За это я тебя и люблю translate Turkish
89 parallel translation
Именно за это я тебя и люблю.
Kendini kimseye vermiyorsun. Seni işte bunun için seviyorum.
За это я тебя и люблю.
Sende sevdiğim şey bu işte.
Вот за это я тебя и люблю Маус, ты всегда понимаешь меня
Seni bu yüzden seviyorum Mouth ; beni tamamen anlıyorsun.
- За это я тебя и люблю.
- O yüzden seni seviyorum.
За это я тебя и люблю.
Gördün mü, senin bu yanını seviyorum dostum.
- За это я тебя и люблю.
- Seni sevmemin nedeni bu işte...
- Вот за это я тебя и люблю
Seni çok sevdiğimi biliyorsun değil mi?
Но за это я тебя и люблю.
Ama ben sende bunu seviyorum.
Вот за это я тебя и люблю.
Bu yüzden seni seviyorum.
Именно за это я тебя и люблю.
Ama seni bu yüzden seviyorum.
За это я тебя и люблю.
- İşte seni bu yüzden seviyorum.
о боже! вот за это я тебя и люблю!
İşte seni bu yüzden seviyorum.
Вот за это я тебя и люблю
Bu yüzden seni seviyorum.
За это я тебя и люблю, Алехо Салазар!
Bu yüzden seni seviyorum işte, Alejo Salazar!
Вот за это я тебя и люблю, Салли.
Seni bu yüzden seviyorum, Sally.
За это я тебя и люблю...
İşte bu yüzden seni seviyorum.
За это я тебя и люблю.
O yüzden seni seviyorum.
За это я тебя и люблю
Sevdiğim özelliklerinden biri de bu.
За это я тебя и люблю, чувак.
İşte sende bunu seviyorum, adamım.
За это я тебя и люблю.
Senin sevdiğim özelliğin de bu.
Я знаю, Сиксмит, ты сейчас тяжело вздыхаешь, но вместе с тем ты улыбаешься, за это я тебя и люблю.
Biliyorum, Sixsmith. Oflayıp başını sallıyorsun ama gülümsüyorsun da bu yüzden seni seviyorum.
Крошка, вот за это я и люблю тебя.
Bebeğim, seni bu yüzden seviyorum.
- За это-то я тебя и люблю.
- Seni bunun için seviyorum ya.
- И за это я люблю тебя!
Bu da senin en sevdiğim yönün zaten.
Я знаю, что уважаешь, и я люблю тебя за это, но это не то, о чём я говорю.
- Saygı duyduğunu biliyorum. Ve seni bunun için çok seviyorum. Ama bundan söz etmiyorum.
Но за это, я и люблю тебя.
Sende en çok sevdiğim şey de bu.
- Ты - королевская заноза, и я тебя тoже люблю. - Я вроде как люблю тебя за это.
Seni bunun için seviyorum.
И если ты не сможешь и бросишь меня из-за этого, то я не смогу тебя остановить, но это так глупо, ведь я же люблю тебя.
Eğer yapamazsan ve benimle sırf bu yüzden ayrılman gerekiyorsa seni durduramam, ama çok yazık olur, çünkü seni seviyorum.
Я люблю тебя и за это, идиот проклятый!
Ben seni zaten bu yüzden seviyorum kahrolası aptal!
Ну, Элуська... За это я тебя в жёны взял и за это тебя люблю.
İşte ben seninle bu yüzden evlendim ve seni böyle beğendim.
Наверное, за это я тебя так и люблю.
Seni bu kadar çok sevmemin nedeni bu olmalı.
За что я тебя и люблю, Чарли, так это за то, что ты до сих пор веришь в Небеса.
İşte seni bu yüzden seviyorum, Charlie. Çünkü hala cennete inanıyorsun.
Вот за это я тебя и люблю.
İşte seni bu yüzden seviyorum.
За вечный оптимизм – за это я и люблю тебя.
Sonsuz iyimserliğin için. Seni bu yüzden seviyorum.
За это я и люблю тебя.
Bu yüzden seni seviyorum.
Ты спасла Руперта и я люблю тебя за это.
Rupert'ın hayatını kurtardın bu yüzden seni seviyorum.
И я люблю тебя за это.
Ve bunun için seni seviyorum.
Лили, я, я знаю, что это безумие, но я люблю тебя, и если ты сможешь посмотреть мне в глаза и сказать мне, что ты хочешь выйти замуж за Маршалла, я тут же уйду из твоей жизни навсегда.
Lily, biliyorum çılgınca ama seni seviyorum ve gözüme bakıp bana Marshall'la evlenmek istediğini söyle hemen buradan gideceğim ve sonsuza dek hayatından çıkacağım.
И что ты не представляешь, как я тебя за это люблю.
Ve bunun için seni ne kadar sevdiğimi anlatamam.
И я люблю тебя за это.
Seni bu yüzden seviyorum. Yolda, geliyor.
Я знаю, я знаю, дорогой, и я люблю тебя за это.
Biliyorum, biliyorum, hayatım, seni bu yüzden seviyorum.
Ты вернулась ради меня, и я люблю тебя за это.
Sen buraya benim için dönmüştün ve bunun için seni çok seviyorum.
- Да, тьı тут, и я люблю тебя за это.
- Evet iyi ki varsın ve seni seviyorum.
И я люблю тебя за это. Но у меня все хорошо.
Ve bunun için sana gerçekten minnettarım ama kendimi iyi hissediyorum.
И за то, чего это стоило... Я люблю тебя.
Bilmeni istiyorum ki seni seviyorum.
За это я и люблю тебя.
Seni bu yüzden seviyorum.
И я люблю тебя за это, Хейли.
Seni bu yüzden seviyorum Haley.
И я люблю тебя за это.
Ve seni bunun için seviyorum.
Брук Дэвис, я люблю тебя, и я благодарен за тебя, поэтому мой подарок для тебя – это день без съемок.
Brooke Davis, seni seviyorum ve bunun için şükrediyorum. Hediyem de ücretsiz film çekimi.
Я знаю, что не меняет... И я так люблю тебя за то, что ты это сказала.
Umursamadığını biliyorum ve bunu söylediğin için seni çok seviyorum.
Да, я люблю тебя, и конечно, я хочу знать что происходит что за миссия настолько секретна зачем тебе так много оружия, но я готов оставить это все.
Evet, tabii ki seni seviyorum ve bu yüzden neler olduğunu bilmek istiyorum neden bu görev gizli olmak zorunda, niye bu kadar çok silah aldın ama bu soruların hiçbirisini sana sormuyorum.