Waste translate Turkish
15 parallel translation
Эмили Ф. I'll be laying in a puddle of my own waste.
Yatarak zamanımı geçireceğim.
It's a waste of time.
Bu bir zaman kaybı.
"Переработка отходов Камдена".
Camden Waste.
Это прекрасный день, чтобы расслабиться...
♪ It's a perfect day to waste away ♪
It would be a fucking shame to see such a young honey get into an awful accident. Fuckin'waste, yeah?
Öyle tatlı bir şeyin korkunç bir kazaya kurban gittiğini görmek büyük bir yıkım olurdu, değil mi?
My body waste, silly. Huff on it, now.
Çek içine şimdi.
Okay, we need to make a list of all the cosmetic-surgery clinics and see if any of them have had any medical waste stolen.
Pekala, bütün plastik cerrahi ameliyatı yapan klinikleri arayıp tıbbi atıklarının çalınıp çalınmadığı öğrenelim.
That's a waste of ten minutes.
Boşa giden bir 10 dakika olacak.
Or you don't... and your whole life, your whole life is a waste.
Yada anlatmazsın ve bütün hayatın, bütün hayatın heba olur.
Компания по утилизации бытовых отходов Lantech.
Şirketin adı Lantech Waste Disposal.
Yeah, and the case worker said that he was told his whole life that he was a total waste of space.
- Ve sosyal hizmetler görevlisinin dediğine göre, tüm hayatı boyunca, kendisine bir zaman kaybı olduğu söylenmiş.
Well, that sounds like a complete waste of time.
Bu kulağa tam olarak vakit kaybı gibi geliyor.
'Cause I didn't want to waste my time having this conversation.
- Çünkü vaktimi bu konuşmalarla boşa harcamak istemedim. Arkadaşım öldürüldü.
♪ I ain't gonna waste my lines
# Sözlerimi boşa harcamayacağım
Не трать, не желай. [Waste not, want not. - поговорка]
Gider raporları geldiğinde harcamaları ve talepleri az göstereceğim.