What ' s going on translate Turkish
31 parallel translation
- What's going on, Joe?
- Neler oluyor Joe?
What's going on, sir?
Neler oluyor efendim?
- What's Going On?
- N'aber?
What's going on?
Neden bahsediyorsun?
You left by choice, and if what's happening to you people spreads to the rest of us, you're going to be dropped off on the next planet!
İsteyerek ayrıldınız ve eğer size olanlar bize de bulaşırsa bir sonraki gezegende bırakılırsınız!
I think I could be your inside source And get the scoop on what's really going on here.
İçerideki kaynağınız olup gerçekten neler olup bittiğini öğrenebilirim.
- јланис ћориссетт, "You Oughta Know". - "What's Going On", ћарвина √ эй €.
- Marvin Gaye'den "What's Going On"
What's going on, guys?
Neler oluyor, beyler?
What's going on?
Neler oluyor?
Hey, fellas, what's going on?
Dostlar, ne haber?
What's going on here?
Neler oluyor?
And what's going on here with all this dirt?
Üstündeki tüm bu toz ne?
Это то, о чем доктор Хилл угрожал рассказать.
Dr Hill'in sızdıracağı bilgi buydu. This is what Dr Hill was going to blow the whistle on.
What's going on?
- Neler oluyor?
Johnna, what's going on?
Johnna, neler dönüyor burada?
- Seriously, what's going on?
- Cidden, neler oluyor?
She is always on me about, you know, our plans for the night and when we're going to see her friend's band and what we're doing next week.
Bak sürekli üzerime gelip duruyor yok akşamki planlarımız neymiş, yok arkadaşının grubunu ne zaman..... dinlemeye gidecekmişiz, yok haftaya ne yapacakmışız falan filan.
I wish you'd say what's going on.
Neler döndüğünü söyleseniz keşke.
She did, yes.So what's going on?
- Ulaştırdı, evet. - Neler oluyor bakalım?
You have no idea what's going on out there.
Orada neler döndüğünden haberin yok.
I couldn't separate what's going on with me and Carly, and... What went on with my brother.
Carly ile aramda yaşananlarla kardeşimle arada yaşananları birbirinden ayıramadım.
Tony, what's going on?
Tony, neler oluyor?
I don't know. I don't know what's going on.
Neler olduğunu bilmiyorum.
Вау. - What's going on here?
- Neler dönüyor burada?
- Hey, what's going on?
- Nasıl gidiyor?
Nothing you said or didn't say could've made him do what he did, unless there's something else going on.
Söylediğin ya da söylemediğin hiçbir şey ona bunu yaptıramaz. Tabi başka bir şey yoksa.
Довольно очевидно, что здесь происходит.
It's pretty obvious what's going on here.
Hey, what's going on here?
- Burada ne oluyor böyle?
Wait, wha-what's going on?
Dur bir saniye, ne oluyor böyle?