Зиму translate Turkish
416 parallel translation
А весной обычно реализуется то, о чём мужчина думает всю зиму.
"Baharda, genç bir adamın ilgisi" bütün kış düşündüğü şeye yönelir.
Мне всегда было немного обидно оттого, что на зиму наши ласточки... улетают в капиталистические страны.
Kırlangıçlarımız kışın bizi bırakıp... kapitalist ülkelere gittiğinde hep biraz kırılırdım.
Знаешь, когда двух мужиков на всю зиму заваливает снегом в хижине два на четыре метра, они либо становятся друзьями и хорошо узнают друг друга...
Iki adam Yukon'daki küçük bir kulübede, kisi birlikte geçirmislerse ilkbaharda ya iyi arkadas olmuslar ve birbirlerini iyi taniyordurlar...
Значит, долгую холодную зиму мы проведем порознь?
Kis uzun ve çetin geçecek.
В последний раз мне пытались заткнуть рот норковой шубкой, но я не успокоилась, пока президент той судовой компании не сел в тюрьму, хотя в ту зиму я заработала пневмонию.
Geçen sefer, biri beni vizon mantoyla susturmak istemişti ama o gemi şirketinin başkanı hapse tıkılana dek asla vazgeçmemiştim hatta o kış zatürreeye bile yakalandım, bu yüzden.
В ту зиму овцы стали умирать.
O kış koyunlar ölmeye devam ettiler.
Здесь нынче солнце Йорка злую зиму в ликующее лето превратило ;
Kaygılarımızın kışı şimdi muhteşem bir yaza döndü bu York güneşi * sayesinde.
Палм Бич, где солнце проводит зиму а люди тратят состояния, чтобы попасть туда и в колонки светских новостей
Palm Beach, orada olmak için güneşin kışı... ve insanların bir serveti harcadığı. Ve sosyete sütunlarında olmak için.
- Затемнение в легком. Лето я провел в Швейцарии, а зиму проживу здесь. Вот и все.
Ciğerler.Yazın İsviçre'de... kışın burada zaman geçireceğim.
- Все лето, а также и следующую зиму.
- Bütün yaz ve kışın bir kısmını orada geçireceksin.
Помнишь ту зиму 10 лет назад, когда мы были с отцом в Лионе?
10 yıl önce babamla birlikte Lyon'da geçirdiğimiz kışı hatırlıyor musun?
- Что не упущу? Зиму!
- Neyi göremeyecekmişim?
Чего я не понимаю, так это то, как мы переживем эту зиму.
Bu kış nasıl hayatta kalacağız bilmiyorum.
А мы так всю зиму ходить будем?
Bütün kış hep böyle mi gideceğiz?
Иви! Всего лишь за зиму моя молчаливая красавица
Evie, benim küçük, sessiz güzelim nasıl, ha?
Который играет музыку Сибелиуса всю долгую зиму.
Uzun kış ayları boyunca, Sibelius'un eserlerini çalmak.
Зиму я провожу в Париже, а летом уезжаю на природу.
Emeklilik maaşım içkimi, yemeğimi ve tütünümü karşılıyor. Ve Mösyö, kışları Paris'te, yazları da köyümde geçiriyorum.
Нравится, когда приходит весна и постепенно растапливает зиму.
Baharın gelmesini seviyorum ve kışın yavaşça bittiğini hissedebiliyorum.
Мне теперь всю зиму придется выслушивать его,... что он не может нормально играть в боулинг.
Kış boyu onun şikayetlerini dinlemek zorundayım.
- Он болел всю зиму.
Kış boyunca hastaydı.
Нет, они закрылись на зиму.
Hayır, kış çalışması bugün bitti.
О, я люблю Акапулько. Собираюсь там провести эту зиму.
Oh, Acapulco'yu severim, bu kışı orada geçireceğim.
Будь готов остаться здесь на всю зиму, на всю следующую зиму, если потребуется.
- Bu kis kalmak için hazirliklara baslayin - gerekirse tüm kislar için!
И на хуй зиму!
Karın canı cehenneme!
В ту зиму я и Соня прекрасно проводили время.
O kış, Sonja ile harika vakit geçirdik.
Был год, когда она просидела, почти не двигаясь, целую зиму.
Senelerden birinde, bütün kış boyunca sadece oturmuştu.
Ты, правда, хочешь поехать туда и прожить всю зиму в отеле?
Gerçekten gidip, kışın o otelde yaşamak istiyor musun?
Мой предшественник нанял в качестве смотрителя на зиму мужчину по имени Чарльз Грэди.
Yerine geldiğim sorumlu kişi kış bekçisi olarak, Charles Grady adında bir adamı işe aldı.
Он не звонил всю зиму.
Bütün kış çalmadı.
Эту зиму мы переживём.
Yiyeceklerimiz bu kış için bize yetecek mi? .
Теперь мы переживём зиму.
Bu kışı atlatabiliriz.
Они забыли про русскую зиму...
Rusya'nın kışını unutuyorlar.
Лучше я останусь на зиму здесь.
Kışı burada geçirmeyi tercih ederim.
- Я люблю зиму, Мам. - А любишь когда болит горло?
Boğaz ağrılarını?
Леди, полгода работы только что улетело на зиму на юг.
Bayan, yarım yılın çalışması kış için güneye gitti.
Он бросил нам горстку пшеницы. Мы не знаем, как пережить зиму.
Lan bir avuç buğday atmıştır önümüze gebermeden kışı nasıl çıkaracağız onu düşünüyoruz.
Туда, где были бы шансы переждать ядерную зиму, выжить, начать всё заново.
Ve serpintiden korunabilecekleri güvenli bir yere taşınmaları daha fazla hayatta kalmayı bekleyebilecekleri bir yere Her şeye yeniden başlayabilmek için.
На зиму хочется кого-то большого и теплого
- Duruma göre. Kış için sıcak, yaz için yumuşak birisi.
Всю зиму отец говорил, что в Америке будет война.
Bütün bir kış boyunca babam hep, "Amerika'da savaş çıkacak yakında" deyip durdu.
Зиму лютую переживут, а весной птицы снова запоют с нами.
Kışı tohumlarla beraber geçirip kuşlarla beraber bahar şarkıları söyleyelim.
Так что поглощайте сколько сможете этих солнечных лучей.. .. и запаситесь их теплом на зиму!
Böylece güneş ışınlarını depolar, sıcaklığı kışa saklayabilirsiniz.
Он пробыл в Йоханнесбурге всю прошлую зиму.
Geçen kışın tamamını Johannesburg'de geçirdi.
Эти солдаты не могли здесь перезимовать даже одну зиму.
O askerler burada bir kışı bile çıkartamadılar.
Птицы не перестают кричать на надоевшую зиму.
Kuşlar sürekli kıştan yakınmakta.
Она умерла там же на следующую зиму.
Annem, sonraki kış orada öldü.
Чехов считал зиму мрачным, темным и безнадежным временем года.
Chekhov uzun kışı gördüğünde onu cansız, karanlık, ve umutsuz buldu.
С таким запасами нам не пережить зиму.
Bu ürünle kışı asla geçiremeyiz.
Это был месяц красной травы. Изабель Ладлоу, их мать, уехала на зиму.
Kızıl Otlar Ayında... anneleri İsabel Ludlow, kışı başka yerde geçirmek için gitti.
Я провела всю зиму с Сопротивлением в горах Дахура.
Direniş grubumla birlikte tüm kışı Dahkur tepelerinde geçirdim.
Да, на всю зиму.
Kısa süreliğine mi döndün?
Предпочитаю зиму.
Kışı tercih ederim.