English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ В ] / Внучёк

Внучёк translate Turkish

52 parallel translation
- Держи, внучёк.
- Al bakalım, oğlum. - Dur, bırak ben yapayım.
Мой единственный внучёк, что ты здесь делаешь?
Benim tek erkek torunum, ne yapıyorsun burada?
Где мой внучек?
- Yanılmışım. Torunum nerede benim?
Как тут мой внучек, а?
Nasılmış benim küçük torunum, ha?
- Я здесь, внучек.
- Sen benim dedem değilsin.
Это мой внучек, Кливенленд.
Bu torunum, Cleveland.
Внучек, надо поговорить.
Oğlum, sana söylemem gereken çok önemli şeylerim var.
Внучек.
Bir torunum var.
Заре, внучек!
Zare, torunum benim.
"внучек, ты уж меня не бросай".
"Ben ölene kadar, torunum..." ki bu ben oluyorum "... yanımdan ayrılamaz "
Она была старенькой и шокирована, что ее внучек... сказал ей, что она скверная, это и убило ее.
Yaptım Donna. Onu ben öldürdüm.
Конечно, вы имеете право видеть своих внучек!
Elbette torunlarını görmeye hakkın var, sorun bu değil.
На следующий день двое людей в штатском забрали моих внучек из школы на черной машине без опознавательных знаков.
Sonraki gün, sivil giyimli, siyah, markasız bir araba kullanan.. ... iki adam torunlarımı okuldan almış.
Я не угрожал генерал-майору похищением его внучек.
Ben hiç bir zaman iki yıldızlı bir generalin torunlarını kaçırarak şantaj yapmadım.
На следующий день двое людей в штатском, на черной машине без номеров забрали возле школы моих внучек...
Sonraki gün, sivil giyimli, siyah, markasız bir araba kullanan.. .. iki adam torunlarımı okuldan almış.
Это мой внучек!
İşte benim torunum!
На, возьми это. Приятного аппетита, внучек.
Al bakalım afiyet olsun torunum.
Иди сюда, внучек.
Torunum, gel bakalım azıcık.
Может ты встретишь там горяченьких внучек или что-то вроде того.
Belki çok sıkı bir torunla tanışırsın.
И ее несчастных внучек тоже.
Sefil torunlarını da.
Ну-ка, внучек, подсоби!
Gel buraya.
Ошибаешься, внучек.
Bu sadece bir hobi değil, Arthur.
Внучек, продолжай волноваться за Гвен.
Gwen için kaygı duymaya devam et.
Внучек, когда я дал тебе то пиво на День Благодарения я не это подразумевал.
Evlat, sana Şükran Günü bira verdiğimde aklımda olan bu değildi.
Как все дедушки обнимают своих внучек.
Bütün dedeler gibi.
- Внучек.
- Torunum.
Боже, какой же он красивый, мой внучек.
Yakışıklılığa bak, maşallah.
- А ну-ка, внучек.
- Hey, hey, oğlum.
Ты понял, внучек?
Anladın mı oğlum?
Лорд Уолдер позволил мне выбирать из его внучек, и дал в приданое серебра по весу невесты.
Lord Walder torunlarından birini seçmeme izin verdi ve kızın ağırlığınca gümüş vereceğim dedi.
- Да, как часть всей этой "максинимизации", мы устраиваем представление бабушко-внучек.
- Evet öyle. Maxlamak olayıyla ilgiliymiş. Büyükanne-torun gibi davranmalıymışız.
Надери ему задницу, внучек!
Ona gününü göster evlat.
И твой внучек.
Ve senin torunun...
Ну знаешь, она хочет, чтобы я осчастливила бабушку перед ее смертью, сказав ей, что у одной из ее внучек жизнь удалась.
Böylece torunlarının iyi bir hayat süreceğini düşünmüş olacak.
Я никогда не позволял тебе и пальцем трогать моих внучек.
Torunlarıma ne cüretle el sürersin sen.
Не место для моих внучек.
Benim torunlarıma göre bir yer değil.
Так, внучек, а теперь послушай.
d Where I'm broken d d down by the people if they let you breathe d d don't give a damn if you still can't see d d Still my heart beats d d for you d Tamam oğlum, dinleyin şimdi.
Это наверное одна из ее дочерей или внучек.
Bu onun kızlarından birisi ya da torunlarından birisi olabilir.
Эй, внучек, не глуши двигатель.
Hey evlat, arabayı çalıştırmaya devam et!
Если бы я знал, тогда бы мне не понадобилась твоя компьютерная магия, внучек.
Eğer bunu yapabilecek olsaydım senin bilgisayar becerine ihtiyacım olmazdı, evlat.
Внучек, так и знал, что это ты.
Selam evlat, gelmişsin.
Ну я не знаю, пару часов, пять или шесть максимум, внучек.
Bilmiyorum, birkaç saat işte, en fazla beş ya da altı saat, evlat.
Обязательно скажу, внучек.
Bu bilmemen gereken bir durum, evlat.
Внучек, для меня это такая радость, и мы такой путь проделали.
Evlat, benim için bunu yapman şahane ama bunca yol geldik.
Итак, где мой внучек-вампир?
Pekala. Benim vampir torunum nerede bakalım?
Только лучшее для моих внучек.
Torunlarım için sadece en iyisi olmalı.
Внучек.
Oğlum.
Внучек, так выглядят 72 года воспоминаний.
- Bunlar oğlum, 72 yılın hatıraları.
Ох, внучек, иди сюда.
Oğlum, yapma.
Внучек, ты должен отвезти меня домой, хорошо?
Evlat, beni eve götürmen gerek, tamam mı?
А он сказал : "Внучек, когда ты замерзаешь в ноги, именно тогда, лучше всего клюет."
O da bana dedi ki, "Evlat, torunum ; ayaklarının donduğu an balıkların sana en yakın olduğu andır."

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]