Ждёте translate Turkish
1,169 parallel translation
Чего вы ждёте?
Ne bekliyorsun?
Вечно ждёте какого-то Бэтмана, который должен вас спасти.
Hep Batman'in falan gelip kurtarmasını beklersiniz.
Ждёте вдохновения, мистер Симмс?
- İlham gelmesini mi bekliyorsunuz Bay Simms?
Дети, чего вы ждёте.
Orada öyle durmayın.
Почему же вы ждёте, что я буду вести себя иначе?
- Hayır. Neden benden sizden farklı davranmamı bekliyorsun?
Вы ждёте, что Рэй вот-вот появится? Да.
Ray buraya gelecek mi?
- Вы чего-то ждёте от меня?
Benden bir şeyler mi bekliyorsunuz? Evet.
Вы и правда ждёте, что баджорская станция под командованием Федерации передаст Кардассии политических беженцев по одному вашему слову?
Federasyonu komutasındaki bir Bajoran istasyonunun, Kardasyan siyasi sığınmacılarını, sırf siz söylüyorsunuz diye teslim etmesini mi bekliyorsunuz?
Я чувствую что вы ждёте чего-то высоко-технологичного.
Sanıyorum ki bazılarınız yüksek teknolojili bir şeyler bekliyor.
А чего именно вы ждёте?
Tam olarak beklediğiniz şey nedir?
Ну, чего же вы ждёте!
Ne bekliyorsunuz?
Извините, вы ждете чаевых.
Afedersin. Bahşiş istiyordun değil mi?
Это его вы ждете?
Michael, beklediğin kişi.
Кого вы ждете?
- Kimi bekliyorsun?
Вы кого-то ждете?
Birini mi bekliyorsunuz?
Что? И вы ждете, что я вам поверю?
Buna inanmamı mı bekliyorsun?
- Вы кого-то ждете?
- Kimi bekliyorsunuz?
Вы ждете меня?
- Beni mi bekliyordunuz?
- Чего вы ждете? Сделайте что-нибудь.
- Neden oturuyorsunuz, bir şey yapın.
Нет, я знаю, как вы ждете выключения гравитации.
Hayır, yerçekimini düşürmek için sabırsızlandığının farkındayım.
- Уверен, что ждете.
- Eminim öyledir.
Чего Вы ждете? !
Neyi bekliyorsun?
Вы ждете прибавку к жалованью?
Bundan bahsetmişken, zam bekliyor musunuz?
Эй, что вы ждёте, ребята?
Ne bekliyorsunuz?
вот он : мальчик, который произнесет слова которых вы ждете как собачки : истекающие слюной по сахарной косточке. Барт Симпсон!
... köpekler gibi özlemle beklediğiniz, Bart Simpson!
- Так чего же вы ждете?
- Yap öyleyse!
- Чего вы ждете?
- Ne bekliyorsunuz?
- Чего вы ждете?
- Ne bekliyorsun?
Чего вы ждете?
Ne bekliyorsun?
Чего вы ждете от жизни?
Beklentiniz nedir?
Вы ждете Уиллоби.
Sen Willoughby için dışarı bakıyorsun.
Почему бы вам не повеселиться? Устраивайтесь поудобнее, пока вы ждете.
Bekleme esnasında, neden ayaklarınız uzatıp birazcık dinlen miyorsunuz?
Вы кого-то ждете, мистер Смит?
Birini mi bekliyorsunuz, Bay Smith?
Вы ждете от этого человека разговора об учебнике по социализму?
Bu adamın şey üzerine kitabi laflar ettiğini mi zannediyorsun, sosyalizm?
Что ждете? Ложитесь!
ne bekliyorsun?
- Надеюсь, вы недолго ждете.
- Umarım çok bekletmedim.
- Давно ждете...?
- Çok bekledin mi?
Вы ждете этот звук.
O sesi bilirsiniz.
- Вы ждете кого-нибудь? - Дана?
- Ziyaretçi bekliyor muydunuz?
- Чего вы ждёте?
- Ne bekliyorsun?
Либо вы ждете, пока я превращусь в вампира.
2 seçeneğiniz var :
Я не сделаю того, чего вы ждете.
Düşündüğünüz şeyi yapmayacağım keçileri kaçırmak gibi!
Как только вы обезвреживаете бомбы, зажигаете зеленые огни и ждете подкрепления.
O tehlikeyi etkisiz hale getirince,.. ... yeşil fişekleri yakıp süvarilerin gelmesini bekleyeceğiz.
Ну, чего вы ждете?
Neden bekliyorsunuz?
Чего вы ждете?
Daha ne bekliyorsunuz?
Похоже, вы ждете кого-то.
Birini bekliyor gibisin.
Ну, чего же вы ждете?
Ne bekliyorsunuz?
Вы, наверное, так этого ждете.
Olmamalı Bunun için burada bekliyorum.
Я просто дал вам пищу для размышлений, пока вы ждете десерт.
Senin için hemde her zaman.. düşman senin zenginliklerin için pusuda bekliyor.
Тогда чего вы ждете?
O zaman neyi bekliyorsun?
Чего вы там ждете, Весельчак?
Ne dikiliyorsun orada Smiley?