Милое translate Turkish
1,021 parallel translation
Это просто кощунство, что такое милое существо, как ты, заперта в "Фуриях" так, что ты упускаешь возможность проехаться по Европе.
The Furies'de senin bu şekilde devam etmen haksızlık, yazık değil mi sana. Şöyle güzel bir Avrupa turu yapma şansın bile yok böyle..
Пускай другие болтают, но в каждой девушке есть что-то милое.
Kimin ne dediği umurumda değil, her genç kızın güzel bir yanı vardır.
Очень милое дело.
Çok güzeldi.
Знаете, у Вас очень милое лицо.
Çok güzel bir yüzün var.
Действительно, очень милое лицо.
Gerçekten, güzel bir yüz.
Кое-что милое.
Tatlı birşeydi.
онечно, ведь твое милое личико изуродовано.
Sanırım, zarif şımarık yüzünle düşünebilirsin.
Такое милое лицо.
Ne sevimli bir yüzü var.
О, здесь... вам удалось свить милое гнездышко.
Burası ne kadar şirin bir yermiş.
- Милое дитя...
- Sevgili küçüğüm...
- Милое местечко тут у вас. - Спасибо, доктор.
- Burada güzel bir yeriniz var.
Дорогой! У него милое и серьезное лицо.
Canım benim, bu ciddi yüzle...
Милое тут местечко.
Evin güzelmiş. Kusursuz!
Милое имя, правда?
Güzel isim, değil mi?
Милое дитя, милое дитя... может быть завтра будет погожий день...
Güzel çocuğum, güzel çocuğum yarın daha parlak bir gün olabilir...
Милое у вас местечко, м-р Пайк.
Güzel bir yerin var burada.
Самое милое существо, известное людям. Кроме вас самой, конечно же.
Bir insanın tanıyabileceği en sevimli yaratık, siz hariç tabii.
Какое милое определение нимфомании.
Bir nemfomanı tanımlamak için ne hoş bir yol.
Несчастное, милое, страдающее дитя.
Acı çeken zavallı çocuk.
Где находится общественная богадельня, милое дитя?
Devlet düşkünler evi nerede, sevgili çocuk?
- Я дам тебе совет относительно этого, милое дитя.
- Bu açıdan sana tavsiyeler vereceğim, sevgili çocuk.
Хорошо, что мы приехали сюда, Гарольд. - Милое местечко.
Buraya gelmek iyi bir fikirdi Harold.
Знаешь это милое местечко?
Her şeyi birlikte yaptık.
Милое местечко.
Küçük, güzel yerdir.
Очень милое тело.
Çok hoş bir vücut.
- Пенелопа, моё милое дитя.
- Penelope, canım, canım evladım.
- Моё милое дитя.
- Sevgili evladım.
Моё милое дитя я не должен был так сердиться на тебя.
Sevgili evladım Sana karşı kızgın olmamam ki ben.
что-то действительно милое.
Bu gerçekten güzel.
У вас милое лицо, и фигура хорошая.
Güzel bir yüz ve güzel bir vücut yapın var.
Мой муж должен найти милое местечко.
Kocam daha güzel bir daire bulmalı.
Слышал, у вас милое семейство.
İyi bir ailen de varmış diye duydum.
Она совсем мокрая, милое, маленькое существо...
Sevgilin biraz ıslandı.
Милое дитя, я не прошу у вас ничего особенного.
Küçüğüm. Senden fazla bir şey istemiyorum ki
Право же, я не понимаю вас, милое дитя, из нас двоих унижен, наказан и осужден буду я, и при этом безмерно счастлив.
Seni anlamıyorum. Sadece utandırılmak, cezalandırılmak ve ayıplanmak istiyorum...
Это очень милое место, Бен.
Orası çok güzel bir yer Ben.
Такое милое, прям ух.
Çığlık atabilirim.
Милое местечко, да?
- Yalnız Erkekler İçin Yersiz Yurtsuzlara Açıktır " Güzel bir yer, ha?
Милое дитя.
- Ama o gorille beraber.
Вот почему я бегом вернулся сюда, к тебе... чтобы увидеть твое милое лицо.
Bu yüzden koşarak buraya, sana geri döndüm. O sevimli yüzünü görmek için.
Теперь есть только одна дорога, и я пойду с тобой,... я уничтожу себя, я сольюсь с тобой, милое моё дитя,
Gideceğim tek bir yol var ve ben de yanındayım. Kendi bedenimden çıkıp,.. ... sana dâhil oluyorum, yavrum.
Да, милое имя.
Evet, güzel.
Та собака, просто милое животное.
- Yetiştirme yurdunun bir köpeği vardı. Bizi seven bir köpek, biz de onu severdik.
Милое у вас местечко.
Mekanın güzelmiş.
То есть, милое у него местечко.
Mekanı güzel.
Милое лицо. Что в нем интересного?
Bu güzel yüzde beğendiğin bir şey yok mu?
Какое милое лицо.
Ne hoş bir yüz.
Милое романтическое приключение.
Bu çok romantik ve güzel bir macera.
Довольно милое животное, капитан.
- Çok sevimli bir hayvan.
Очень милое местечко, на тихом побережье.
- İyi misin?
Милое дело.
Güzel.