И я тебя не виню translate Turkish
81 parallel translation
Ты сердишься. И я тебя не виню.
Ve seni suçlamıyorum.
И я тебя не виню.
Seni suçlamıyorum.
И я тебя не виню после всего того, что сотворил с тобой этот уёбок.
Bu orospu çocuğunun sana yaptıklarından sonra seni suçlayamam.
Здесь ты несчастен, и я тебя не виню.
Burada mutlu değildin ve ben de seni suçlamıyorum.
Хорошо, потому что и я тебя не виню.
İyi, ben de seni suçlamıyorum çünkü.
И я тебя не виню.
Biliyor musun, seni suçlamıyorum.
Это ты хочешь смерти поджигателю. И я тебя не виню. Да и кто бы стал?
Kundakçının ölmesini isteyen sensin ve seni suçlamıyorum da.
Очень неправильно, и я тебя не виню.
Çok yanlıştı ve seni suçlamıyorum.
Ты злишься на меня, и я тебя не виню.
Kızgınsın bana. Seni suçlamıyorum.
Ты все еще расстроен, и я тебя не виню.
Hala kalbin kırık ve ben seni suçlamıyorum.
И я тебя не виню.
Ve seni suçlayamam.
Я не виню тебя, и послушай...
- Seni suçlamıyorum Harvey, ama...
Джек, я знаю, как ты относишься ко мне после того случая у Джеферсон Периш... с этим шпиончиком, и я тебя нисколько не виню.
Şu Jefferson bölgesinde olanlardan sonra benim için neler hissettiğini gayet iyi biliyorum Jack. O ispiyoncu çocuk yüzünden.
И я даже не виню тебя.
Seni asla suçlamıyorum.
В этом случае, я знаю бабушку, и я не могу сказать, что виню тебя.
Bu durumda, büyükanneni tanıyorum, Ve seni suçladığımı söyleyemem.
Мне нравится всё в моей жизни... и я не виню тебя в том, что ушла мама.
Ve annemin bizi terketmesinden seni sorumlu tutmuyorum. O, ikimizi de terketti.
И я тебя не виню.
Hmm.
И я не виню тебя за общество.
Ve toplum için seni suçlamadım.
— И я тебя в этом не виню.
- Seni suçlayamam.
И... не могу сказать, что я тебя виню.
Ve seni suçladığımı söyleyemem.
Я знаю, что ты наверное зол, как черт на меня, и если честно, я тебя не виню.
Bana çok kızgın olmalısın, dürüst olmak gerekirse seni suçlamıyorum.
И я тебя не виню.
Öyle deme.
А я тебя и не виню, Гари!
Seni suçlamıyorum, Gary!
Он болен, дорогая, и теперь.. я тебя не виню, но..
O hasta, tatlım. Seni bu yüzden suçlayamam tabii ama birinin bunu temizlemesi gerek.
- Да, и я не виню тебя, я знаю твою семью.
- Öyle mi? Seni suçlamıyorum.
И я не виню тебя. за то, что ты хочешь выбрать другой путь.
Bunu istemediğin için seni suçlamıyorum da.
Оказалось, я стал тем, с кем Джонатан больше не хочет быть, и в этом я виню тебя.
Görünüşe göre, Jonathan'ın artık birlikte olmak istemeyeceği birine ve bunun için seni suçluyorum.
Я... знаю, что все испортил, и не виню тебя в том, что ты не отвечала на мои звонки.
Pekâlâ, her şeyi berbat ettiğimi biliyorum ve telefonlarıma dönmediğin için seni suçlamıyorum.
И я не виню тебя, Тим. Нет. В смысле, ты тут ни причем.
Seni de suçlamıyorum, Tim.
Я знаю, что ты меня сейчас ненавидишь и не виню тебя за это.
Şu anda benden nefret ettiğini biliyorum ve seni suçlayamam.
И я не виню тебя в том, что произошло между мной и Сереной.
Ve, Serena'yla aramda olanlar için seni suçlamıyorum.
Я знаю, ты не хочешь видеть меня, и я не виню тебя.
Bak beni görmek istemediğini biliyorum seni suçlamıyorum.
И я тебя вовсе не виню.
Ama, seni suçlamıyorum.
Я знала, что он причинит тебе боль, и виню себя за то, что не предостерегла тебя.
Seni bu kadar çok üzeceğini biliyordum. Seni korumadığım için kendimi suçluyorum.
- Спасибо. И я не виню тебя.
Yerinde olsam ben de etkilenirdim.
Я слышал слухи, и я не виню тебя за смерть Стефана.
Söylentileri duydum ve Stephan'ın ölümü için seni suçlamıyorum.
И, если честно, я тебя не виню.
Dürüst olmak gerekirse seni suçlayamam.
Слушай, Джордж, знаю, это безумие, и я не виню тебя за то, что ты не веришь...
Bak George, bunun çılgınca geldiğini biliyorum. Buna inanmadığın için seni suçlamıyorum. Dotty ile tanışmadan önce buna ben de inanmıyordum.
Потому что я думаю, что ты просто хочешь рассказать мне о том, что вы мутили с ним, и что он бросил тебя, за что я, безусловно, его не виню.
Bence Jason ile takıldığınızı ve seni terk ettiğini söylemeye çalışıyorsun ki bu konuda ona hak vermem lazım.
Ты всё ещё сердишься, Харви, и я не виню тебя.
Hâlâ kızgınsın Harvey ve seni suçlamıyorum.
И я не виню тебя за то что ты сделала. Но этот новенький?
Yaptığın şey için seni suçlamıyorum ama bu yeni adam...
Блин, да я тебя и не виню.
Seni suçlamıyorum da.
Я знаю, я тебя услышал, и я их не виню, ок?
Biliyorum, seni duydum. Ve onları suçlamıyorum, tamam mı?
И я не виню тебя за это.
Bunun için seni suçlamıyorum.
Папа, я просто чувствую, что мы пропустили нашу совместную жизнь, и я не виню тебя за это.
Baba, birlikte geçirebileceğimiz güzel günlerimizi kaçırdık. Fakat bunun için seni suçlamıyorum.
Я знаю, все эти судейские вещи много значат для тебя, и я не виню тебя за отъезд.
Üzgünüm. yargılama olayının senin için çok şey ifade ettiğini biliyorum. Bu şey suçluluk duygusu anlamına gelmez. Sadece,
И приятель, я не виню тебя. После всего, что ты прошел, если бы я был как ты, я бы тоже не знал себя.
Seni suçlamıyorum dostum yaşadığın o kadar şeyden sonra yerinde olsam ben de kendimi tanımazdım.
Послушай, я не виню тебя за нежелание уходить отсюда и встречаться с кем-то.
Gidip başka insanlarla flört ettiğin için seni suçlamıyorum. İnsanlar çok sıkıcı.
И я не виню тебя.
- Seni suçlamıyorum.
Я знаю, чоо у тебя много подозрений на мой счет И я не виню тебя Я должен заслужить твое доверие
Benimle ilgili bir sürü şüphe duyduğunu biliyorum ve seni suçlamıyorum.
Я знаю, что ты немножко сбита с толку, и не виню тебя за это.
Biliyorum tüm bunlar biraz kafa karıştırıcı oldu Kira. Kafan karıştığı için seni suçlamıyorum.