English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ N ] / Nada

Nada translate Turkish

338 parallel translation
Корабль плывёт, дует ветер, а где – то на берегу вдруг погас маяк.
O gemi fırtınada Falmouth'a ilerliyor... Kıyıda bir yerde bir fener sönüyor...
Но не в шторм!
Ama fırtınada hiç açılmadı!
Если бы корабль моего отца не затонул во время шторма, то может быть и я наслаждалась бы как и они.
Eğer babamızın kayığı fırtınada kaybolmasaydı, belki o zaman ben de onlar gibi eğlenebilirdim.
Их посбивало ветром.
Fırtınada yere düşmüş.
Почему он заставил меня выбирать между ним и моей музыкой?
Neden onun ve müziğim arasınada bir seçim yapmalıydım?
Друг другу помогайте в пору бед,
" karada, denizde, fırtınada, her yerde
Нет, если вы выгоните нас, то мы замерзнем!
- Bizi bu fırtınada dışarı atarsanız, aynı değil. - Çok kötü yağıyor.
В обычной ситуации я бы не стала беспокоить вас этим, но как бы знаете, мое управление системой защиты серьезно повреждено после прошлой астероидной бури. У вас осталось 35 секунд, чтобы активировать систему защиты вручную.
Normalde bu tür sorunlarla sizleri rahatsız etmezdim ama, hatırlarsanız şayet, geçen fırtınada savunma devrelerim harap olmuştu bu yüzden, tüm savunma sistemlerini elle aktif hale getirmeniz için 35 saniyeniz var.
Нет, Мануэль, послушай, пожара нет, пожара нет!
Hayır Manuel, dinle... de nada, yangın yok!
- Не знаю, я ее видела меньше минуты когда дождь шел.
- Bilmiyorum. Onu fırtınada bir an gördüm.
[огда ты идешь, а вокруг бушует бур €]
# Fırtınada yürüyorsan
Разрази меня гром, как ты сюда попала?
Bu fırtınada nasıl geldiniz buraya?
Я пошел за ним... и потерял дорогу из-за бури.
Peşinden gittim ve fırtınada kayboldum.
Никуда ты не пойдешь.
Bu fırtınada çıkamazsın.
Это смесь. Основой является полусухое Наба.
Temelde, yarı kuru Nada'dır.
- Не за что.
- De nada.
Это не подходящее место, сюда может попасть молния! Нет!
Fırtınada oturacak hiçbir yer yok!
Она никогда не сбивается с курса, даже в бурю.
Fırtınada bile yolunu kaybetmez.
Я говорю : "Спасибо, Элис, удружила".
Dinle Allice, Nada için çok teşekkür ederim.
Ни дождь, ни ветер, ни снег нам не помеха.
- Yağmurda, fırtınada, karda.
вы попросили его уехать в шторм!
Fırtınada yola çıkmasını istedin.
Посмотри-ка на этого негодника.
Şu çapkınada bakın hele. Islak şey seni, değil mi?
У нас отняли тела и оставили скитаться вместе со штормами.
Bizi vücutlarımızdan ayırdılar ve fırtınada sürüklenmeye terk ettiler.
Мы чуть не погибли в той буре.
O fırtınada neredeyse ölüyorduk.
Это увозили груз с судна, которое выбросило на берег в шторм два дня назад.
Gemideki kargo iki gün önceki fırtınada karaya oturmuş.
Во время шторма лодку выбросило на берег. Наверное, она шла к Сёгуну Тьмы, гружёная золотыми слитками.
Fırtınada karaya oturan şu gemi... muhtemelen Kara Shogun'a kasalarca altın götürüyordu.
( исп ) Ничего.
Nada.
Это тоже ничего?
Buna da mı nada ha?
Не удивительно,... что аристократия в этой части света... пришла в упадок.
Vampiri hemen bulmalıyız çok açıkça ortada.. bulamazsak başkalarınada zarar vericek
Мистер Нода хотел бы выпить за союз... наших компаний.
Bay Nada, her iki şirketimizin evliliğine kadeh kaldırıyor.
В бурю?
Bu fırtınada mı?
В сильный ураган хочется обхватить себя за колени и поднять задницу.
Yıldırımı bol bir fırtınada ayak bileklerini tutup kıçını havaya kaldırmalısın.
Крепких, бережных рук тепло, Кони вскачь несут меня
Gümüş rengi fırtınada şaha kalkan atlar, incelikle dans eden figürler,
Крепких, бережных рук тепло Это вальс несет меня
Gümüş rengi fırtınada şaha kalkan atlar, incelikle dans eden figürler,
- В шторм любой порт подойдёт.
- Fırtınada sığınılacak liman lafını duydun mu?
Но 5 лет назад, наш куб был поврежден электрокинетическим штормом.
Ama beş yıl önce, küpümüz elektro kinetik fırtınada hasara uğradı.
Магнитола от Нады Аджович.
Portatif kasetçalar. Nada Adzovic den.
Дорогой мой... Ты просто чувствуешь себя виноватым из-за того что случилось когда вы плавали и попали в шторм.
Şimdi, canım olanlar yüzünden kendini kötü hissediyorsun o fırtınada denize açılmanız...
Нам всем было тяжело принять факт, что там высоко на горе наши друзья в шторме, борются за свои жизни, и что возможно, некоторые из них погибнут.
Fırtınada, dağın yükseklerinde arkadaşlarımızın olduğu... yaşam mücadelesi verdikleri ve belki de bazılarının bunu başaramayacağı gerçeğiyle yüzleşmeye çalışıyorduk.
Недалеко от Высотного Лагеря, восходитель по имени Бек Визерс, находился в шторме более 22 часов.
Yüksek Kamp'ın biraz yukarısında... Beck Weathers isimli bir dağcı 22 saatten uzun süredir fırtınada kalmıştı.
Восемь человек потеряли свои жизни в шторме.
Fırtınada sekiz insan hayatını kaybetti.
Ничего, ни черта!
Hiçbir şey, nada, zip, zilch.
Nada ( исп. "ничего" )
Bir şey yok.
Он застрял в буране, и заболел.
Fırtınada mahsur kalıp hastalandı.
- Вы видите, здесь она была когда-то, но теперь там никакой родинки.
Doğum lekesi kenarda olmalı önünde değil! Gördüğünüz gibi önünede arkasınada baktık ama doğum lekesi yok.
Да, убили двух девушек. Но не забывайте про многочисленных детей,.. ... дома которых унёс ураган.
Evet, iki ölü kızımız var ama aynı zamanda evleri... fırtınada uçan sayısız çocuk da var, bak çaresiz kaldık...
Заходить в гавань опасно.
Bu fırtınada liman çok tehlikelidir!
Она где-то там!
Bu fırtınada dışarıda kaldı!
Нэту. Ничего.
Nada.
Ирландия - ноль баллов.
"Irlanda, nada." "İrlanda, 0 puan."
Минутку.
Muças grasyas por nada.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]