Got translate Turkish
3,636 parallel translation
Nothing. You got something?
Bir şey buldun mu?
Точно. And he knew that if Benny got caught, it would all come down on Benny, not him.
Aynen öyle ve Benny yakalanırsa kabağın onun başına patlayacağını biliyordu.
You got him?
Çektin mi?
What? You've got it wrong.
Yanlış anladınız.
We got to keep our heads straight.
Biz tutmak lazım başımızı dik.
I got it.
Ben hallederim.
Что мне делать с тобой, What's that got to do with you, Маленькой Бо Пип, которая потеряла ее..
Bununla ne ilgisi var Little Bo Peep, onu kaybeden...
* Когда у тебя много забот *
♪ When you've got worries ♪
* Я чувствую, что в этом и есть смысл жизни *
♪ I got a feeling that's what life's all about ♪
I ain't got your Fruity Fruit, bitch!
- Sakızın bende değil diyorum kaltak!
- It's fine. It's the only place that would hire me after I got out of rehab.
Rehabilitasyondan çıktıktan sonra beni sadece orası işe aldı.
Big news. Mom got one of those very, very small denim backpacks.
Annem çok ama çok küçük olan o kot sırt çantalarından aldı.
She's, like, "Oh, I got to grab my blue guy."
"Mavi elemanı da unutmayayım." falan diyor.
I got this myself.
Bunu kendim halledeceğim.
- It's got to be bigger than that, man.
- Daha ileri gitmen gerekecek dostum.
- No, I got that.
- Orasını anladım.
- I got beat up at a bar mitzvah.
Bar Mitsvanın birinde dayak yedim.
♪ So the mates on the ship got sick, didn't feel good ♪
Gemideki tayfalar hasta oldu Kötü hissettiler
♪ First they got weak, then they cried ♪
Önce zayıf düştüler Sonra ağladılar
♪ Finally, they all got scurvy and died... ♪
Sonra da hastalanıp öldüler
And you... and you always got me.
Ve hep beni yakalardın.
I can still hear you laughing and squealing with joy every time you got me.
Hâlâ beni yakaladığın zamanki neşeli çığlıkların kulaklarımda.
Right. Got it.
Tamamdır.
Then, when I got into the carrot suit, it worked for me, too.
Havuç kostümünü giyince bana da verdiler.
Okay, what do we got?
Tamam. - Ne buldunuz?
Это должно более чем покрыть расходы на какао, придурок.
Bu kadarı o lanet pankeklerden bile çok eder, göt herif.
Да, к тебе обращаюсь, тварь.
Evet, affederim, göt herif.
- Не могу поверить, что ты сел за руль пожарной машины в стельку пьяный.
- O itfaiye arabasını göt gibi kafayla sürdüğüne inanamıyorum.
Он выглядит как идиот, чмо и урод.
Peki, tamam! Salak, göt, gerizekalının biri.Mutlu musun?
Послушай, не ты здесь мудак, и не надо себя мучить.
Bak burdaki göt herif sen değilsin. Sana öyle davranılmasını da haketmiyorsun.
Все в школе видят во мне эгоистичного, манипулятивного мудака.
Tüm okul beni bencil göt herifin teki olarak görüyor.
— Ты вылетела из колледжа...
- Çünkü bırakmam için yalvardın, göt herif ve hiç profesyonel değilsin. - Üniversiteyi bıraktın...
( ругается отборным матом )
Siktir, amına koyayım, sik, taşak, bok, yarak, göt, orospu çocuğu, kaltak, amcık, göt yalaması.
Ты в безопасности, говнюк.
Güvendesin, göt kafa.
Не утруждайся, мудила.
İltifatlarını başkasına sakla, göt herif.
Может он меня и создал, но ничему нахуй не научил.
Yaratıcım o olabilir ama göt gibi bariz ki beni o yetiştirmedi.
Безопасность повышенная, и они пригласили только мудаков.
Güvenlik çok sıkı olacaktır, onlar da sadece göt lalelerini davet ederler.
Мы можем сойти за мудаков.
Biz de istersek göt lalesi oluruz.
Фу.
- Koca göt. - Koca göt mü?
I got this.
Ben hallederim.
Ну, а я беспокоилась, засранец. Где тебя черти носили?
- Göt herif, daha çok endişelendim.
Не заставляй меня произносить это вслух, подстилка.
- Söyletme işte, göt lalesi.
- Нет, мудила.
- Etmedim, göt herif.
От этой сцены можно и слезу... спустить.
Bu sahne çok göt... göz yaşartıcı.
Так что всю неделю я экономила твои деньги и пила чай, по виду и вкусу похожий на ослиную мочу.
Tüm hafta boyunca tadı ve rengi göt çişine benzeyen çayları içerek para biriktirmeye çalıştım.
Я же ей говорил - нельзя доверять этому говнюку Бланту.
Göt herif Blunt'a güvenmemesi gerektiğini hep söylemişimdir.
Нам сказали, что Брэд у бассейна.
Dışarıdaki göt, Brad'in havuz başında olduğunu söyledi.
Ну мы же оба знаем - этот чёртов маршал следит за каждым моим шагом.
O göt lalesi şerifin attığım her adımı izleyeceğini ikimiz de biliyoruz.
Последний раунд, Лесли, это сиськи или задница?
Son raund, Leslie, Göğüs mü göt mü?
Предположу, что задница.
Ee... Ben göt diyeceğim.
Шило в заднице!
Göt çubuğu!