English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ T ] / Tel

Tel translate Turkish

1,066 parallel translation
Марша, прошу тебя.
Marcia, lütfen. - Misery kızının dişlerine tel taktırmanı sağladı, koleje gönderdi.
Благодаря "Мизери" ты поставил своей дочери брекеты, и она пошла учиться в колледж.
Marcia, lütfen. - Misery kızının dişlerine tel taktırmanı sağladı, koleje gönderdi.
Верёвка, следы которой он обнаружил на плече - обыкновенная хозяйственная веревка :
Kızın kolunda bulduğu tel evde kullanılan türden.
Энди, не мог бы ты заскочить в "Ван Стоп" и купить верёвку?
Andy, One Stop'a gidip bana tel getirebilir misin?
Та же веревка была использована для связывания девушки по фамилии Пуласки.
Aynı tel Pulaski'yi bağlamak için de kullanılmış.
Никаких ручек, карандашей или скрепок.
Kağıtta tel zımba ve ataç olmasın.
Сколько счастья может принести маленький кусочек провода?
Böyle küçük bir tel insanı nasıl da mutlu edebiliyor?
- Красный провод, синий - всё одно.
- Kırmızı tel, mavi tel, aynı şey.
- Давно провода не резал?
- Son zamanlarda hiç yanlış tel kestin mi?
Это красный провод или синий...
Söylesene kırmızı mı yoksa mavi tel miydi...
Но у тебя эта проволока проходит через нос.
Ama burnunun içinde tel var.
- Похоже на кабинет. На столе паяльник, две бобины проводов и лампа с увеличителем.
Lehim tabancası olan bir tezgah, iki makara tel ve bir büyüteç lambası.
Что это такое?
Tel örgü bir çite baktığınızda olanlara ne dersiniz?
Это пугает, не так ли? Это пугает потому, что ты не можешь этого сделать.
Sanırım bu tel örgü çit gizemine benziyor.
Сегодня нас смотрят в 150 странах мира включая наш новый филиал в Тель-Авиве.
Bugünkü yayınımız dünyanın... 150 ülkesinden seyredilecek... bunların içinde en yeni ilhak ettiğimiz, W-Gimel-Aleph-Nun... ve Tel Aviv de var.
- Здесь много проводков.
Tel çok var.
[Skipped item nr. 59]
Üzgünüm ama Lisa'nın da tel takması gerekiyor.
[Skipped item nr. 8]
ELEKTRİKLİ TEL İZİNSİZ GİRENLER VURULACAKTIR
Капитан Тел'Па.
kaptan Tel'Peh.
Единственное, в чем я уверен - Капитан Тел'Па должен умереть!
Bana kalırsa Kaptan Tel'Peh ölmeli!
Хорошо. Но знаешь, эти семь или восемь жёстких волос которые торчат у него на лбу...
Ama alnına düşen şu yedi sekiz tel saçı biliyor musun?
Год назад один корифан показал нам дырень в заборе. Помню!
- Bir dostumuz bize tel örgüdeki deliği gösterdi.
Никогда не видели до этого маленького мальчика в ортопедической обуви?
Hiç bacaklarında tel olan küçük bir çocuk görmediniz mi?
Если бы Господь Бог решил сделать всех одинаковыми, он бы всем подарил ортопедическую обувь.
Tanrı herkesin aynı olmasını isteseydi hepimizin bacaklarına tel takardı.
В первый раз, что я играл при дворе я сломал четыре струны.
İlk kez sarayda çaldığımda, dört tane tel kopardım.
Дамы и господа, обращаю ваше внимание на центр арены где несравнимый Миша будет балансировать на высоте 10 этажей на проволоке толщиной с человеческий палец.
Bayanlar ve baylar, dikkatinizi merkez sahaya vermenizi istiyorum kıyaslanamaz Misha sirk tabanından 10 kat yükseklikte insan baş parmağından daha geniş olmayan tel üzerinde dengede duracak.
Если не считать степлера.
Tel zımba olayı hariç.
вызвавших Второй Удар.
Bana anlamlı gelen tel şey....... İkinci Çarpışma'ya sebep olan Melek'leri yok etmekti.
О. у тебя скобы на зубах.
Dikkat ettim de, senin de dişlerinde tel var.
У меня тоже такие есть.
Benim dişlerimde de tel var.
И около 900-от миль изгороди отделяющей их друг от друга.
Aralarına giren 1500 km'lik tel.
Эти проволочные вешалки все смяли.
Bilirsin, tel askılar her şeyi buruşturur.
ИНТЕРКОМ
DAHİLİ TEL.
С помощью нитки для зубов можно душить, зубная пааста - пластиковая взрывчатка... а зубная щётка - это детонатор?
Bu diş ipi boğarak öldürmek için tel.. Dişmacunu plastik patlayıcı... ve diş fırçasıda fünye.
Проволока.
Bir parça tel.
Я открою, если найду проволоку.
Eğer bi parça tel bulursam açabilirim.
Разведенным ортодоксом из Тель-Авива.
Tel Aviv'den boşanmış bir Ortodoks'la.
И теперь мы создали замкнутую экологическую систему, где десятки видов этих животных сосуществуют вместе без сторожей... без заборов, без искусственного отбора и без современных технологий.
Şu anda adada, hiçbir tel örgü, sınır... ve engelleyici teknoloji olmadan sürüler halinde yaşayan... düzinelerce türün oluşturduğu, kendi kendine yeten bir ekosistem var.
Ладно, есть еще один остров с этими динозаврами... и у них нет границ... и вы хотите послать туда горстку людей, маленький отряд, на этот остров, я прав?
John! Özetle, dinozorların yaşadığı bir ada daha var. Bu kez tel örgü de yok ve sen insanları... birkaç kişiyi araziye göndermek istiyorsun, öyle mi?
Пять лет работы, 100 миль электрического ограждения... не смогли предотвратить беды на Нубларе.
Öbür adada beş yıl uğraştılar ve elektrikli tel çektiler, yine de işe yaramadı.
Мы дадим утечку в прессу... они смогут передать это со спутника, Тель Стар 401.
Basına sızdırabiliriz... Tel Star 401, Transporter 21'de yayına geçerler.
Слушайте, мне нужно что-то типа провода, чтоб отомкнуть её.
Bak, bana tel gibi birşey lazım maymuncuk olarak.
У кого больше сиськи, у того больше лифчик и проволока.
En büyük göğüsler kimdeyse, en büyük sütyen ve en büyük tel ondadır. - Hayır!
Оно закрыто мелкой проволочной сеткой.
Tel örgülerle çevrilidir ve tektir.
Когда вы двое работаете в одном гараже - это как смертельный поединок в стальной клетке.
Siz ikiniz o garajda tel kafeste ölüm maçına çıkmış gibi çalışıyorsunuz.
Починка проволочной сетки?
Tel kafesi mi onarmak?
Плохой контакт.
... gevşek bir tel.
Засыпая и просыпаясь, я всегда думаю о м-ре Бергстроме. Я так чувствую про твоего отца. Ты не понимаешь.
uyandığımda tek düşündüğüm kişi bay Bergstrom bende baban için bunları düşünüyordum hayır, anlamıyorsun o gülümsediğinde, bu dişi görüyorsun ama kahkaha attığında, bunları görüyorsun hiç tel takmış mıdır bilmiyorum, ama kesinlikle harika bende baban ile ilgili küçük şeylere dikkat ederim
Я не крал этот медный провод.
Bakır tel makarasını ben çalmadım.
- Может быть.
Şu ufak tel parçasına ne dersin?
Волос.
Bir tel saç.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]