Браки translate Turkish
293 parallel translation
Покажите ей, что на свете бывают счастливые браки.
Ona mutlu evlilik diye bir şey olduğunu göster.
С этого момента истица и ответчик смогут вступать в новые браки.
Davacı ve davalı, arzu ederlerse bu sürenin sonunda başka evlilikler yapabilir.
Я ничего не знаю про браки по расчету.
Başkanların evlendirme yetkisi olduğunu bilmiyordum.
Знаешь, не все браки должны быть как этот.
Her evlilik bunun gibi olmak zorunda değil.
- Простите, милая. Я забыл : принято считать, что браки совершаются на небесах.
Bağışla beni hayatım, bu küçük oyunları unutmuşum, evliliğin cennette ayarlanmadığını herkes bilir.
Некоторые счастливые браки начинались под дулом ружья.
En mutlu evliliklerin bazıları sizin de bildiğiniz gibi "silah zoruyla" başlamıştır.
Браки свершаются на небесах.
Dul olmasına utanmalı mıyım?
Браки заключаются на небесах.
Evlilikler Cennet'te yapılır.
Частые браки между кузенами портят нашу молодежь.
Sıkılıyor musun, Fabrizio?
Я не люблю искусственные браки.
Ben öyle ısmarlama evlilikleri sevmem.
Хорошие браки заключаются на небесах. Или вроде того.
İyi evlilikler ancak cennette olur.
Ну, в конце концов я убедил его, что эти смешанные браки никогда не срабатывают.
Sonunda onu, böylesi karışık evliliklerin, asla yürümeyeceğine ikna ettim.
Сегодня люди начинают глумиться над семейной жизнью и семейными ценностями, и, не успеешь оглянуться, как выбросят их в мусорку и мы получим смешанные браки между чёрными и белыми!
İnsanlar aile hayatını, aile kurumlarını hiçe saymaya başladı, ve biz farkına bile varmadan, zenci ile beyazın evlendiği günler gelirse hiç şaşırmam.
Смешанные браки не действуют.
Farklı türlerin evlilikleri yürümez.
Я разрушал чужие браки?
Evlilikleri mi karıştırdım?
- Подумайте об этом, браки... Длились в среднем 15 лет
Bir düşün, evlilikler yaklaşık 15 yıl sürüyordu.
Поэтому мы по-прежнему остаемся первоклассно-секретной... и штурмовой, и первоклассной, и элитной, насколько возможно... чтобы браки этих людей оставались невредимыми.
Bu insanlar evliliklerinde sorun yaşamasın diye bu işi gizli ve özel bir atiklikle halletmeliyiz.
Многие браки начинаются с больших расстояний.
Birçok evlilik bazı mesafeler ile başlar.
Браки не распадаются из-за измен.
Evlilik, sadakatsizlik yüzünden bitmez.
Для меня, загадкой брака является то что браки случаются невероятно часто.
Bence, evlilikte en inanılmaz olan ne kadar sık olduğudur.
Разрешаете своим женщинам выходить в свет, иметь работу, носить одежду, а потом удивляетесь, что ваши браки разваливаются.
Kadınlarınızın evden dışarı çıkmasına, iş yapmasına, elbise giymesine izin veriyor, sonra da evliliğiniz neden bitti diye düşünüyorsunuz.
Если браки у ференги такие замечательные, что ж ты еще не женился?
Madem Ferengi evlilikleri o kadar harika, neden hala evlenmedin?
- Я верю в запланированные браки. А вы?
Ben görücü usulü evliliklere inanıyorum, sen?
Аборты, моносексуальные браки...
Kürtaj, eş cinsle evlilik...
Мы не приветствуем браки с чужестранцами.
Yabancılarla evlenmeyi desteklemediğimizi biliyorsunuz.
Все браки уязвимы, иначе они бы ничего не значили, верно?
Bütün evlilikler hassastır, öte yandan evli olmak..... birşey ifade etmez, eder mi?
Я читал, что самые счастливые браки, в которых мужчина умнее.
Erkeklerin daha zeki olduğu evliliklerin daha mutlu gittiğini okumuştum.
Эти две расы вступают в смешанные браки?
İki ırk şimdiye kadar evlendiler mi?
Как это будет продвигаться? - Браки рушатся все время.
- Konunun bu raddeye nasıl gelebildiğini hâlâ anlayabilmiş değilim.
И все это время существовали межвидовые браки между двумя расами, не так ли?
Bu sırada türler arasında evlilikler oldu, değil mi?
У нас обоих браки в то время уже трещали по швам.
Bizi tatmin etmeyen bir evliliğimiz vardı.
Потому, что родственные браки - плохая идея.
Çünkü kuzenlerin evlenmesi kötü bir fikirdir.
Родственные браки - помните?
Alo, kuzenler evleniyor. Aloo?
Тогда устроенные браки были нормой.
O zamanlar görücü usulüyle evlenilirmiş.
Есть разница между вовлеченным в это и бессилием из-за этого. - Абсолютно. - Должны ли мы аннулировать все такие браки?
Bütün bu evlilikleri hükümsüz mü kılmalıyız?
Многие принимают ужасные решения из-за своей страсти. Мы подтверждаем такие браки.
Pek çok insan tutkularının yönlendirdiği korkunç evlilikler yapıyorlar, ama yine de onlara sözleşmeleri dayatabiliyoruz.
Эта певичка разрушает наши браки!
O şarkı söyleyen edepsiz kadın evliliklerimizi mahvediyor.
Веками браки заключались только между преподавателями.
Öğretim görevlileri asırlardır kendi aralarında evlenirler.
Браки между преподавателями породили детей-дегенератов.
Zamanla entellektüellerin çocuklarında genetik bozukluklar görülmeye başlanmış.
Лучшие браки не основаны на здравом смысле и логике.
En iyi evlilikler sağduyu üzerine kurulmamıştır.
Найлс, у меня нет привычки разрушать чужие браки.
İnsanların evliliklerini yıkmak adetim değildir Niles.
Браки по расчету всегда недолговечны.
Şöhret evlilikleri fazla sürmüyor.
Должны ли мы расторгать все браки, в которых жена окажется бесплодной? Да нет, конечно.
Karıları doğurma yeteneğini kaybederse evliliklerini iptal mi edeceğiz?
Поддерживаете вы однополые браки или нет, суть дела упущена.
Eşcinsel evliliğini destekleyin ya da desteklemeyin, esas nokta gözden kaçıyor.
У Бингов ужасные браки.
Bing çiftlerinin evlilikleri korkunç gider.
Знаете, браки и всё такое.
BiIirsin, evIiIik faIan.
Я знаю, мои браки не слишком удавались но мне нравилось та привязанность к другому человеку.
Biliyorum, evliliklerim yürümedi... ... ama birine bağlanmayı sevdim.
Браки по расчету, наверное, самый лучший вариант, да?
Görücü usulü evlilikler en iyisi.
Церковь не благословляет однополые браки, отец.
Kilise iki erkeğin evlenmesine izin vermiyor peder.
Эксперты измеряют браки карамельками? Ну хорошо. Тебе не понравилась такая правда.
İlk yıl içinde her anlamlı konuşma için kavanoza bir şeker koysalar ve sonraki yıllarda yaptıkları her anlamlı konuşma için bir şekeri geri alsalar, uzmanlar kavanozun hiç boşalmayacağını söylüyorlar.
Ты будешь режиссировать какой-нибудь крупный фильм и, сжалившись надо мной, дашь мне роль, тогда у нас будет невероятный ураганный роман, который пошлёт к чёрту наши браки, но это будет того стоить.
Muhteşem, fırtınalı bir ilişimiz olacak. Sonunda ikimizin de evliliği yıkılacak ve yaptıklarımız buna kesinlikle değecek.