English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Г ] / Гадая

Гадая translate Turkish

45 parallel translation
Сдвигались камни с места в оны дни, И авгуры, гадая по грачам, Сорокам и воронам, находили
Taşlar kımıldar, ağaçlar dile gelirmiş fallar, esrarlı bağıntılar içinden.
Через шесть месяцев после того как это закончиться я вернусь к тому с чего начал, живя в гетто, в долгах по задницу, гадая в какую ночь они придут и убьют моих детей, Кэролайн и меня.
Altı ay sonra bu iş biter, tekrar başladığım yere dönerim, geceleyin gelip gettoda yaşayan, kara kıçından borç akan, beni, Caroline'i ve çocukları öldürürler.
Сегодня принцесса Маргарет, гадая, бросала башмачок.
Prenses Margaret'in nalı düşmüş.
гадая, думал ли он когда-либо о нас, и надеясь, что он немного расширил свои горизонты, даже если не мог воспомнить, каким образом они были расширены.
Sanki kendi oğlumuzmuş gibi başarılarından gurur duyarak hiç aklına geliyor muyuz diye merak ederek ve belki de ufkunu birazcık bizim genişlettiğimizi varsayarak ufkunun nasıl genişlediğini hiç hatırlamasa bile izliyordum.
Я-я-я просто предположил, что ты проводишь вечера скачивая заклинания и гадая на костях.
Akşamlarını büyü yükleyerek, kemiklere büyü yaparak geçirdiğini sanıyordum.
И вместо того, чтобы тратить время на речь, я объявлю победителя, пришедшего первым в сегодняшнем конкурсе, проведенном, дабы узнать, кто станет победителем конкурса Король овец... ради которого мы сегодня собрались... гадая, кто же им будет, кто же выиграет титул
Uzun uzun konuşarak zaman harcamaktansa kazananı açıklayacağım. Bugün bu yarışmayı kazananı görmek için hepimizin Koyunların Kralı yarışmasına gelmesine ve büyük ödülün kimin olacağını düşünmesine sebep olan Koyunların Kralını açıklıyorum.
А моя девичья душа молодая чего-то иного желает, гадая.
Ben henüz evlenmemiş, İyi yürekli genç bir kızım ; Ve zihnimde uyanan düşüncelerle, Bambaşka şeylerde aklım.
Ну, будешь просто сидеть в своей безопасной комнатке до конца жизни, гадая, что могло бы быть...
O güvenli, küçük odanda hayatın boyunca oturur ve dışarıda ne olduğunu merak edersin.
И каждый раз ты будешь бояться до усрачки, гадая,
Ve her seferinde korkudan öleceksin.
Но ночами я просыпаюсь в холодном поту, гадая... как я пропустил это, что я мог бы сделать, что я должен был сделать, сколько вреда я причинил... семьям, компании.
Ama gece olduğunda soğuk terler içinde uyanıyorum ve bunu nasıl gözden kaçırdım, ne yapabilirdim, ne yapmalıydım, ailelere ve şirkete ne kadar zarar verdim, bunu düşünüyorum.
И я тебя уверяю, Лили не сидит, гадая, когда же о ней вспомнит Чак Басс.
Ve eminim ki, Lily öylece oturup Chuck Bass'tan, ne zaman haber alacağını merak etmiyordur.
Нельзя провести всю жизнь, гадая. Но единственный способ узнать, каким родителем ты будешь - это перестать об этом болтать...
Tüm hayatınızı bunu merak ederek geçirebilirsiniz... ama nasıl bir ebeveyn olacağınızı öğrenmenin yegane yolu konuşmayı kesip
И когда я стояла там в супермаркете, будто что-то нашло на меня. Я не могу провести всю оставшуюся жизнь гадая, не является ли каждая встреченная мною девочка моей дочерью.
Orada öyle dururken fark ettim ki bütün ömrümü, her küçük kızı "Acaba benim kızım mı?" diye merak ederek geçiremem.
Те семьи проживут остаток жизни, гадая, что случилось с их любимыми, ища ответы.
O aileler hayatlarını sevdiklerine ne olduğunu merak ederek cevap arayarak geçirecekler.
Не гадая, что такого космполитичного спрятано за углом или пытаясь превратить БлуБелл в то, чем он не является.
Köşeyi dönünce karşılaşacağın kozmopolit şeyi merak edip BlueBell'i farklı bir şeye dönüştürmeye çalışmanı istemiyorum.
Я утопаю в деньгах и краткосрочных облигациях гадая, когда же мне снова деньги на голову свалятся.
Paramı nakit ve kısa süreli senetler halinde tutuyorum. Hisseler ne zaman fırlama yapacak diye bekliyorum.
До тех пор, можно предположить, доктор Бэнкс будет постоянно оглядываться, гадая, когда на нее снова нападут.
O zamana dek görünüşe göre Dr. Banks saldırgan acaba değil ne zaman saldırır diye sürekli arkasını kollayacak.
Весь день я только и думал об этом моменте... гадая, появишься ли ты, ускользнем ли мы, или... займемся этим прямо здесь.
Tüm gün boyunca düşünebildiğim tek şey acaba ortaya çıkacak mısın, acaba gizlice kaçacak mıyız ya da burada mı bir şeyler yapacağız oldu.
Ну, хорошие новости мы теперь может не бояться, гадая, что она может ему рассказать.
İyi tarafı şu, artık Don'a ne söyleyecek diye tetikte olmamız gerekmeyecek.
Все эти годы, гадая, живой ты или мертвый, я желал убить тебя!
Onca yıl boyunca senin yaşayıp yaşamadığını merak ederek seni öldürmüş olmayı dileyerek geçirdim!
мучиться, гадая подействуют ли таблетки или мне опять предстоит все выходные выслушивать ее истерики.
İlaçlar işe yaradı mı bilmiyorum. Veya tüm hafta sonu bağıracak mıyım bilmiyorum.
Ты всегда оглядываешься, гадая, какой могла бы быть жизнь, вместо того, чтобы принимать ее такой, как она есть.
Hep arkana bakıp, hayatının şu an olduğu yerine nasıl olabileceğini düşünüyorsun.
Капнуть лимоном на устрицу, гадая, жив ли он еще?
Yaşadığını görmek için istiridyene limon damlatmak?
Все в Белом доме... включая меня и Сайруса, ходят вокруг тебя на цыпочках, гадая, как бы найти в тебе что-либо хорошее, но в тебе нет ничего хорошего!
Cyrus'la ben de dahil Beyaz Saray'daki herkes gözüne girmek için etrafında pervane oluyor ama gözünün kimseyi gördüğü yok!
Ты принимаешь решение и остаешься у разбитого корыта, гадая, сможешь ли ты еще когда-нибудь полюбить!
Bir karar verdi ve sen bu lanet kutuyu tekmelersin. Merak uyandırısa eğer, tekrar sever!
Они смотрели на меня так, как мой отец смотрит на выгодное вложение, гадая, потерплю я неудачу или окуплюсь.
Bana babamın baktığı şekilde yatırımmışım gibi, acaba başarısız olacak mıyım yoksa, karşılığını verecek miyim diye merak ederek baktılar
Ты правда хочешь это услышать? Как ты поглощала все внимание родителей, чтобы и капли мне не осталось, как в старшей школе я ложилась в кровать гадая, скольких аварий ты избежала, чтобы не убиться?
Gerçekten duymak istiyorsun demek annemle babamın ilgisini tüketişini, elimden bir şey gelmeyişini, liseykeyken ölüme bir adım uzakta kaç tane araba kazası yaptığını merak ederek yatağıma girişimi?
Малефисента часто скиталась в одиночестве, гадая о судьбе Стефана.
Malefiz, sık sık yalnız dolaşır bazen de Stefan'ın nerede olabileceğini merak ederdi.
Ну, если бы у меня было больше времени в мимолетно теперь, то я не стал бы тратить его, гадая, как и когда ты ударишь меня в спину.
- Nasıl ve ne zaman sırtımdan bıçaklayacaksın diye kaygılanmadığım için Elliptical üstünde daha çok vakit geçiriyorum.
Тогда мы будет просто лежать здесь гадая о том, то убил Эмметта и Лиэнн, а затем они придут за нами.
O zaman da burada yatarken Emmett'le Leanne'i kimin öldürdüğünü ve bizim için ne zaman geleceklerini düşüneceğiz.
- Извини, милая, я не могу постоянно оглядываться через плечо, гадая, где и когда папочка объявится и отомстит.
Üzgünüm tatlım ama babanın ortaya çıkıp intikamını alacağı endişesiyle sürekli arkamı kollayamam.
Чуть с ума не сошел... Гадая, когда можно будет тебя поцеловать.
Şu an seni öpmek için doğru zaman olup olmadığını anlamak için delireceğim.
Но это было час назад, и я успела передумать, сидя здесь в темноте, гадая, торчишь ты где-то в переулке, или валяешься под деревом.
Ama bir saat önceydi bu, fikrimi değiştirdim. Karanlıkta oturmuş, sokakta bir yerlerde misin... -... yoksa ağaca mı tosladın telaşlandım.
Может, у тебя есть девушка... которая ждёт тебя одна в темноте, гадая, что случилось.
Belki bir sevgilin vardır karanlıkta bekleyip sana ne olduğunu merak eden.
Я до сих пор заезжаю иногда в его квартиру, гадая, не появится ли он.
Bazen dairesinin önünden geçiyorum, belki gelmiştir diye.
Паулетта проведет остаток своей жизни гадая, все ли она сделала, что могла.
Paulette bütün hayatını yapabileceği bir şey var mıydı diye düşünerek geçirecekti.
Мы всю ночь провели гадая, вернёшься ли ты вообще.
Bir daha geri gelecek misin diye merak ettik.
Я лежала по ночам без сна, гадая, где ты, как сложилась твоя жизнь.
Uykusuz geçen gecelerde nerede olabileceğini nasıl bir hayat sürdüğünü düşünürdüm.
И прожить остаток жизни гадая, когда Кай найдёт меня?
Hayatımın geri kalanını acaba Kai bugün beni bulacak mı diye düşünerek mi geçireyim?
Я терзаю себя, гадая...
Şimdi de kendi kendime merak edip kafayı yiyorum,
Рассказал тебе Том, как я смотрела на горящую машину, - гадая, не он ли внутри?
Orada alevler içindeki araca bakıp, o mu diye düşündüğümü de anlattı mı sana Tom?
Я весь день мучилась, гадая, что со мной не так, - почему я не в вашей идиотской группе.
Bütün günü benim sorunum ne acaba niye aptal grubuna giremedim diye düşündüm.
Я не хочу всю жизнь провести, гадая : "Что, если?"
Ve hayatımı "keşke böyle yapsaydım" diyerek geçirmek istemiyorum.
Я много думал о тебе, гадая, чем ты сейчас занят!
Hiç aklımdan çıkmadın, neler yaptığını hep merak ettim.
Гадая, как собрать всё воедино.
Bunun üzerinde uzun zamandır düşünüyordum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]