English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ E ] / Every

Every translate Turkish

189 parallel translation
- He'll beat you every night
Duydum çok sinirliymiş Seni hep dövermiş
And I'd discuss the holy books With the learned men seven hours every day
Kutsal Kitapları tartışırdım orada ulemayla
People walking around every day playing games and taking scores
GeziyorinsanlarHergün oyun oynuyor ve kaybediyor
Every day Зачем выключили свет?
Hergün lşıkları neden söndürdüler?
- Это вы узнаете. - Теперь, двоих из нас не должны видеть every night, alone, talking togetherкаждую ночь за разговором.
Bir de ikimiz her gece buluşup, yalnız başına konuşurken görülmememiz gerekir, bu çok dikkat çeker.
"... every day if you've got'em Pie, me, oh, my, I love pie "
Keki çok severim.
" Every day finds joy anew
Her geçen gün anlam bulacak seninle gelecek...
"And in every way do I love you."
Bu adam seni her daim deli gibi sevecek. "
"Вчера", "Пока я ему нужна"... "Борись за свою мечту".
Yesterday, As Long As He Needs Me, Climb Every Mountain.
♫ YOU CAN DANCE EVERY DANCE ♫
DANS EDEBİLİRSİN
♫ YOU CAN SMILE EVERY SMILE ♫
GÜLÜMSEYEBİLİRSİN.
Every little star.
~... anlattım bebeğim... ~
# Каждый вдох, что ты делаешь,
# Every breath you take
# Каждое движение, что ты делаешь, ага... #
# Every move you make, yeah... #
We see them every day.
Onları her gün görüyoruz.
Его ведомство поглощает 10 процентов дохода этой страны... His department absorbs 10 percent of the income of this country и более чем половину от каждого налогового доллара. ... and over half of every tax dollar.
Bakanlığı, ülk e gelirinin % 10'unu ve her 1dolar verginin yarısından fazlasını emiyor.
But we had an absolutely superb teacher. И эта учительница задавала контрольную работу классу каждый месяц... And this teacher gave a test to the class every month и она пересаживала класс основываясь на результатах этой контрольной.
Bu öğretmen sınıfı her ay sınav yapar ve sınavın sonuçlarına göre yerlerimizi değiştirirdi.
Вы имеете перфокарту на каждого человека... You have a punch card for every human being поступившего в Воздушный Корпус. ... brought into the Air Corps.
Hava Kuvvetleri'ne alınan herkesin bir bilgi kartı vardı.
He said, "I will be in the lead plane on every mission. Любой самолет, который взлетает, пройдёт над целью... Any plane that takes off will go over the target или команда будет судиться военным судом."... or the crew will be court-martialed. "
Kalkan her uçak ya hedefe varır ya da mürettebatı askeri mahkemeye verilir. "
Если-бы я мог назначать каждого руководителя в министерстве... If I could appoint every senior official in the department и если бы мне гарантировали, что меня не будут заставлять... ... and if I was guaranteed I wouldn't have to быть частью той проклятой Вашингтонской светской жизни.
Bakanlıktaki her üst düzey görevliyi ben tayin edersem ve o Washington sosyal dünyasının parçası olmayacağıma garanti verilirse.
Каждая мать сказажет,'Ну вот, приехали! 'Every mother is going to say,'Uh-oh, this is it! '
Ver her annenin "Buraya kadar!" diyeceğini biliyorum.
YOU'RE GONNA MAKE CONTACT WITH THE FLOOR EVERY TIME.
Her seferinde yere dokunacağız.
DON'T DO THIS EVERY DAY, YOU DON'T NEED IT.
Bu egzersizi her gün yapmayın, ihtiyacınız yok.
YOU DON'T WORK OTHER PARTS OF YOUR BODY EVERY DAY, AND YOU SHOULDN'T WORK ABS EVERY DAY,
Vücudunuzun diğer bölgelerini her gün çalıştırmıyorsunuz, karın kaslarınızı da her gün çalıştırmamalısınız.
Every day the same bullshit, it's more stress
# Her gün aynı terane, daha çok stres
В таком порядке : голые девушки, демократия, сцена в фильме "Как ни крути - проиграешь", где обезьянка показывает парню палец.
Hatta sırası şöyle... Çıplak kızlar, demokrasi, "Every Which Way But Loose" daki maymunun bir çocuğa parmağı verdiği sahne.
Каждый ребёнок уникален
Taare Zameen Par "Every Child is Special"
Мы будем получать подобную рассылку каждую неделю, со всеми вкусами.
We're going to be getting a delivery like this every week, bütün çeşitleriyle.
Every day my world is full of colors.
♫ Hergünüm rengarenk?
Every bored housewife who pulls off a decent lasagna thinks she can write a cookbook.
Her, sıradan lazanya yapan ev kadını yemek kitabı yazabileceğini sanır.
You think I'm just like every other housewife? No. No, no, no.
Benim sıradan bir ev kadını olduğumu mu düşünüyorsun?
We'll do it when I get back. You say that every time, Umberto,
Her seferinde böyle diyorsun Umberto, sonra da çok yorgun oluyorsun.
And at every stage of these negotiations, you have excluded UNIT.
Ve bu görüşmelerin tüm aşamalarında BİRİM'i devre dışı bıraktınız.
But the President's welcome to enter Floor 13, as is every other leader of the free world,
Ama Başkan 13'üncü Kata geliyor. Tüm dünyadaki diğer liderler gibi, ben...
But as in every fairy tale, there was a costly lesson to belearned.
Fakat her peri masalında olduğu gibi, çıkartılacak önemli bir ders vardı.
Я что, всех должен был растолкать, так как моя мамулечка ждет в машине?
I had every side... Sevgili annem bekliyor diye her taraf have to push because my dear mother is waiting?
¶ Every star That I stood under ¶ ¶ When you were under it too ¶
Altında durduğum yıldızlar Sen de onların altındaydın
¶ For every song We let play outside ¶ ¶ The melodies we get to ride ¶
İzin verdiğimiz şarkılar için Melodilerimiz var
¶ Every time we sing ¶
- Her şarkı söylediğimizde
Every now and then, people want to get busy.
Zaman zaman insanlar'iş olmak'ister.
"Две машины в каждом гараже и три глаза у каждой рыбы."
"Two Cars in Every Garage and Three Eyes on Every Fish" Harika!
Это свершилось.
* A wish comes true every day *
Я желаю, Я могла...
* A wish comes true every day *
I suggest shutting down all non-essential systems, devote every scrap of power to the shields.
Bütün gerekli olmayan sistemleri kapatıp bütün enerjiyi kalkanlara vermeyi öneriyorum.
спустись в оружейную break out every weapon we've got.
Cephaneliğe git, elimizdeki bütün silahları dağıt.
Я не мог этого сделать, live with the burden, every day.
Ben bunu yapamazdım her gün bu yükü taşıyamazdım.
It's just getting colder every night.
Her gece daha da soğuyor.
Our brand recognition among Detroit women is growing stronger every day.
Markamız Detroitli kadınlar arasında her geçen gün daha hızlı tanınıyor.
But, you know, a man's got to drop out every once in a while, commune with this great country, tramp about.
Ama bir erkek arada sırada her şeyi bırakıp bu harika ülkeyle bütünleşmeli, yolculuk etmeli.
У меня охеренно большой список всех основных и второстепенных персонажей из фильмов братьев Маркс, также есть список, где перечислены фильмы с участием Граучо, включая такие хиты как "Девушка в каждом порту" и "Скиду"
Groucho'nun oynadığı filmlerin de bir listesini yaptım. İçlerinde Groucho'nun, Tanrı'yı oynadığı "A Girl In Every Port and Skidoo" da var.
Победа не пpи чём, я должен играть.
I just wanna know what my life is for Oynamak zorunda olduğum her maçı kazanmak. Winning every match I have to play

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]