Isi translate Turkish
42,865 parallel translation
Может лучше, пусть этим займутся ребята на "Тихо"?
Çeviri ~ Nehirin Irmak twitter : Nehirin _ Irmak _ tt Belki bu isi Tycho'daki çocuklarin halletmesine izin vermeliyiz.
Переманим рабочих на нашу сторону, пополним отряды и уничтожим блокпосты один за одним.
Sonra çalışanları da yanımıza çekip sayımızı yükseltiriz. Sonra da ileri karakollara tek tek girip, bu işi bitiririz.
Вперёд!
Gidelim. Bitirelim şu işi hadi!
День прошёл, и хорошо.
Bir işi daha hallettik.
Это дело рук Си 1-3-7, он там!
Bu C-137'nin işi olmalı, beyler.
Сначала я закончу начатое.
- Başladığım işi bitirmeden olmaz.
Вы ребята молодцы.
Siz bu işi çözmüşsünüz.
Ну и решил : почему бы не сделать всю работу за вас, чтобы мы могли сыграть в весёлую игру.
O yüzden düşündüm ki, neden işi sizin için halletmeyeyim böylece ufak eğlenceli bir oyun oynayabiliriz.
Ну нахуй.
Sikerim böyle işi.
Если сделаешь твой анализ мочи растворится в дыму.
Bu işi halledersen ufak sorunun ortadan kalkar diyelim.
Уж поверь, это не работа моей мечты.
Ve inan bana bu işi yapmaya bayılmıyorum.
Не отдам! - Зачем злиться? - Я не злюсь, но ты сейчас скажешь, как это все вырубить.
Bu işi iptal ettiğini söyleyene kadar onu geri alamayacaksın.
Покончим с этим тихо, быстро и навсегда.
Bu işi sessiz sedası hallet. Kesin olarak.
Он занимается пылесосами.
Elektrikli süpürge işi yapıyor.
Ему КОНЕЦ.
İşi B-İ-T-T-İ, bitti.
Мы еще можем распутать это дело.
Bu işi çözebiliriz sonunda.
Бизнес миллиардера.
Milyarderlik işi.
Либо мы это делаем, либо нет.
Ya bu işi yapıyoruz ya da yapmıyoruz demek oluyor.
А он, что здесь делает?
Ne işi var burada?
Второй вариант, купить несколько парковок, независимо от вас. И построить бизнес с нуля. Но, давайте на чистоту.
İkinci seçenek bağımsız olarak birkaç arsa alıp işi böyle kurmak olurdu, ama dürüst olalım.
И вы, согласны продать бизнес, в который вложили столько сил?
Ve inşa etmek için çok çalıştığınız, bir işi satmak sizin için sorun olmaz mı?
Мне нужно по женским делам.
Bir kız işi yapmam lazım.
Так мелкий бизнес, превращается в крупный бизнес.
Küçük bir işi büyük bir işe böyle dönüştürebilirsin.
Похоже, дело движется к концу.
Bu işi bitireceğimi düşünüyorum.
Черт, похоже, я и впрямь закрою это дело.
Sonunda bu işi bitirebileceğim.
Преступник специально разбросал улики, будто работал серийный убийца. Который ненавидит людей по фамилии Стасси.
Her kimse, iki yere de bütün bunları Stussy soyadındakilerden nefret eden seri katilin işi gibi görünmesini sağlamak için delil yerleştirmiş.
Это ведь он, да? Его работа?
Onun işi.
Чёрт.
Sikeyim böyle işi.
Если ты вышибешь мне мозги, уж пусть лучше ты меня прикончишь.
Eğer beynimi parçalayacaksan işi nihayete erdirmeni tercih ederim.
НАОМИ :
Isi ölçer.
Давай перед заказом обсудим дела.
Sipariş vermeden önce işi aradan çıkaralım.
Да ебал я это!
- Sikeyim böyle işi!
Ага, нахрен.
Evet, sikerler böyle işi.
Он узнал, что я наполовину пакистанец и сказал, что у него есть для меня важная работа в Нью-Йорке.
Yarı Pakistanlı olduğumu öğrendi ve New York'da bana vereceği önemli bir işi olduğunu söyledi.
Мы не закончили начатое.
İşi yarım bıraktık.
Можешь начать говорить, что за срочные дела привели тебя сюда.
Seni acilen buraya getiren işi anlatarak başlayabilirsin.
Не оставлять концов.
Hiç bir işi yarım bırakmam.
Как он вёл себя последних пару месяцев, как будто бы хотел закончить задание.
Son birkaç aydaki davranış şekli işi bitirmek istediğini gösteriyor.
Они уже упустили вас, теперь они должны закончить работу... либо же мы остаемся здесь и молимся, чтобы они не нашли нас, либо же....
Seni bir kez ellerinden kaçırdılar, bu sefer işi bitirmek zorundalar. Yani ya burada kalıp bizi bulmaları için dua ederiz ya da...
Он поддерживал связь со всеми заговорщиками во время проведения...
Asıl komplocuların tümüyle birden çok kez görüşmüş. - Tabii ki görüşecek, işi gereği!
Потому что его раскрыли.
- İşi bitti çünkü.
Раскрыли?
İşi bitti mi?
Зачем он здесь?
Onun burada ne işi var?
- Контора не имеет к этому отношения.
Burada her ne oluyorsa teşkilatın işi değil.
Ты увольняешься?
İşi bırakıyor musun?
Ты веришь только в том, что я облажаюсь - и нас всех убьют.
İnandığın tek şey işi berbat edeceğim ve bizi öldürteceğim.
Моё сердце разрывается от боли, но ты решил выдумать дурацкую историю об отбытии...
Kalbim her ikiniz içinde kırık, sense bu işi ayrıIma diye geçiştiriyorsun -
Слушай, я должна сделать это одна, хорошо?
Bu işi kendim yapmalıyım, tamam mı?
А я-то думала, ты уже наловчился.
Bir anda işi astığını sandım.
Я уже с этим покончил.
Çünkü bu işi bitirdim.
Нужно... просто понять, что мы будем делать, хорошо?
Bu işi nasıl yapabileceğimize karar vermeliyiz, tamam mı?