Живенько translate Turkish
31 parallel translation
А вы все за мной, живенько!
Haydi, gidelim!
Девочки, живенько!
O soğuk taşlara oturma.
Мы живенько обернемся.
Bir dahaki sefere doğrusunu getireceğiz.
Шагаем живенько. Не отстаем. Хорошо.
Canlı adım atın, yaylanın.
Я быстро схожу к Фаркуаду, и тогда вас живенько разгонят по вашим домам!
Aslında, Farquaad denen adamla hemen konuşup sizi topraklarımdan geldiğiniz yere göndereceğim!
Живенько, но мелко.
Fena değildi. Sıradan hip-hop.
Номер три – стильно и живенько, только он маловат по сравнению с другими твоими частями.
Üç numara... Arsız ve hoppa... Vüdunun kalanı için fazla küçük olduğunu düşündürdü.
А я хочу, чтобы было живенько, легко...
Taze olmalı, yeni olmalı. Biraz caz katalım diyorum.
Для меня он выглядит живенько
Bana çok canlı geldi.
Вперёд! Живенько!
Tamam, hadi çabuk olalım.
Живенько делайте ставки!
Herkes hemen bahsini yatırsın!
Это было живенько.
Heyecan vericiydi.
Джонатан рассказывал о женщине, с которой когда-то встречался, Как, ты сказал, это было? Живенько?
Jonathan az önce bir aralar çıktığı birinden bahsediyordu ne demiştin, çok hayat dolu muydu?
- Живенько.
- Hayat dolu.
Живенько.
Hemen.
Живенько.
Haydi.
- Угу. Мы живенько найдем Грегу замену и через полгода вернемся домой, ясно? - Думаешь?
Craig yerine daha zeki birisini bulacağız ve 6 ile 12 ay içerisinde evimizde olacağız, tamam mı?
Она ведь выглядела так живенько!
- Çok hayat dolu görünüyordu hâlbuki.
Живенько.
Ne kadar neşeli.
Но ты должен живенько починить мне этот карт.
Fakat benim için bu arabayı hemen tamir et.
И ты сделаешь это живенько, или к полудню они уйдут.
Hem de çabuk yaparsın, yoksa öğlene kadar gitmiş olurlar.
Живенько.
İkile.
Давай, живенько.
Kurtulacağız buradan.
Я очень живенько себе это представил, вот только "её" одета в мужской пиджак.
Olayı tüm iğrençliğiyle anladım. Yalnız şu var ki... "kadın" bir erkek blazer ceketi giyiyor.
А теперь, живенько скажи мне, где я могу найти Альфонсо?
Çabuk bir şey soracağım. Alphonse'u nerede bulabilirim?
Живенько.
Git. Dur.
Это, черт побери, не одолжение, а твоя работа. Так что живенько исполни мой приказ, или в следующий раз принесу пакет горячего дерьма.
Yani isteklerimi hemen yerine getir yoksa sonraki gelişimde sana sıcak bir b * k poşeti getireceğim.
Живенько.
Marş marş.
Живенько, мальчики.
Dağılın ve arayın çocuklar.
Живенько.
Geç şuraya.
Я тебя живенько порешу, так что держи рот на замке.
Seni hemen öldürürüm ses çıkarmasan iyi olur.