English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Л ] / Любят

Любят translate Turkish

5,489 parallel translation
Может, вам покажется странным, что люди с синдромом Дауна на самом деле любят те же вещи, что и другие люди.
Bunu şaşırtıcı bulabilirsin ama Down sendromlu insanlar da diğerlerinin yapmayı sevdiği şeyleri seviyorlar.
Они любят Биткоины, поэтому они поддерживают нашу работу.
Bitcoin'i seviyorlar ve çalışmalarımızı destekliyorlar.
Некоторые парни это любят.
Senin gibi bazı adamlardan da biraz.
Этого старика не любят за его коричневых братьев. Понимаешь о чем я?
O adamın açık kahverengi tenli kardeşlerine karşı gram sevgisi yok, anlıyor musun?
Он не стал обливаться слезами, ему вообще казалось... что рыдать - это последнее, что станет делать большинство людей... когда они осознают, что их больше не любят
Gözyaşlarına boğulmadı ve birisinin kendisini artık sevmediğini öğrenince çoğu insan gibi üzücü bir şey olduğunu düşünmedi.
Я знал, что волки любят сырое мясо. Но я не мог понять, кто из двух волков был моей матерью
Kurtların çiğ eti sevdiğini biliyordum ama hangi kurdun annem olduğunu anlayamadım.
А потом я вдруг поняла. Они хотят для Кэлли самого лучшего, птому что любят ее.
Sonra kafama Callie için sadece en iyisini istedikleri dank etti.
Все ньюйоркцы, с кем я говорил, сказали, что теперь они их любят.
Konuştuğum her New Yorklu artık kuleleri sevdiğini söylüyor.
- Лошади меня не любят, потому что я нервный. Ну-ка,
Atlar beni sevmez'çünkü kaygılıyım ve, bekle bir dakika.
Они любят друг друга?
Birbirlerini seviyorlar mı?
Хотя они и осуждённые, любят они друг друга?
Mahkum olmalarına rağmen birbirlerini seviyorlar mı?
Они любят тебя, пока ты нужна им, но бросят, как только начнется веселье.
Sana ihtiyaçları olunca aşkları kabarır ama eğlenceye gelince umurlarında olmazsın.
Ты тот тип девушек, которые любят контролировать все, что другие исправляют!
Herkesin düzelttiği her şeyi kontrol etmeyi seven kızlardansın.
" Они не любят тебя.
Seni sevmiyorlar.
"Они не любят тебя."
Seni sevmiyorlar.
Если кто-то дает тебе такое, это потому, что они любят любят тебя так сильно, что хотят верить, что высшие силы позаботятся о тебе, дадут безопасность.
Birisi sana bunlardan birini verdiğinde, seni çok sevdiğine ve dışarıda onları koruyup kollayan çok yüce bir gücün olduğuna inanılır.
Эти гады любят кусаться.
Ve o orospu çocukları seni yemeye çalışsın.
- Его так сильно любят, что он обретает жизнь.
Çok sevildiği zaman gerçeğe dönüşüyor.
Что ее очень любят. И что эти люди рады, что взяли ее.
İnsanların onu çok sevdiğini, her zaman onu çok istediklerini.
- Люди любят собак.
- İnsanlar köpekleri çok sever.
Все любят истории "из грязи в князи".
İyi bir sonradan zengin olma hikayesine herkes bayılır.
Мои фрейлины хорошие женщины... но они не любят испанскую королеву.
Nedimelerimin hepsi mükemmel kadınlardır ancak İspanya Kraliçesi'nden pek haz etmezler.
Иx вce любят.
İnsanlar bayılıyor onlara.
Все дети любят фокусы.
Her çocuk sihri sever.
И в итоге, они держатся вместе, потому что любят друг друга.
Ama sonunda yeniden birliktedirler çünkü birbirlerini severler.
Любят.
Aileler bunları yapar.
Бред, они с Джейн любят друг друга.
Saçmalık, o ve Jane sevgililer.
Мы с Эриком были на леднике в палатке... а сейчас мы строим ледяное укрытие, отель, высеченный в самом леднике, где те, кто любят дикую местность, те, кто любят северное сияние, или просто любят...
Eric beni buzulun üzerindeki bir çadıra götürdü. Şimdi de buzun içinde saklanacak bir yer vahşi doğanın, kuzey ışıklarının âşıkları için buzulun bizzat içine oyulmuş bir otel inşa ediyoruz. Ya da yalnızca âşıklar için...
Независимо от того, насколько они любят свои семьи.
Ailelerini ne kadar severlerse sevsinler.
И не важно, любят ли дети тебя.
Çocuklarının seni sevmesi önemli değil.
Его все мальчики любят.
Herkes bayılıyor.
Все здесь любят тебя.
Buradaki herkes seni seviyor.
— Многие из них любят тебя.
- Pek çoğu seni seviyor.
ПРОСТЕСТУЮЩИЕ : Любят одинаково!
Gay aşkı hetero aşkıyla birdir!
- Любят...
- Gay aşkı hetero aşkıyla...
Любят одинаково!
Gay aşkı hetero aşkıyla birdir!
Мужчины любят глазами.
Erkekler görseldir.
Кстати говоря, просто к слову, змеи очень любят кроликов.
Bu arada kayıtlara geçsin, yılanla tavşan, cidden birbiriyle iyi gidiyor.
Мужчины любят погоняться.
Erkekler kovalamayı sever.
Люди не любят, когда их заставляют ждать.
Onları beklettiğinde insanlar kızabiliyor, biliyorsun değil mi?
Они любят Сraigslist.
Cadalozlar, Craigslist'e bayılır.
Все в Сан-Франциско любят об этом поговорить, о том, как они хорошо проинформированы, о том, как они открыты для всего.
San Francisco'daki herkes ne kadar bilgili olduklarından bahsetmeye bayılıyor.
Все его любят.
Herkes onu seviyor.
Люди любят кондоров. Сильная сторона.
"İnsanlar akbabaları sever." "Kuvvetli yönler."
Боги тебя любят.
Tanrılar seni seviyor.
Но они любят баллы.
Ama puan sayılır.
Эти люди любят, когда к ним обращаются по-человечески.
Biliyorsunuz, bu insanlar aslında onlara önemliymiş gibi davranmanızdan hoşlanırlar.
По-моему она хороша, соответствует требованиям, дети ее любят.
Bence o harika. Uyum da sağladı. Çocuklar onu seviyor.
Мы строим отель, высеченный в самом леднике, где те, кто любят дикую местность, те, кто любят северное сияние, или просто любители могут стать свидетелями самых безумных вещей, которые они когда-либо увидят в самом безопасном месте на Земле.
Ya da yalnızca âşıklar dünyadaki en güvenli yerden hayatlarında görebilecekleri en vahşi şeylere tanık olabilsinler diye.
Они тебя любят.
Seni seviyorlar.
Тебе нужно отдать это извращенцам. Они как раз не любят заурядность.
Sapığa yakalanmışsın sen.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]