English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Д ] / Доведёт

Доведёт translate Turkish

182 parallel translation
Я королю внушу перед тобою страх смертельный, который доведёт тебя до смерти.
Ama ben sana kapkara bir gelecek hazırlıyorum. Etrafa öyle söylentiler yayacağım ki Edward hayatının tehlikede olduğunu sanacak. Ben de onu bu korkudan kurtarmak için senin celladın olacağım.
За доведёт вас до этого.
Za, sizi kaplana verecek.
Несмотря на всю вашу храбрость, это не доведёт вас до добра.
Bütün cesaretine rağmen, sonuçta bir baltaya sap olamayacağına eminim.
Этот бизнес доведёт тебя до тюрьмы.
Bir gün bu entrikaların çakılacak ve hapsi boylayacaksın.
С самого начала подозревал, что дружба с вами до добра не доведёт.
Seninle dost olmanın felaketle sonuçlanacağını anlamıştım.
Доведёт человека до смерти!
Bir insanı ölümüne zulmetmek!
-... и доведёт нас, что придётся его пришить.
- Sonunda birini öldürmek zorunda kalacağız.
Эта скромная квартира доведёт тебя до банкротства.
Bu basit daire seni iflasa sürükleyecek.
Он может и не доведёт нас до вершины, но выведет в плейофф.
Bizi dağın zirvesine ulaştıramaz belki, ama final maçını oynatır.
- Это не доведёт до добра.
- Bunun sana faydası olmaz.
Вдруг одна из этих историй доведёт меня до слез, и ты перестанешь считать меня бессердечным.
Öykülerden biri beni ağlatırsa artık ruhumun ölmüş olduğunu düşünmezsiniz.
Какая неприятность, правда, милый? Что и говорить, очередь на столик в ресторане... в два счёта доведёт тебя до белого каления.
Bu çok kötü değil mi, tatlım, çünkü biliyorum ki lokanta sırasında beklemek senin tepenin tasını gerçekten attırır.
Это и есть та точка, в которой твой стимулятор доведёт до разрыва сердца.
İşte bu nabız atışına ulaşırsan pil, kalbini patlatır.
- Твой характер не доведет до добра!
- Maxim, lütfen!
Не доведет до добра, Макс!
Bu öfken, senin sonun olacak, Max.
Если у тебя есть совесть, то она доведет тебя до смерти.
Eğer vicdanın olduğunu düşünürsen eziyet çekersin.
- Мойра, это не доведет нас до...
- Moira, ikimiz arasında- -
Эта штука не доведет до добра.
O şey işe yaramaz.
Нет, если он не доведет это до конца теперь.
Bunu kaldıramayacağını düşünürsek, değil.
Революционный трибунал доведет судебное разбирательство до конца, не прерываясь.
" Devrim Mahkemesi tartışmaları... kesintisiz olarak sonuna dek götürecek.
Оно не доведет тебя до добра.
Günün birinde başını belaya sokabilir.
Это до добра не доведет.
Kötü bir şeyler olacak.
Потому что ты не понимаешь, он изводит тебя, он болен и тебя доведет до беды.
Evet, evet, evet, kızgınım çünkü seninle oynadığını göremiyorsun. Hasta olan O. Bak, sana yaptığı şey sapıklık ve git gide daha da sapıklaşıyor.
Беднягу доведет до полоумья.
Tybalt mektup göndermiş babasının evine.
Проклятье! Как далеко твое Саянское безрассудство тебя доведет!
Siz Saiyan'lar dövüşürken ne kadarda aptalca davranıyorsunuz!
Я говорил вам всем, что ползание до добра не доведет.
Bu emeklemelerin sonunun iyiye gitmeyeceğni söylemiştim.
Вот до чего тебя доведет курение.
Sigara böyle yapar işte.
Однажды она доведет кого-нибудь до крайности.
Bir gün birinin sabrını taşırabilir.
Ваше воображение до хорошего не доведет.
Hayal gücün çok iyi.
Это доведет его... и он сломается.
Ama sessizliğini korumalı... ve konuşmayı diğerinin yapmasına izin vermelisin. Bu onu çılgına çevirir ve kontrolünü kaybettirir.
Если уж такова воля Совета Гондор доведет дело до конца.
Eğer Divan kararı buysa Gondor'da elinden geleni yapacak.
Он доведет все до конца.
- O sadece bir son için vesile.
И вот до чего нас доведет слава.
Ve zafer de bizi hiçliğe götürecek.
Ревность доведет музыканта до наказания.
Kıskançlık sitarcıyı saklanmaya zorladı.
Этот парень меня доведет.
Bu çocuk beni mahvediyor.
Ты знал, что это доведет меня до убийства.
Bunun beni cinayete sürükleyeceğini biliyordun.
Она меня до глюков доведет.
- Biraz bekler misin?
Он меня доведет...!
Bir sebepten yüzündeki bakış beni feci gıcık yaptı...
"Твой длинный язык доведет тебя до беды".
"Koca ağzın başına dert açacak."
Химиотерапия доведет меня до ранней менопаузы.
Kemoterapi erken menapoza girmemi sağlamış olabilir.
Этот чертов выскочка доведет нас до разорения.
Bu hergele, soyup soğana çevirecek bizi!
Капитан нас всех доведет, одного за другим.
Kaptan teker teker hepimizi gitmeye zorlayacak.
Пусть Марти доведет все до конца.
Biz birini Marty'nin almasına izin verdik.
Пей. и дьявол тебя доведет до конца.
İçki ve şeytan işini bitirmiş hepsinin de...
Твой нос меня до истерики доведет.
Dostum, burnunla o şeyi yaparak beni korkutuyorsun.
Меня окружают неумелые идиоты. Мой отец доведет империю до ручки, и этого никто не заметит.
Herkes o kadar yetersiz ki babam imparatorluğu batırıyor.
Вы знаете, до чего это доведет больницу?
Bu durumun bu hastanenin başına ne işler açacağını biliyor musun?
Лесть до добра не доведет. О чем вы говорите?
İşte ben de o yüzden Kinoshita'nın sınıfını seçtim.
Когда у тебя будет дочь, которая тебя до этого доведет.
Sana meyve suyu getirecek bir kızın olduğunda.
Это до добра не доведет.
Bunun sonu hiç iyi olmayacak.
Брэд, у меня есть некоторый опыт чтобы утверждать, что такое дело не доведет до добра.
Uzun zamandır bu işi yapıyorum Brad. Bu işler asla istediğin gibi gitmez.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]