English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ В ] / Ведётся

Ведётся translate Turkish

319 parallel translation
Ведётся патрулирование территории самолётами. Сообщается о каждой одинокой машине или фургоне.
uçaklar yerle sıkı irtibatlarına devam ediyor ve... terk edilmiş araba ve karavanları rapor ediyorlar.
Меня интересует, готовы ли вы дать нашим следователям отчёт, профессор, о вашей половой жизни, если она ведётся.
Araştırmacılarımıza, eğer varsa, son zamanlardaki... seks yaşamınız hakkında... bir rapor vermeye hazır mısınız Profesör?
Спектакль - это непрерывная опиумная война, которая ведётся с целью уничтожить даже в мыслях людей различия между товарами и жизненными ценностями, между развлечением и выживанием.
Gösteri, insanlari mallar ile metalari es görmeye ve memnuniyeti kendi kurallarina göre genisleyen bir yasama çabasi ile bir tutmaya mecbur tutmaya yönelik tasarlanmis sürekli bir afyon savasidir.
Да, ведётся погоня, но в чём дело, мы пока не знаем.
Evet, bir araç takibi var. Tüm birimler peşinde. Tam olarak neden olduğunu bilmiyoruz.
Вудвард сказал, что внутри ведётся электронная слежка.
Woodward telefonların güvenli olmadığını söylüyor. Güvenilir değil. İçeri girin.
Мне ужасно жаль, но пока ведётся моё расследование, это...
Çok üzgünüm, fakat soruşturmam başladığında...
Больше всего меня смущает тот факт, что програма ведётся при участии автотранспортной инспекции!
Bu konuda beni en çok rahatsız eden şey motorlu taşıt bürosu tarafından yürütülmeleri.
Здесь разговор ведётся о том- - что ты-Да, выиграл.
Şey.. orda sadece açıklaması var,... kazandın--evet, bu- - ilk yıllık ödülü kazandın...
Расшифровка ведётся непрерывно.
Çalışmalar aralıksız sürüyor.
Расследование уже ведётся.
Çoktan araştırıyorlarmış.
За объектом Модески ведётся круглосуточное наблюдение.
- Sanık Modeski 24 saat gözetim altında.
Смит ведётся.
Smith yarı sahadan içeri dripling yapıyor.
Ведётся расследование во всех службах.
Çok yönlü bir soruşturma başlattım.
- Отсчёт ведётся на языке Гоаулдов.
- Goa'uld dilinde sayıyor.
Война с репликаторами ведётся прямо здесь в нашей галактике.
Çoğalıcılarla mücadelemiz galaksimizde devam ediyor.
На нас ведётся охота на истребление.
Yok edilmek için avlanıyoruz.
В том направлении не ведётся никакой торговли жителям запрещается подходить к станции.
Siviller Treblinka garına yaklaşamıyor
Возможно оттуда ведётся финансирование террористов.
Terör finansmanını konuşalım.
Война ведётся правящим классом против своих же подданных.
Savaşı, egemen grup kendi vatandaşlarına açar.
Не каждая женщина ведётся на этот фальшивый блеск. "Шато О'Врион", редкие сорта сыра, эти трофеи...
Her kadın Haut-Brion, özel peynir ve tavla meraklısı o sahte çenebazın peşine düşmez.
Ведется проверка всех машин.
Tüm arabalar kontrol ediliyor. Hepsi bu.
Охота на китов ведется не ради мести.
Fakat biz balina avlamak için buradayız kaptanımızın intikamını almak için değil.
Ведь ведется же учет закупок взрывчатки.
Senin ülkende de patlayıcı madde satın alındığında kayıtları tutulur, değil mi?
Сэр. Локатор направления показывает, что прием ведется где-то с нашего корабля.
Efendim, yön belirleyiciye göre alıcı noktasının bu geminin içinde bir yerde olduğunu gösteriyor.
Капитан, с "Энтерпрайз" ведется передача.
Enterprise'ın içinden bir ileti alıyorum.
Их нападение ведется в форме мозговых волн, направленных против мозга, который является самым уязвимым.
Saldırıları, beyne karşı yöneltilen beyin dalgaları şeklinde.
ВЕДЕТСЯ РАССЛЕДОВАНИЕ
SORUŞTURMA DEVAM EDİYOR
Почти везде на западе ведется та же борьба.
İnsanlar batı sahilinde aynı savaşı yapıyor.
С правой башни ведется сильный огонь.
Saptırma kulesinin sağ tarafından yoğun bir şekilde ateş ediyorlar.
С этой стороны ведется сильный огонь.
Burada yoğun atış var.
В Хьюстоне ведется мониторинг реального полета.
- Neredeyse hiç kimse. Houston gerçek uçuşu gözlemliyor.
И ведется она уже 30 лет. Мы на Луне уже с начала 50-х.
Yaklaşık otuz yıldır devam ediyor 50'lerden beri aya çıktık.
ВЕДЕТСЯ ЗАПИСЬ
Biraz kalp kıralım.
- Здесь ведется игра.
Konuştuğumuz gibi, şu anda burada oynanan bir oyun var, değil mi.
Нет, толще станет - так уже ведется.
Ama derinlere dalmam gözlerimle, Gitmem izninizden bir parça ileriye,
- В магазине ведется скрытое наблюдение. Они просмотрели записи.
- Markette gizli kamera var ve bizim talebimiz üzerine kaseti tekrar gösterdiler.
Сейчас ведется запись на ярмарку вакансий и согласно моим результатам я смогу в будущем выгодно устроиться в систему исправительных учреждений.
Kariyer Fuarı için ödevleri az önce astılar. Giderek büyüyen cezaevi..... sektöründe karlı bir işim olmasını sabırsızlıkla bekliyorum.
На Кватале ведется прибыльная добыча ископаемых, и их оружейные системы как раз модернизируются, но пока действуют не в полную силу.
Quatal'da verimli maden işletmeleri var ve silah sistemleri yükseltme sürecinde ama tam olarak faal değil.
Первое : подготовка ведется уже почти год.
Hazırlıklar neredeyse bir yıldır sürüyor.
Супер-64, ведется ли огонь по вам?
Süper 64, sana ateş edildi mi?
Я знаю, Элейн ведется на...
Elaine'nin, onu beğendiğini biliyorum...
Не беспокойтесь, в присутствии адвоката запись не ведется.
Etrafa bakınmana gerek yok. Avukat varken hiç bir şeyi kaydetmeye hakları yok.
Протокол не ведется.
Bu kayıtlı değil.
Битва, в которой мы все принимаем участие, ведется на многих различных уровнях и измерениях.
Dünyanın dibinde birbirinden çok farklı boyutlar var.
Повсюду вокруг нас ведется война...
Etrafımızda, bir savaş sürüyor...
Сэр, вы замечены в одном из районов, где ведется борьба с наркоторговлей и бродяжничеством... в момент, когда подозреваемый в наркоторговле наклонился к вашей машине... и что-то вам передал.
Efendim, şehrin en iyi uyuşturucu satan bölgesinde, uyuşturucu satıcısı olduğu belirlenen biri sizin arabanıza doğru eğilip size bir paket verdi.
В настоящее время личности их установлены - ведется розыск.
Simdi onlarin kimligini saptamaya çalisiyorlar...
Следствие ведется? - Могу я заверить слушателей, что вы не успокоитесь, пока виновные не будут найдены и наказаны? - Да!
Araştırma yapılıyor değil mi?
Так ведется настоящий бизнес.
- Bu işler bu şekilde halledilir.
- Посредство чего оно ведется?
- Kameralar nerede?
- Она сейчас ведется
- Şu anlarda bitmek üzere.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]