Obviously translate Turkish
18 parallel translation
"Что-ж, их покупают - профессора, доктора, адвокаты... " Well, they're professors, and they're doctors, and they're lawyers... "... и очевидно что это люди, которые могут позволить себе больше. " "... and they're obviously people who can afford more. "
"Profesörler, doktorlar, avukatlar ve belli ki daha fazla alım gücü olan kişiler."
Obviously, you want to go.
Gitmek istersin herhalde.
Well obviously you haven't seen Chiquitas.
- Sen "Çikitalar" ı görmemişsin.
Obviously this is a very sensitive issue within the community.
Bunun toplum içinde hassas bir konu olduğu açık.
And replace that cash, obviously.
Kaybolan nakdi de yerine koyun.
Well, we just spoke with you three days ago, so obviously you need something.
Daha konuşalı üç gün oldu, sana bir şey lazım demek ki.
Hey, listen, there's obviously something between us or Anne wouldn't have set us up in the first place, and I woke up this morning smiling for the first time in a long time because I knew I was gonna see you.
Bak, belli ki aramızda bir şeyler var, yoksa Anne bizi tanıştırmazdı ve uzun süredir ilk defa gülerek uyandım çünkü seni göreceğimi biliyordum.
Я живу уже 4 месяца в передвижной тюрьме, так что, видимо, я в состоянии справится со стрессом.
I've been living in a movable prison for four months, so obviously I can handle stress.
So obviously, I guess he decided that sex was more important than staying alive.
Sanırım seksin, sağ kalmaktan daha önemli olduğuna karar verdi.
We're obviously pleading not guilty by reason of insanity, and, Dr. Pierce, I assume you'll be testifying on Elena's behalf.
Akli bozukluk nedeniyle suçu kesinlikle reddedeceğiz ve Doktor Pierce'nin Elena lehine tanıklık edeceğini sanıyorum.
Obviously, I'm a god.
- Kesinlikle ben Tanrıyım.
Obviously, my dear, this re-education thing is going to be a two-way street.
Belli ki bu eğitim işi çift yönlü olacak canım.
Слушай... Между твоим отцом и Джулией мгновенно появилась связь.
Look... your dad and Julia obviously had a very instant connection.
It obviously wasn't for me, but the imagination's a hell of a thing.
Benim için olmadığı barizdi ancak hayal gücü harika bir şey.
Marcos was obviously a little too conservative with the dose.
Marcos doz konusunda çok ölçülü davranmış.
No, but obviously that's what you're thinking.
Hayır, ama öyle düşündüğünüz açık.
This footage is dated four weeks ago, so obviously he and Zane had an ongoing arrangement.
Bu çekim dört hafta öncesinin, Görüldüğü üzere adam ve Zane'in süregelen bir anlaşmaları var gibi.
If one could push them hard enough for long enough, then there is more likelihood, obviously, of being able to break them.
Eğer onları yeterince uzun süre yeterince zorlarsak arabalarının bozulma ihtimalinin artacağı açıktı. "