Граница translate Turkish
429 parallel translation
Это место выглядит как настоящая граница между Севером и Югом. правительство имеет право развенчать его.
Kuzey-Güney arasındaki sınırda böyle bir yerin olması... Kraliyet Ailesi Kanunu'nun 7. maddesinin 1. bendine göre Kral vazifelerini yerine getiremiyorsa....... ve yetersiz olduğunu gösteren pek çok işaret varsa hükümet Kraliyet Ailesi Komitesi'ne başvurarak onu tahttan indirebilir.
Граница города Сэллисо
SALLISAW İL SINIRI
Граница города Чекота
CHECOTAH İL SINIRI
Пока граница не очищена, не подпишу ничего!
Sınırı boşaltmadığın sürece bir şey imzalamayacağım.
Граница в той стороне.
Sınır şu tarafta.
Граница Калифорнии.
Kaliforniya eyalet sınırı.
{ C : $ 00FFFF } Поэтому граница между Акидзуки и Яманой наверняка открыта.
Yani, Akizuki ile Yamana arasındaki sınır açık olmalı.
Сьюзи. Между нашими странами самая длинная граница, и открытая...
Susie, dünyanın en uzun sınırlarından birisi senin ve benim ülkem arasında uzanıyor.
И ее западная граница не в Тюлипе, что в Техасе, а восточная не в Сомали.
Ve o kafes Tulip'in batısı, Teksas ve Somali'nin doğusuyla da sınırlı değil.
Космос, последняя граница.
Uzay - son sınır.
Где граница долга перед отечеством?
Bir adam ülkesi için ne kadar fedakarlık edebilir?
Граница, которую нам предстоит пересечь между нашей страной и Рио-Гранде, находится под контролем федералов.
Rio Grande'yle burası arasındaki topraklarda devriye gezenler : Federales.
- Граница?
- Bilinmiyor.
В каждом опыте есть граница разброса.
Her deneyde varyasyonun bir sınırı vardır.
К примеру, крайняя граница его вероятного возраста в пределах 6 тысяч лет.
Öncelikle aşırı yaş belirtiliyor, 6.000 yıl kadar.
Скоро, граница. Другая сторона...
Sınır yakında- - diğer taraf.
ГРАНИЦА ШTАTА ОГАЙО
OHIO EYALET SINIRI
Нижняя граница пройдена. Высота 300 метров.
Alçak Geçit'i geçtik.
И вот граница штата.
Eyalet sınırına Havada bile vardı polis
Это - граница на тренажере.
Simülatörde tam sınırdayız.
Австрийская граница.
Avusturya!
Центр повседневного насилия и непредсказуемой агрессии где безудержный порок и безнравственность проникают в каждый слой общества. Граница между сексом и едой испарилась.
Edepsizliğin ve ahlaksızlığın her tarafa yayılarak toplumun tüm tabakalarına işlediği yemekle cinsellik arasındaki sınırın ortadan kaldırıldığı rastgele saldırıların ve tacizlerin merkezi.
Каждый должен сам для себя решить, где граница.
- Anlıyorum. Herkes kendi sınırını kendi belirlemeli.
Типа, лично для меня граница - "золотой дождь".
Benim sınırım üzerine işeme.
Это граница Хаггардова королевства.
- Burası Haggard'ın krallığın sınırı.
Это Сирийская граница.
- İşte Suriye sınırı.
Граница, которая является могилой сотен сельских жителей.
- Yüzlerce köylünün mezarı olan sınırlar.
Этот дом был расположен между сельской местностью и городом На дороге, которую мой отец называл "Граница"
Burası, şehirle köy arasında sahipsiz bir bölgede ve babamın "Sınır" dediği bir yola bitişikti.
Граница уже закрыта.
Sınır çoktan kapandı.
Каждое место, которое я пометил, он пометил на обратной стороне, сообщая, что моя граница приемлема ему.
İşaretlediğim her yerin karşısına kendi işaretini bıraktı. Bu, sınırlarımı kabul ettiğini gösteriyordu.
Ты знаешь как тут появилась граница?
Sınırın neden varolduğunu biliyor musun?
Я думаю, нужно отправиться в сторону Миссисипи. Это ближайшая граница.
Bence Mississippi'ye gitmeliyiz, çünkü buraya en yakın sınır orası.
МАНЬЧЖУРИЯ, 1950 год, граница Китая и СССР
Mançurya, 1950 Çin-Rusya sınırı
Это граница и цена бессмертия.
Ölümsüzlüğün sınırı ve bedeli budur.
Граница - это страна индейцев.
Ama sınır Kızılderili bölgesidir.
Мастерство выведения лошадей в условиях прерии было забыто, и Американская граница вскоре стала лишь историческим термином.
Büyük kültürleri yok oldu.
Есть граница, которую нельзя переходить.
Asla aşılmaması gereken bir çizgi vardı.
Ну, там, где проходит граница с мистикой, когда ты...
Hani, şöyle olur...
Граница между условно освобожденным и скрывающимся...
Eski suçlu ile kaçmış bir suçlu farklıdır.
Космос, последняя граница.
Uzay, son sınır.
Граница для всего живого, выкрашенная кровью.
İnsan etiyle kaplanmış ve kanla yazılmış.
Космос, последняя граница.
Uzay, keşfedilmemiş son bölge.
Космос, последняя граница.
Uzay, Son sınır.
Я знаю, где у нас проходит граница, я просто думаю, что мы должны иногда пытаться.
- Yine mi? - Haftada en az iki defa. Sınırı biliyorum, tamam mı?
Я ничего не имею против фальшивой личности, но должна же быть граница.
Sahtekâr bir kişiliği olsa aldırmam ama bir sınır da koymam gerekir.
Граница торонного поля сокращается.
Toron alan sınırları büzülüyor.
Мы узнали, что на этой станции вы - тонкая, хрупкая граница между порядком и хаосом.
Bu istasyonda öğrendik ki sen düzen ve kaos arasındaki ince bir çizgisin.
Граница.
SINIR
Граница между которыми постепенно стиралась.
Ve araları da iyiden iyiye bozuluyordu.
Космос - крайняя граница.
Uzay - son sınır.
Вон... же граница.
Kurşuna! İşte... sınır orada!