English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Ж ] / Живешь

Живешь translate Turkish

3,918 parallel translation
- Ты все еще живешь там? - В Бруклине.
- Hâlâ orada mı yaşıyorsun?
- Где ты живешь?
Nerede oturuyorsun?
Где живешь?
Nerede oturuyorsun?
Ты один живешь? Нет.
- Tek başına mı yaşıyorsun?
Ты в этом же здании живешь?
- Sen de bu binada mı yaşıyorsun?
Так ты живешь в Сиэтле? — Жил.
- Seattle'daki merkezde çalışıyorsun, ha?
И ты живешь тут?
- Burada mı yaşıyorsun?
Ты живешь только пока полезна мне, и сейчас докажешь свою полезность, объяснив, как колдун, которого я убил 100 лет назад, вернулся отомстить.
Bana işe yaradığın sürece nefes alıp vereceksin. An itibariyle de, 100 yıl evvel öldürdüğümbir cadının neden intikam için döndüğünü söyleyerek işe yarayabilirsin mesela.
Вол, ты как на облаке живешь.
- Wal, sen bir baloncuğun içinde yaşıyorsun.
Где ты живешь?
Sen nerede oturuyorsun?
Ты... Ты живешь с матерью?
Annenle mi yaşıyorsun?
Где ты живешь?
Nerede oturuyorsun peki?
Да, когда живешь в Лос-Анджелесе.
Eğer Los Angeles'ta yaşıyorsan evet.
Ты всего лишь живешь здесь последние, хмм, сколько?
Burada sadece geçtiğimiz..
Ты не живешь здесь уже больше года.
Burada bir yılı aşkındır yaşamıyorsun.
Ты живешь в куриных потрохах?
- Tavukçu da mı yaşıyorsun?
И ты живешь лишь один раз, верно?
Hayata bir kere geliyoruz değil mi?
Ты живешь здесь, у пляжа?
Burada, sahilde mi yaşıyorsun?
Так.. правда, что ты живешь в округе Тендерлоин?
Peki Tenderloin Bölgesi'nde kaldığın doğru mu?
Рада, что со мной ты счастлив, но я не хочу быть единственной в жизни, ради чего ты живешь.
Seni mutlu etmeyi seviyorum ama ama hayatta uğruna yaşadığın tek şey olmak istemiyorum.
Ты живешь в доме преступника, водишь его машину, пьешь вино.
Bir suçlunun evinde yaşıyorsun, arabasını kullanıyorsun. - Şarabını içiyorsun.
Потому что теперь ты живешь в Америке!
Çünkü şu anda Amerika'da yaşıyorsun!
Живешь сегодняшним днем, хорошо проводишь время.
Günü yaşıyorsun, iyi zaman geçiriyorsun.
Ты всё еще живешь с родителями?
Hâlâ ailenle mi yaşıyorsun?
Все еще живешь в своем огромном доме.
- Kocaman ev hala sende.
Почему ты живешь здесь?
Neden burada yaşıyorsun?
- Как получилось, что ты живешь в доме Вейда Мессера, Денни Кроу?
Neden Wade Messer'ın evinde oturuyorsun Danny Crowe?
- Тебя, Зоуи. Если Блубелл - то место, где ты живешь, где у тебя дом, семья и даже внуки, если это то место, где все это должно быть, тогда это и то место, где должна быть я.
Eğer BlueBell hayatını geçireceğin yer olacaksa ev, aile, torunlar yaşayacağın yer burası olacaksa, ben de burada olacağım.
Ты живешь поблизости?
Yakınlarda mı oturuyorsun?
Учитывая то, что ты практически там живешь изучаешь людей, а потом обдираешь их, думаю, ты мог бы помочь нам найти того, кто изнасиловал и убил тех двух девушек.
Temelde, burada yaşıyorsun, tiplerine göre insanları seçip soyuyorsun. Belki de, şu iki kıza tecavüz edip öldüren adamı yakalamakta bize yardım edebilirsin.
Ты... ты живешь здесь один?
Burada tek mi yaşıyorsun?
Ты живешь своими иллюзиями, Эльза.
Sen kendi rüyalar aleminde yaşıyorsun, Elsa.
То есть вообще-то ты здесь не живешь.
Sen gerçekten burada yaşamıyorsun.
Ладно, где ты сейчас живешь?
Tamam, nerede yaşıyorsun?
Ты не живешь среди нас.
Sen bizimle yaşamıyorsun.
Возможно ты захочешь обновить данные об эре, в которой живёшь.
Yaşadığın çağı güncellemek isteyebilirsin.
[Ты живёшь в трех км от меня.]
[Üç kilometre ötede oturuyorsun.]
Ты живёшь здесь один?
Burada yalnız mı yaşıyorsun?
То есть вот так ты и живёшь, да?
Demek senin de tarzın bu ha?
Раз уж я миссис Гордон, а ты постоянно живёшь здесь, ты будешь у меня есть правильную, здоровую пищу.
Ben Bayan Gordon olduğumdan, sen ise burada yaşadığından seni düzgün ve sağlıklı bir diyete sokacağım.
А с кем ты живёшь...
Nerede yaşıyorsun...
Твоя красота бледнеет перед твоим талантом, а ты очень красива, но живёшь ради загадок и головоломок, которые занимают твой разум.
Güzelliğin dehanın yanında soluk kalıyor ve güzelliğin de oldukça kayda değer ancak zekanı ortaya koyduğundan bu gibi bulmaca ve bilmeceler için yaşıyorsun.
Ты живёшь со своей бабушкой.
Büyükannenle beraber yaşıyorsun.
- Ты с ними живёшь?
- Onlarla mı yaşıyorsun?
Ты живёшь в моём доме.
- Benim evimde yaşıyorsun.
- Ты живёшь здесь?
- Burada mı yaşıyorsun?
Я думала, ты здесь живёшь.
Burada senin yaşadığını sanıyordum.
Она имела в виду, что когда ты живёшь там, где так холодно, что тело не может полностью согреться, встаёт выбор жизненно важных частей и тех, без которых можешь обойтись.
Kastettiği, çok soğuk bir yerde yaşıyorsan vücudun bütün bedenini ısıtamaz ve mutlaka sıcak tutması gereken kısımlarla, olmasa da yaşayacağı kısımları öğrenir.
- Мы знаем, где ты живешь.
- Nerede yaşadığını biliyoruz.
НА КАКОЙ УЛИЦЕ ТЫ ЖИВЁШЬ?
HANGİ SOKAKTA OTURUYORSUN?
НА КАКОЙ УЛИЦЕ ТЫ ЖИВЁШЬ? W112
HANGİ SOKAKTA OTURUYORSUN?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]