English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ В ] / Выкинули

Выкинули translate Turkish

346 parallel translation
Так вы не выкинули из головы этого дурака Уилкса.
Demek o kalın kafalı Bay Wilkes'i hâlâ aklından çıkaramadın.
А тебе что, теперь, когда тебя выкинули?
Evet ama neden seni ilgilendirsin ki? Onlar seni kovdular!
ћы очистили этот город, мы выкинули обманщиков и мошенников.
Şehri temizledik, dolandırıcıları ve rüşvetçileri dışarı attık.
Нет, я водил танк, пока они не выкинули меня и него.
Hayır, beni kovmalarına kadar tank kullanıyordum.
Потом его отвезли в город на его машине и выкинули на улице.
Sonra kendi arabasıyla kasabaya götürülüp, cesedi sokağa atıldı.
"... и выкинули её куда-то. "
"... ve de bulamadım. "
Пока ты подчинялся хозяину, никто тебя не трогал, стоило тебе проснуться, и тебя выкинули.
Bu sana biri dokununcaya kadar patronuna boyun eğmen yüzünden oldu. Sonra farkına vardın ve belaya bulaştın.
Во-вторых, его разбитый череп а также разные другие отмеченные нами признаки делают весьма вероятной, хотя и не окончательной, версию о том что его сначала убили, а потом выкинули из окна вашей дочери.
İki, kafatasındaki çatlaklar... ve daha başka bir sürü şey... bir ihtimalin gayet mümkün olduğunu gösteriyor. Mümkün ama kesin değil. Bu da kurbanın öldürüldükten sonra kızınızın penceresinden aşağı atıIma olasılığı.
Извините. как картофелину выкинули- - чем ветер из утиной задницы.
Kusura bakmayın. Bakın, önce bana dava açtınız, kocanızın ölümünden sonra davayı zırt diye geri çektiniz,... hem de bir kaz osuruğu zırtından bile çabuk.
Низкий поклон вам за то, что отделали вы меня тогда и выкинули из деревни.
O gün beni köyden kovduğunuz için en içten teşekkürlerimi sunarım.
- Выкинули из машины на скорости 100,..
- 100 km ile giden arabadan itildim aşağı yuvarlandım.
Она помнит мои репортажи в 1970 году, за которые меня выкинули с радио.
İstasyondan atılmama neden olan 1970'teki yazılarımı hatırladı.
Да тебя самого... так же выкинули когда-то.
Neden bu kadar sinirlisin? Gene de onun kokusu seninkiyle kıyaslanamaz.
А где еще могут запросто арестовать за то, что вас выкинули из окна?
İnsan camdan atıldığı için nerede tutuklanır ki?
Я пошел в туалет, а шестеро парней выкинули меня из окна.
Tuvalete gittim ve altı kişi beni camdan attı.
Тебя оттуда не выкинули?
Seni dışarı atmadılar değil mi?
Ладно. Винсент - это мой дед. Его выкинули из дома престарелых и я подыскал ему новый на Манхэтанне.
Dedem, Vincent'i huzur evine yerleştirmem lazım ve Manhattan'da bir yer var ama burada oturuyor olması lazım.
Bоceмь фaртуков выкинули нa этого мужикa.
O herif için sekiz tane önlüğü mahvettin.
по поводу красочности свадьбы, как это вижу €... ќдним легким движением, мен € выкинули из игры.
Düğünün temasını ve rengini düşününce kafamda şöyle canlanıyor. Çadırın içinin bence çok şık yapmak lazım. Ustalıklı bir manevrayla pazarlıktan dışlanmıştım.
О, месье! Они меня выкинули очень грубо наружу, а потом я услышала ужасный шум.
Efendim, bana cadı deyip beni dışarı attılar ve şimdi de içeriden bâzı sesler duyuyorum.
Это я здесь. - Они выкинули ее коммуникатор.
- Onun haberleşme cihazını bırakmışlar.
Меня выкинули из моего вертолета...
- Hadi! Yürü! Yürü!
... и выкинули его с балкона.
Herifi balkondan aşağı atmışlar.
O, кстати, мистер Тестиков помните, на днях, мы ехали в лимузине и мой органайзер начал пищать и вы выкинули его в окно?
Oh, bu arada Mr. Testikov geçen gün limuzindeydik ajandam ses çıkarmaya başlamıştı, ve siz de onu dışarı fırlatmıştınız?
Как нас из школы выкинули, Микки?
Haplara ne oldu? - Okuldan atıldık, Mickey.
Меня выкинули с улицы.
Sokakta üstüme çullandılar.
Ее выкинули из дома, а его отправили в армию.
Kız evden atıldı ve bizimki de askere gitti.
Я хотел поиграть в мяч, но его все равно выкинули
Ben basket oynamayı düşünüyordum ama sanırım o ihtimal pencereden uçtu gitti.
И когда они засекли, что мы маленького роста и с сиськами нас просто выкинули вон.
Kısa olduğumuz ve göğüslerimiz olduğunu anlayınca foyamız meydana çıktı. Bizi dışarı attılar.
Меня выкинули из гостиницы!
Ben bir otelden atıldım!
Курзона выкинули из этого трактира.
Curzon Barros Han'dan atılmıştı.
- Он жив! Мы выкинули его на 30 лет.
Sadece onu 30 yıldır unutmak işimize geldi.
Их выкинули из Храма, изгнали в Пещеры, и они были заключены в хрустальных огненных темницах, и им было запрещено возвращаться,
Onlar tapınaktan dışarı atıldılar "onlar gerçek kahinler olmasın diye" mağaralara sürgün edilerek kristal ateşten kafeslere hapsedildi ve dönmeleri yasaklandı.
Вы, надеюсь, выкинули идею стриптизеров из головы.
Hala şu Chippendale saçmalığının peşinde değilsindir umarım.
Их выкинули вон, их личные флаеры были уничтожены они были вынуждены пешком добираться до другого города.
Şehirden sürüldüler, hususi gemileri yok edildi ve bir başka şehre kadar yürümek zorunda bırakıldılar.
Ведь если мы покинем территорию школы на второй день в новой школе, после того, как нас выкинули из старой за плохое поведение...
Eski okulumuzdan kabahatlerimizden dolayı kovulduktan sonra yeni okulumuzun ikinci günümüzde okul sahasını terk ediyorsak...
Меня выкинули из средней школы за драку.
Kavga ettiğim için liseden atıldım.
Конечно, я бы никогда туда не попал если бы меня не выкинули из хорошей школы, где мы с тобой учились.
Birlikte okuduğumuz o iyi okuldan atılmamış olsam, orada olmazdım.
- Знаешь чем больше я об этом думаю тем больше понимаю, что всё началось в тот день, когда меня выкинули из приготовительной школы.
- Düşününce anlıyorum. Her şey o okuldan atılmamla başladı.
Когда он пошёл плавать, мы с сыновьями взяли все его вещи и выкинули их в океан.
Adam yüzmeye gidince, oğullarım ve ben adamın tüm eşyalarını alıp okyanusa atmıştık.
Они бы меня выкинули в открытый космос.
Beni bir hava kanalından boşluğa atarlardı.
- Тебя выкинули.
- Atıldın, değil mi? - Hayır, atılmadım.
Я не хотела, чтобы её выкинули в грязь.
Kirlenmesini istemedim.
Меня выкинули, Тим.
Atıldım, Tim.
Поверить не могу, что они меня выкинули.
Beni dışarı attıklarına inanamıyorum.
ћен € выкинули из квартиры.
Atıldım.
Ќу не совсем выкинули. я сам напросилс €.
Tam olarak atılmadım da çı kmam istendi.
Вам внушили, что вы лучше, чем есть на самом деле. А потом вдруг выкинули на улицу.
Sizi olduğunuzdan daha iyi olduğunuza inandırıyorlar sonra da başlarından savıyorlar.
Они дали ему ЛСД, пытали, а потом выкинули со второго этажа.
Zorla LSD vermişler, işkence yapmışlar, ve camdan aşağı atmışlar.
Его, наверняка, выкинули.
Atmış olmalılar.
Они просто выкинули деньги на ветер.
Bence paranı bunlara boşuna harcamışsın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]