English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ А ] / Автовокзал

Автовокзал translate Turkish

24 parallel translation
Собакам на автовокзал вход воспрещён.
Köpeklerin istasyonda uyuması yasak.
Я вышел на улицу и поехал на автовокзал. Я положил деньги в ячейку.
Kiralık kasalara gittim ve paraları kasaya koydum.
Суд в 10 утра, в полдень - автовокзал.
Mahkeme saat 10'da kiralık kasalar 12'de.
Отвези его на автовокзал и посади в автобус.
Onu kiralık kasalara götür. Otobüse bindiğinden emin ol.
Надо съездить на автовокзал, вдруг кто-нибудь...
Hadi otobüs garına bakmaya gidelim.
- Автовокзал?
- Otogar mı?
- Точно, автовокзал!
- Evet, otogar.
А ее? Они ехали на автовокзал.
Otobüs terminaline gidiyorlardı.
Мы поедем на автовокзал.
Şimdi otobüs terminaline gideceğiz.
Я знаю, что, по вашим словам, он застрелил пять человек. Что он в коме, что в трёх милях отсюда есть автовокзал, и что я буду там через 24 минуты.
Beş kişiyi vurduğunu söylediğini biliyorum, onun komada olduğunu biliyorum 5 km ötede bir otobüs durağı olduğunu ve oraya 24 dakikada gidebileceğimi biliyorum.
Я отвезу одного Толка в больницу и другого на автовокзал.
Bir Tolke'yi hastaneye bir Tolke'yi de otobüs terminaline götürüyorum.
Нам лучше поторопиться на автовокзал, если мы хотим успеть.
Otobüs terminaline yetişmek istiyorsak hemen çıksak iyi olur.
Вот как мы поступим. Я отвезу тебя на автовокзал, дам тебе немного денег и посажу тебя на автобус, идет?
Şöyle yapıyoruz ; seni otobüs istasyonuna götürüyorum cebine biraz para koyup otobüse bindiriyorum anlaştık mı?
Автовокзал.
Otobüs terminalinde.
Автовокзал. Автобус до Нови Сада. Девять утра.
Saat 9'da Boston'a gidiyor.
- Автовокзал туда.
- Terminal diğer tarafta.
Отправьте двоих на автовокзал и с десяток в аэропорт.
İki adamı otobüs durağına, birazını da havaalanına koyun.
Я должен доставить наркотики на автовокзал.
Uyuşturucuları otobüs istasyonuna bırakmam gerekiyor.
Поговорим об этом по дороге на автовокзал.
Otogara giderken yolda konuşuruz.
Я пошел на автовокзал... Купить тебе и Фрэнку билеты... Но теперь без паспортов их не продают.
Frank ve sana yeni bilet almak için otobüs terminaline gittim fakat artık kimlik göstermeden satmıyorlar.
- Когда мы с Полом познакомились, он делал минет мужикам на... Как называется этот автовокзал?
Paul ile ilk tanıştığımda sakso çekiyordu otobüs terminalinde, ne deniyordu oraya?
Там чёртов автовокзал. Привыкайте.
İçerisi lanet otobüs durağı gibi.
Вы спасли жизнь президенту и... Пуф... Отправились на автовокзал и исчезли.
Başkanın hayatını kurtardın şimdi de bu otogara girip kayboluyorsun.
Отвези меня на автовокзал.
Beni terminale götür.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]