
House Sezon 8 Bölüm 7 :
I buried a friend.
Bir dostumu gömdüm.
We buried a man I loved very much.
Çok sevdiğim bir adamı gömdük.
Buried in the shadow
Gölgelerde gömülü
And I think she buried the crap in my backyard.
Ayrıca, ganimeti bizim evin bahçesine sakladı bence.
Frank, do you know for certain there's jewelry buried out here?
Frank, o ziynetlerin burada gömülü olduğundan emin misin?
* В глубине своего сердца *
♪ Buried in his heart ♪
You said that you were possessed by Satan and that you killed Silvie and buried her body.
Şeytan tarafından ele geçirildiğinizi ve Silvie'yi öldürüp bedenini yaktığınızı söylediniz.
It was discovered during undercover operations and then later buried with political favor.
Hepsi örtülü operasyonlar sırasında bulunmuş ve politik iyilikler karşılığında gömülmüştü.
То есть мы можем выяснить, где они похоронены, whatever it is they buried.
Demek ki nereye ne gömdüklerini... sonunda bulabiliriz.
So he buried her with it.
Bu yüzden onunla beraber gömülmüş.
He buried her with it... Jane.
Onunla beraber gömmüş Jane.
She didn't want to be buried next to strangers.
Yabancıların yanına gömülmek istemiyordu.
Надежда на ту частичку его человечности, похороненную глубоко внутри
One final sliver of humanity holding on for dear life, buried deep inside.