English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Е ] / Ехали

Ехали translate Turkish

869 parallel translation
Назад возвращаться будет до хрена, мы ехали около часа.
Uzun bir yürüyüş olur dostum, neredeyse bir saattir yoldayız.
- А куда вы ехали?
- Nereye gidiyordunuz? - Evlenmek için evden kaçmıştık.
Я не был в отряде со времён детского театра, когда мы с Томом Миском ехали верхом в старом театре "Байжу".
Matine çocuğu günlerimden beri grup işlerinde yer almamıştım Tom Mix ile Bijou tiyatrosu için araçla dolaşmıştım.
Недавно мы ехали с вечеринки.
Geçen gece bir partiden dönüyorduk, yine sarhoştu.
Они ехали на Килоран к тому богачу.
Kiloran'daki zengin adam tarafından tutulmuşlar.
Несколько недель назад мы ехали с Джо по бульвару Футхил.
İki hafta önce, Joe ve ben Foothill Bulvarında geziyorduk.
Вы ехали слишком быстро. Оба вы.
İkiniz de çok hızlı gidiyordunuz.
Мы так долго ехали от станции.
Öyle olmalı. İstasyonda sonra bayağı yol geldik çünkü.
Верно, мы ехали его навестить когда это произошло, должно быть прямо перед нашим приездом.
Doğru. Ziyaret için geliyorduk. Biz buraya varmadan hemen önce olmuş.
Я был в одной из тех машин... а Базз, один из тех ребят, он сел в другую машину... и мы ехали очень быстро... а потом я выпрыгнул перед тем как машина подошла к краю.
O arabalardan birine bindim... ve Buzz, o çocuklardan biri, öteki arabaya bindi. Çok hızlı gidecek... ve uçuruma gelmeden önce arabalardan atlayacaktık.
" Мы ехали на север через индейские территории, и у нас не было проблем с поисками племён киовас и вичитос.
"Kızılderili arazisinden kuzeye doğru ilerledik ve... " hükümet karakollarından birinin orada... " kamp kurmuş Kiowalar ve Wiçitalarla...
Разве Вы сами не ехали на юг, мистер Страйд?
Güneye gidiyorsunuz, değil mi Bay Stride?
– Ехали бы.
- Buradan çıkmak zorundasınız.
Но мы же столько ехали сюда...
Ama buraya kadar onca yol teptik.
В горле-то сухо, вы долго ехали.
O kadar yoldan sonra eminim ağzınız kurumuştur.
Мы ехали от Палермо, и когда требовалось поменять лошадей, мы говорили : "По приказу Его величества", и лошади вырастали как из под земли.
Artık kimse tavuklarını çalacağımızdan korkmuyor. Palermo'dan geldiğinize göre görmüş olmalısınız. At değiştirmek için durduğumuz zaman "Majestelerinin acil bir emri." dememiz yetiyordu.
- Ну... мы ехали довольно быстро.
- Biraz hızlı gidiyorduk.
Да ну, ведь мы же вместе ехали, да и вообще!
Ama olmaz ki, o kadar yolculuktan sonra!
Это вы ехали на лошадях?
Atları süren siz miydiniz?
Почему? Говорят, что трое путников ехали по этой дороге, а на утро нашли трех висельников в чаще леса.
- Söylentiye göre bu yolu kullanan üç gezgin, ormanın ortasında asılı bulunmuşlar.
Вы проделали столь долгий путь зря, Джулай, если вы ехали сюда ради меня.
Eğer benim için bütün o yolu geldiysen boşuna.
Я вас видел, вы ехали слишком быстро.
Çok hızlı sürüyordun.
И мы все ехали, и нас так трясло.
Hep birlikte bir yere gidiyorduk.
Я даже не знаю, по какой дороге они ехали.
Hangi yoldan geldiklerini bile bilmiyorum.
Вы ехали этой дорогой?
Bu yoldan mı geldiniz?
Они ехали за мной через два штата.
İki eyalettir peşimdeler.
В цистерне, где мы ехали, оказался цемент, случайно.
Bakın, bindiğimiz tankerin içine bir dünya harç döküldü.
Просто ехали, напевая.
Eve dönüyorduk, şarkı söylüyorduk.
- Ага, ехали.
- Öyleydi.
Вы ехали с моим братом.
Kardeşimle aynı trendeydin.
Мы ехали через деревни и села.
Küçük köylerden geçerek yolumuza devam ettik.
Ехали с девчонкой, что была не прочь, и слушали радио целую ночь.
Yanıma alırdım piliçleri Açardım radyoda da müziği
Ехали в центр.
Şehre iniyorlardı.
Все равно, откуда они ехали.
Nerden geldikleri benim derdim değil.
Вы в курсе, что ехали 96 миль в час?
Farkındaysan saatte 96 mille gidiyordun? - 96 mille mi?
Жалко, что Вы ехали третьим классом.
Üçüncü mevkide gelmen çok yazık.
Ехали к тебе с надеждой.
Büyük umutlarla gelmiştik.
На какой вы ехали машине?
Nasıl bir araba kullanıyordunuz?
Они сюда вместе со скорой 45 минут ехали.
Ambulansla buraya gelmeleri 45 dakika sürdü.
Мы всю ночь ехали на запад.
Bütün gece batıya doğru ilerledik.
"Мы ехали, не торопясь," " И отдала я все.
Yavaşça yola koyulduk, telaşsız bir şekilde.
Вы ехали за мной?
Beni mi izlediniz?
Хорошо, что он меня не узнал. Пять лет назад мы ехали в Нью-Йорк из университета. Это была самая долгая ночь в моей жизни.
Beş yıl önce New York'a aynı arabayla gitmiştik ve hayatımın en uzun gecesiydi.
Мы однажды вместе ехали из Чикаго в Нью-Йорк после окончания университета.
Mezuniyetten sonra Chicago'dan New York'a arabayla beraber gitmiştik.
Мы ехали в такси, играли в слова.
Takside, ne görüyorum oynuyorduk.
Пока мы ехали, он говорил о режиссуре так, словно и был Махмальбафом.
İlerledikten sonra Makhmalbaf'mış gibi konuşmaya başladı. Filmlerini nasıl çektiğinden bahsetti.
- Однажды ночью мы ехали в машине и я страстно поцеловал её.
Arabayla döndüğümüz bir gece, onu tutkuyla öptüm.
Ехали б вы отсюда.
Neden gitmiyorsun artık buradan?
Месье, с какой скоростью вьы ехали?
- Bayım, kaçla gidiyordunuz? - Bilmiyorum. 80 galiba.
Кoгда мы сюда ехали, мы были счастливы.
Buraya gelmek benim için hep tatmin ediciydi.
Мы ехали по шоссе, как гребаные маньяки!
Ekspres yolda iki manyak gibi araba kullanıyorduk.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]