English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Е ] / Ездите

Ездите translate Turkish

115 parallel translation
Если вы уже ездите на балы, то и ведите себя, как леди!
Zavallı köylü çocukları gibisiniz! Partilere gidebilecek kadar büyüdüyseniz, bir hanımefendi gibi davranacak kadar da büyüdünüz demektir!
Ой, я забыл, что вы не ездите верхом.
Ah, evet, elbette, unuttum. Binmiyordun, değil mi?
- Ездите без прав, да?
- Hayır efendim.
Почему вы туда ездите?
Oraya niye gidersin?
Вы ездите на верблюде?
Deveye binebilir misiniz?
Проходите. Зачем вы на них ездите?
Ulaşım için neden bu tür araçları kullanıyorsunuz?
- Вы ездите летом на юг?
İyi bir yaz geçirdin mi?
Вы в нём ездите? Ну, да.
seyahat için oldukça konforlu görünüyor.
Быстро вы ездите!
Çok hızlı gidiyordun.
Господин Махмальбаф, почему вы ездите на общественном транспорте?
Neden otobüse biniyorsunuz ki? Buna şaşırdınız mı?
Похоже, вы спокойно ездите в темноте.
Gece araba kullanmak rahatsız etmiyor mu?
Вы, наверно, ездите в города получше этого?
Çok seyahat ediyorsun, değil mi? Buradan daha iyi yerlere gidiyorsun?
Это вы ездите по деревням уже три дня?
Köy köy dolaşan sizsiniz demek.
Как долго вы ездите на этой машине?
Bu şeyi kullanalı ne kadar oldu?
Для правительственного адвоката вы слишком рано ездите на работу.
Çalışmak için işe erken gidiyorsunuz.
- ¬ ы ездите на велосипеде? - Ќет.
Bisiklete biniyor musun?
Вам нравится отпускать шутки о травах, которые никто не понимает... и вы ездите во Францию, и ходите на Стомп.
Otlar hakkında kimsenin anlamadığı espriler yapmayı seversiniz... ve Fransa'ya gidersiniz, teneke konserlere gidersiniz.
Но потом мой друг Чендлер резонно заметил, что вы слишком много ездите.
Fakat sonra, arkadaşım Chandler senin fazla uluslararası olduğunu söyledi.
- Не ездите.
- Sakın gitme.
- Ездите осторожно.
- Dikkatli sür.
И вообще, ездите на автобусе, вы уже взрослые.
Bundan böyle otobüsle gideceksiniz. Yeterince büyüdünüz.
Ну что, баварцы, так и ездите на тракторах?
Hey çocuklar, nasıl gidiyor? Yine traktörlerinize binmişsiniz!
Хорошо ездите.
İyi kullanıyorsun.
Если вы ездите по миру, внешняя политика Америки может доставить вам неприятности.
Dünyayı gezmeye çıktığınızda... - Amerikan dış politikanız size zor anlar yaşattığı için - iki hile vardır.
Вы ездите, куда хотите, и сражаете тех, кто у вас на пути!
Avare avare dolaşıp önünüze çıkanla dövüşüyormuşsunuz.
— Да. Не ездите в Англию.
İngiltere'ye gitme.
- Давно вы сюда ездите?
Buraya hep gelir misiniz?
Почему вы ездите на велосипедах?
Neden bisiklet sürüyorsun?
Ездите медленнее.
Yavaş sür.
Могу я узнать, почему Вы всё время ездите вокруг площади?
Neden göbeğin etrafında sürekli tur attığınızı öğrenebilir miyiz?
- А вы не ездите по одним и тем же местам?
Sizin belirli bir şeyiniz yok mu, bilirsin... - Turne yolu?
Не хотите протокола - не ездите на красный свет светофора.
Ceza yemek istemiyorsan, kırmızı ışıkta geçme.
Вы живете неподалеку? Потому что я видел как вы постоянно ездите вверх и вниз по улице.
Çünkü arabayla geçerken, sokağın aşağısında sürekli sizi görüyorum.
- На какой машине вы ездите?
- Hangi arabayı sürüyorsunuz? - VW Passat.
Э, Вы тут часто ездите?
- Merhaba. Buraya sık gelir misin?
Ездите туда-сюда, занимаетесь невесть чем в своём фургоне.
- O minibüsle aceleyle gittiğinizi görmüş.
Мы думали, что вы ездите в экспедиции, и типа охотитесь и всё такое!
Şey, biz keşif, av gibi şeyler yaptığınızı düşünüyorduk!
Ездите в Скрэнтон чаще, чем раньше.
Ama bundan daha fazla Scranton şubesine gittin.
Вы всегда ездите по ночам, помогая людям?
Geceleyin dolaşıp insanlara yardım eder misin hep?
Выйдите на улицу, ездите по стране.
Yollara düş... ülkeyi dolaş.
Господин, знаете... ну, когда вы двое вот так ездите на выступления..
Şey, acaba böyle turneler olduğu zaman ve sadece iki kişi olduğunuzda,
И в центр Парижа ездите?
Paris'in merkezine gittiniz mi? Her yere giderim.
- И куда ездите?
- Nerelere gidiyorsunuz?
Мистер Синг Сонг, вы ездите верхом?
Bay Sing Song, ata biniyor musun? Ha?
ЕЗДИТЕ АККУРАТНО ВОЗВРАЩАЙТЕСЬ ПОСКОРЕЕ
DİKKATLİ KULLANIN YAKINDA YİNE GELİN
Вы опасно ездите, сэр.
Az önce aracınızı tehlikeli biçimde kullanıyordunuz.
Если хочешь, мы присмотрим за домом пока вы ездите и всё такое, мы это можем.
Giderseniz falan siz yokken evinize göz kulak olmamızı istersen hiç sorun değil yani.
- Вы никогда не ездите во Францию?
Merak ettim de, Fransa'ya gidiyor musun hiç?
По какой стороне дороги вы ездите?
Yolun hangi tarafından gidiyorsunuz?
- Куда обычно ездите?
"Genelde nereye gidersin?"
Как вы ездите?
Neden böyle çılgınca kullanıyorsun arabayı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]