Jogging translate Turkish

Или ты где-то жопой трясешь, или приклеился ухом к хренову телефону. Плюс - от тебя смердит лосьоном после бритья.

Ya bir yerlerde jogging yapıyorsun, ya da o lanet olasıca telefonundan kulağını ayıramıyrsun.

Билл Бауэрмен стал соучредителем фирмы Nike, а также соавтором книги "Бег трусцой", после выхода которой началось повальное увлечение оздоровительным бегом.

Nike'nin kurucu ortaklarından Bill Bowerman jogging çılgınlığının patlamasına neden olan dünyaca ünlü kitap'Jogging'i yazan... yazarlardan biri oldu.

Но у нас странная задача проверить ваши показания. Что ж, посмотрим. Вот.

Bu işin bazı gerekleri var her şey kayda geçiyor ama evet bir bakalım burada, 6 Ocak dün öğleden sonra, köpekle jogging yapmaya...

Уверена, что не хочешь пробежаться?

Benimle jogging yapmak istemediğine emin misin?

Я думала, тебе может понравиться пробежка.

Sadece jogging yapmak istersin diye düşünmüştüm.

Скажу всего два слова - jogging костюм.

Sadece iki kelime söyleyeyim. - Koşu eşofmanları.

jogging костюм.

- Koşu eşofmanları mı?

- Ты все еще занимаешься бегом?

Hala jogging yapıyor musun?

- Тогда... побегу потихонечку. - Окей.

sadece biraz jogging yapacağım, sonra.

Nike зачастую связывают с модой бегать по утрам.

Nike, genellikle Amerika'daki'jogging'patlamasiyla birlikte aniliyordu.

Представьте себе : Билл Боуэрман, основатель компании, на самом деле "импортировал" такие пробежки в Америку!

Çünkü tabiri caizse, jogging sporunu Amerika'ya isal eden Bill Bowerman, ayni zamanda sirketin kurucu ortaklarindan biriydi.

Он увидел бегунов где-то в Австралии или Новой Зеландии.

Bowerman, jogging yapanlari Avustralya'da veya Yeni Zelanda'da görmüstü.

Я бегал трусцой.

Jogging yapıyordum.

Оттолкнись... Хватит уже, беговой советник

- Anladık, jogging rehberi.

- Смогу бегать по утрам.

- Nihayet jogging yapabilirim.

- Пробежки улучшают иммунитет

- Jogging hastalık riskini azaltıyor.

Тем не менее, каждый четверг, когда все считают, что он на пробежке в парке "Рок Крик", он на самом деле, посещает баню у "Дюпон Сёркл".

Herkes her perşembe Rock Creek Parkı'nda jogging yaptığını sanarken Dupont Meydanındaki bu saunayı ziyeret ediyor.

Он случайно впрыснул ботокс Шелли в вену, а потом попытался скрыть это, инсценировав нападение во время утренней пробежки.

Yanlışlıkla Shelley'nin kan damarına bir şey soktu ve sonra jogging yaparken birisi saldırmış gibi göstererek bunu gizlemeye çalıştı.

А тебе доктор не говорил, что твои пробежки вредны для спины?

Doktor, sana jogging yapmanın, sırtın için kötü olduğunu söylememiş miydi?