English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ И ] / Избегает

Избегает translate Turkish

273 parallel translation
А еще избегает старых друзей.
En kötüsü eski dostlar görülmez oldu.
Он избегает меня.
Benden uzak duruyor.
То, что он избегает Мардж, можно понять.
Marge'ı umursamaması anlaşılabilir.
- Я только что говорил своей жене : этот Яковлевич, кажется, нас избегает.
Daha demin karıma'şu Jakovljevic bizden kaçıyor'diyordum. Bir hatamız mı oldu? Yo, yo.
– Я думаю он меня избегает.
- Benden kaçıyor sanırım.
- Почему он меня избегает?
- Niye benden saklıyor?
Кто кого избегает?
Kim neyi saklıyor?
В последнее время она меня избегает.
Son zamanlarda beni görmezden geliyordu
Три дня, как он здесь, и все еще избегает нас!
Üç gündür burada ve hala bizden kaçıyor!
Он избегает контактов с другими кардассианцами.
Diğer Kardasyalılar'la temastan kaçınıyor.
Это не преступление, когда офицер удовлетворяет свои желания, если он благоразумен и избегает болезней.
Ama buna biraz daha göz yumarlarsa Neler olacağını kimse kestiremiyor
Парень просто избегает личного унижения.
Adam sadece kendi derdine düşmüş.
Похоже, он избегает меня.
Sanki benden uzak duruyormuş gibi.
Это звучит как-будто парень избегает чего-то?
Kaçamak cevap vermiş gibi geldi bana.
Из-за осторожности или отвращения, он избегает непосредственных действий.
İhtiyat veya hoşnutsuzluk olmadan, olaya direkt müdahil olmaktan kaçınıyor.
Очень немногое избегает нашего внимания.
Gözümüzden hiçbir şey kaçmaz.
Она меня избегает.
Benden kurtumaya çalışıyor.
- Избегает тебя?
Bilmiyorum. Senden uzak durmaya çalışıyor...
Только то, что ваша жена избегает секса, не означает, что она вам изменяет.
Seks istememesi, sana ihanet ettiği anlamına gelmez.
Она надела обтягивающее платье, накрасила губы ярко-красной помадой и даже нацепила серёжки, которых обычно избегает, потому что от них у неё голова запрокидывается.
Dar bir elbise giymiş, kırmızı ruj sürmüştü. Küpesi bile vardı. Normalde başını dengesi bozulacak.
Этот парень весь день пытается заговорить с Пайпер, а она его избегает, потому что...
Bu adam bütün gündür Piper'la konuşmaya çalışıyor, ve Piper ondan uzak duruyor çünkü o...
К тому же он избегает меня последние три дня.
Dahası üç gündür benden kaçıyor.
Ты выяснил почему она тебя избегает?
En azından neden senden kaçındığını buldun mu?
Каждый избегает моего взгляда... " Кроме Ника Маршалла...
Herkes benden kaçıyor Nick Marshall'ın dışında.
Она не избегает нас.
O kadar korkunç değil.
Ты знаешь, что тот, кто избегает боли, которую может принести любовь, приходит к саморазрушению?
Aşk acısı çekmeyi reddedenler, sonunda kendini yok edermiş.
Я не знаю, мне кажется, он меня избегает.
Bilmiyorum, sanırım benden kaçıyor.
Он меня избегает, да?
Benden kaçıyor, değil mi?
Я хорошо знаю, как обращаться с животными. Но ваш меня старательно избегает.
Hayvanlarla aram oldukça samimidir ama kedin samimiyete tenezzül bile etmiyor
И это тоже, кроме этой девушки, она просто избегает меня.
Kızın benden kaçınması haricinde, dayanıyor da.
Он избегает говорить об этом, если есть возможность.
Bunları konuşmaktan kaçınıyor.
Иначе почему Салли Ситвел меня избегает?
Yoksa neden Sally Sitwell benden kaçsın?
Докладываю премьер-министру, так даже этот избегает задавать вопросы.
Ben başbakana rapor veriyorum, o bile ne yaptığımızı sormayacak kadar zeki.
Мне кажется, она меня избегает.
Sanırım benden kaçıyordu.
Она меня избегает.
Benden kaçıyor.
Я пришла к Лексу потому, что он хочет выяснить правду А не избегает ее
Lex le tekrar görüşüyorum çünkü gerçeği bulmak istiyor ondan kaçmayı değil.
Обычно, Хаус избегает работы.
House normalde vakalardan kaçar.
Мужское избегает самого радикального, кошмарного измерения субъективности.
... Ve gerçekleşen fantaziler için mükemmel bir tanım vardır. Buna kabus denir.
- Да, это Нейт опять меня избегает.
- Evet, Nate yine beni görmezden geldi.
- Сатана избегает нас.
Şeytan bizimle dalga geçiyor.
Может, она избегает тебя Может быть, у нее роман
Belki seni görmezden geliyordur. Belki bir ilişkisi vardır.
Потом что она избегает меня несколько дней.
Çünkü günlerdir beni görmezden geliyor.
Избегает меня.
- Şimdi gidip Pete'le konuşacağım.
Законодательство и тюремная система — это еще один пример того, как наше общество избегает понимания ключевых причин поведения.
Yasalar ve ceza sistemi, sadece toplumun, sorunun temel sebeplerini incelemekten kaçınmasına örnekler olmaktan ibarettir.
Я сказал, что не виню ее в том, что сделал ее сын. Но она все равно меня избегает.
Kendisine oğlunun yaptıkları yüzünden seni suçlayamam dedim ama artık benimle hiç ilgilenmiyor.
Он избегает нас.
Ama bizi pek önemsemiyor.
Кроме того, он избегает пищи.
Ve yemekten kaçınıyor.
Он избегает тебя.
- Bir şey mi ima ediyorsun?
Избегает наказания.
Adaletten kaçıyor.
Трей меня избегает.
Ben döndüğümden beri garip davranıyorsun. Trey benden kaçıyor.
Он больше недели избегает встреч.
Bir haftadır beni atlatıyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]