English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Г ] / Гадала

Гадала translate Turkish

61 parallel translation
Гадала, почему вы один.
Niye yalnız acaba diye içimden geçirdim.
А я-то гадала : мальчик это или девочка?
IIk baksta erkek mi, kz m anIayamadm.
Ты должен дразнить меня, делать намеки, чтобы я гадала.
Bana sataşmalısın. Bana ipucu ver, tahmin edeyim, bilirsin.
Ты должен дразнить меня, делать намеки, чтобы я гадала. Тебе это не нравится?
Bana sataşman lazım bana ipuçları ver tahmin edeyim, bilirsin.
С тобой так весело. - Ты должен дразнить меня, делать намеки, чтобы я гадала. - Расслабься.
Çok neşelisin.
Да, а я-то гадала, когда это ты успел встать.
Ne zaman kalkacağını merak ediyordum.
А я гадала, кто запустил мою программу.
Programımı kimin çalıştırdığı merak etmiştim.
- На кофейной гуще гадала? - На чайных листьях.
- Tarot kartları mı?
Я все гадала, кто появится.
Kimin geleceğini hep merak ederdim.
- Ты всегда гадала по картам.
Kartları her zaman sen okudun.
Гадала, узнаешь ли ты меня.
Beni tanıyacak mısın diye bakmak istedim.
Да, я ему гадала на картах. Но я не очень горжусь собой.
Kartları bahane ettim ama pek hoş olmadı.
Я гадала, кто же тебя похитил, Но сейчас я знаю.
Seni kimin alıkoyduğunu merak ediyordum ama artık biliyorum.
Я гадала, почему Мэг не вернулась в домой
Meg'in eve neden dönmediğini merak ettim.
Наконец-то Престон Скаво возвращался из Европы домой, и вся семья гадала, каких сувениров он им привезет.
Preston Scavo, Avrupa'dan dönüyordu ailesi de onlara ne hediyeler getireceğini merak ediyordu.
Каждое решение, что я принимала, каждый успех, каждая неудача, Я гадала, что ты обо мне подумаешь.
Aldığım her kararda, her başarımda, her başarısızlığımda, benimle ilgili ne düşüneceğini merak ettim.
А я всё гадала, чем ты занимаешься.
Ne yaptığını merak ediyordum.
И потом всё гадала, а что же ты ищешь в каждой женщине?
Merak ediyordum, bir kadında ne arıyorsun?
- У какой гадалки ты гадала?
- Kartlarımızı kime veriyorsun?
Я все гадала, как тебе удалось заполучить их в бессчетном количестве.
O kadar şeyi çabucak nasıl döktüğünüzü merak ediyordum.
А я гадала, куда улетела наша маленькая голубка.
Minik kuşumuzun nereye uçtuğunu merak ediyordum.
Знаешь, я все гадала, как вы заставили людей высидеть эту ужасную пьесу еще раз.
Ben de bu kadar insanı toplayıp bu iğrenç oyunu iki kere nasıl izlettiniz diye merak ediyordum.
Я всегда гадала, как заставить тебя посмотреть на меня.
Her zaman beni izlemen için ne yapmalıyım diye merak ederdim
Я так долго злилась... гадала, как вы могли бросить меня совсем одну.
Sensiz büyümeme nasıl olur da izin verirsin diye düşünüp uzunca bir süredir sana o kadar öfkeliydim ki.
А я гадала, почему она не ищет меня.
Neden beni hiç bulmaya çalışmadığını merak etmiştim.
У нее не было времени задуматься, когда все это происходило, но теперь она гадала, связаны ли ее переживания только с тем, что походная группа потеряет своего вожака.
Olay esnasinda bunu düsünecek zamani yoktu. Ama simdi yolculugun liderini kaybetmesi hakkinda endiselenmeseydi ne olurdu acaba diye merak ediyordu.
Или ты просто гадала, совращали Энниса или нет?
Yoksa Ennis'in cinsel istismara uğradığını yalnızca tahmin mi ediyordun?
Я всегда гадала какого это иметь личную и профессиональную жизнь.
Ben sadece nasıl olduğunu merak ediyorum, bir profesyonel olarak aynı zamanda özel hayatı olmanın nasıl bir şey olduğunu.
Ты гадала по руке ради забавы, но всегда бесплатно.
Bir yandan eğlencesine fal bakardın ama daima karşılıksız.
Знаешь, я всегда гадала, каково это, когда с тобой изменяют.
Aslında, her zaman diğer kız olmak nasıl bir his merak etmişimdir.
Гадала на помете.
Dışkılarda yazıyordu.
Все гадала, кого повесят первым - тебя или твоего брата.
Önce ağabeyini mi asarlar seni mi diye düşündüm.
В такие моменты, Майя гадала не нужно ли ей встречаться с другим типом парней.
Böyle zamanlarda Maya başka çeşit bir adamla çıksa nasıl olacağını merak eder.
я всё гадала почему.
Birkaç gündür okula gelmedin. Nedenini merak ediyorum.
Хочешь чтоб я тут гадала овдовела уже или нет?
Dul bir kadın olup olmadığımı öğrenmem için yanında gezdiriyorsun beni.
Ну, сейчас он гадала.
Artık ediyor.
А я всё гадала, когда ты спросишь меня об этом.
Ben de ne zaman bu konuya geleceğiz diye merak ediyordum.
Долго гадала.
Çözmek uzun zamanımı aldı.
Гадала, кто вы такой.
Kim olduğunu merak ettim.
А я гадала, что это за запах.
Ben de o koku ne diyordum.
Но я гадала, не кажется ли моя грудь маленькой.
Acaba göğüslerim ona küçük mü gelmişti?
Я всё гадала, когда же мама пошлет свою болонку.
Ben de annem, finosunu ne zaman gönderecek diye merak ediyordum.
Начнём с того, что последние 10 часов я всё гадала, признаешь ли ты то, что произошло вчера.
Son on saattir dün akşam ne olduğundan bahsedip bahsetmeyeceğini merak ediyor olmamdan başlayabiliriz.
А я-то гадала, почему у нас ванные раздельные!
Ben de banyolarımız neden ayrı merak ediyordum.
А я гадала, кто тот счастливчик, кому выпала я.
Kurada beni çeken şanslı kişinin kim olduğunu merak ediyordum.
Не гадала, что так вот тебя найду
# Seni bulmak için geçtim ufuk çizgisini #
Я гадала, знала ли ты о том дне.
O günü biliyor musun merak ediyorum.
Матушка Хильдегард разрешила мне увидеть ее, чтобы я не гадала, какая она.
Başrahibe Hildegarde hayal etmek zorunda kalmayayım diye çocuğu görmeme izin verdi.
Я всё гадала, когда же ты появишься.
Ben de ne zaman geleceksin diye merak ediyordum.
Я выросла в приёмной семье, и всю жизнь я гадала
Koruyucu ailemle büyüdüm.
И я гадала, чем это кончится, потому что ты была меж двух огней в этой непростой ситуации. Не встречала столь не одинокого чем ты была.
Seni burada görmeyi beklemiyordum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]