Joint translate Turkish
40 parallel translation
Среди курильщиков... папиросы с марихуаной называются... штакет, косяк, пятка, джойнт.
Kullanıcıları arasında esrarlı sigaraya cigara, sopa, izmarit ve joint denir.
The band was jumping and the joint began to swing
Orkestra oynak çalıyordu ve yer yerinden oynuyordu
Викторина. "Joint is jumping"
Sınav zamanı : "Burası zıplıyor."
Покурите травки, выпейте вина, делайте что угодно, лишь бы вам двоим было хорошо.
Joint tüttürür, şarap içer ; mutlu olmak için herşeyi yapardım. Halinize bakın.
Комитет поддержал их, наверное, только затем, чтобы держать руководство местной полиции под своим контролем.
Politikacılar bunları sadece Joint Chiefs'e karşı olduklarından destekliyorlar.
Чтобы делать маленькие штуки по краям...
"Joint" lerin ucundaki şeyleri yapmak için...
я просто никогда не видел кого-либо кто скручивал косяки подобно тебе.
Daha önce hiç kimsenin böyle joint sardığını görmemiştim.
я скручиваю совершенные косяки.
Mükemmel joint sararım.
невероятно, что человек может скручивать такие опрятные небольшие косяки.
İnsan oğlunun bu kadar düzgün ve ince joint sarabildiğini görmek inanılmaz.
В одно и то же время, но при этом они не совместимы, out of joint.
Ancak aynı zamanda, bu, uygunsuz kaçmaktadır.
Ни Дин Раск, ни председатель Руководителей Объединенных Штабов. Никто. " Not Dean Rusk, not the chairman of the Joint Chiefs.
Ne Dean Rusk, ne genelkurmay başkanı.
Вот вам дудки, и гитара.
Alın size joint ve bir gitar!
- "Поросячий Визг"
- Oink Joint Lokantası.
- "the burger joint"?
- Burger Kardeşler?
О, мы делали много "зелени", especially since the joint was nicely juiced.
Kartlar güzel geldiğinde oldukça çok kazanırdık.
Running up cards in your own joint.
Kartları istediğin gibi ayarlamak...
There's the knee to the... joint.
- Eklem yerine diz atılabilir.
Да, в Bobby's Bagel Joint нанимают работников.
Evet. Bobby's Bagel Joint işçi alıyor.
В этом заведении не оценят ни тебя, ни твоё платье.
This joint does not do you or that dress any justice.
Ты всего лишь баба Я владею притоном
♪ You're just a broad I own the joint ♪
Uh, the forensic accountant did note that, uh, Barb and her husband have a joint credit card.
Adli muhasebeci, Barb ve kocasının ortak bir kredi kartları olduğunu belirtmiş.
- Этот бар была самым оттяжным притоном в городе.
- Bu Gin Joint şehrin en hareketli parti mekanlarından biriydi.
"Let's roll another joint"
Let's roll another joint
датированную 2008 г. называвшей себя "J-SOC". Joint Special Operations Command ".
Fakat 2008'de Savunma Bakanlığının yayınladığı bir basın brifinginde McRaven'in ordda MÖHK Müşterek Özel Harekat Komutanlığı adında gizli bir birimi yöneteceği vardı.
Joint Special Operations Command изначально состоял только из пары тысяч солдат.
Müşterek Özel Harekat Komutanlığı hiç bir zaman bir kaç binden fazla olmadı.
Joint Special Operations Kommando " Совместное командование специальных операций США по поручению правительства США. которые выходили далеко за пределы их полномочий.
Müşterek Özel Harekat Komutanlığı Hassas öneme sahip görevleri yerine getirir. Amerikan Hükümeti'nin istediği ve zamanla zorunluluğun çok ötesinde işler yapma noktasına evrilmiştir.
да. практически обеспечив свободу действий "Joint Special Operations Kommando". чем при президенте Буше?
Tanık oldum. Başkan MÖHK'nın nerede ne kadar etkili olabileceğini anlamak için politik ve askeri bir hesaplamaya gerek duydu. Yani diyorsunuz ki Obama yönetimindeki MÖHK Bush zamanından daha etkili hale mi geldi?
Они не хотят погружаться в такие вещи что происходит за занавесом. Joint Special Operations Kommando стало военизированным помощником правительства. В эту организацию вкладывают миллиарды долларов.
Perdenin arkasında ne olduğunu görmek için karanlığa adım atmak istemiyorlar ve MÖHK, yönetimin diğer paramiliter kolu haline geldi ve milyar üstüne milayar dolarlar MÖHK'na aktarıldı.
You can learn a trade in the joint- - maybe locksmithing- - so, next time, you can break in the front door.
Hapiste birşeyler öğrenirsin, çilingirlik gibi. ... böylece gelecek sefere ön kapıdan girip çıkarsın.
If you want a joint, try the candy dish on the coffee table.
Esrar isterseniz, kahve masasındaki şekerliğe bakın.
Отгулял половину 7-дневного отпуска, в который был отправлен с объединенной базы Анакостиа-Боллинг.
Joint Base Anacostia-Bolling'teki görevinden ayrıldığı yedi günlük bir iznin ortasındaydı.
Right when I got out the joint.
Hapisten çıkar çıkmaz.
What it took to get the joint chiefs of staff here?
Aşağıda kimlerin olduğunu biliyor musun? Kurmayları buraya getirmek nelere mâl oldu, biliyor musun?
Он занял должность адмирала Чейза в КНШ.
Joint Chiefs'te Amiral Chase'in yerini aldı.
Я замначальника КНШ.
Joint Chiefs'de Başkan Yardımcısı'yım.
Я замначальника КНШ.
Ben, Joint Chiefs of Staff'in Başkan Yardımcısı'yım.
Вице-президент Сезон 4, серия 1 Совместное заседание Перевод : Katakimiku, sme4ever Господин спикер, президент Соединённых Штатов Америки.
Bölüm Joint Session ( Ortak Oturum ) Çeviren : betseg Veeple
Joint Asset Securities?
Joint Asset Securities şirketi mi?
Сколько денег вы храните в Joint Asset Securities?
Joint Asset Securities'de ne kadar paran var?
Эта обжора будет забирать всю пользу из вашего ужина, поэтому не важно сколько вы будете есть, вы никогда не наедитесь.
Bu Joint-Eater yaratık yemeğinizdeki tüm vitamini alır. Bu yüzden ne kadar yemek yerseniz yiyin sonunda hiçbir zaman doymazsınız.