Напитков translate Turkish
381 parallel translation
Никакой еды, напитков, так что допивайте пиво, ребята.
Yemek ve içmek yasak. Son biralarınızı bitirin çocuklar.
Знаешь названия напитков?
Bildiğin bir alkol ismi var mı? Evet.
О, нет, нет. Это от смешения напитков.
Hayır, o daha çok içkisini hazırlamakla meşgul.
Из напитков : "Полинезийских ловцов жемчуга".
İçecek için de,'Polinezyalı İnci Dalgıçları'.
Можете пока прогуляться... выпить освежительных напитков, поболтать с друзьями... но, пожалуйста, не опаздывайте на наше следующее представление.
İsterseniz koltuklarınızdan kalkın ve ışığı biraz daha açın ve arkadaşlarınızla sohbet edin. Ama lütfen gelecek film için acele edin. Sadece bir haftanız var.
Один на носильщиках наживается, другой на продавцах напитков.
- Kaybol! Suç ikinizde!
воздержаться от употребления всех дистиллированных солодовых напитков,.. включая вино, пиво и сидр.
... damıtılmış ve fermente edilmiş tüm içkilerden uzak durmam için Tanrı bana yardım ediyor.
"Воздержаться от употребления всех дисти... напитков... вино, пиво и сидр."
"... tüm içkilerden uzak durmam için Tanrı bana yardım ediyor. "
Что ж, придется тебя арестовать за перевозку алкогольных напитков... через границу штата без надлежащего на то разрешения.
Seni eyaletler arası izinsiz alkol taşımacılığı yapmaktan tutukluyorum.
Рамезан, продавец напитков, - друг моего брата
Ramazan var. İçecek satar, abimin arkadaşı.
- Тебе взять что-нибудь из напитков?
- Birşeyler içmek ister misin?
Повышенное удовлетворение от работы и целостность семьи яд для поставщика отвлекающих мысли напитков.
İş başarılarının artması ve ailevi birliktelik....... insanı uçuran maddelerin satışı için tam bir zehir oldu.
Я работаю на Империю еды и напитков Типси МакСтаггера.
Tipsy McStagger için çalışıyorum, hoş vakit içkileri ve yemekleri mağazası.
Стаканы для моих напитков вот такого размера.
Sizi salaklar, Kwik-E-Marts'da satılanlar çok büyük. ( Kwik-E-Marts : lüks süpermarket zinciri )
Не желаете что-нибудь из напитков?
- İçecek alır mıydınız?
Ты знаешь, у них 95 разных сортов напитков, Холли.
95 çeşit içki vardır, Holli.
- Нет. Никаких напитков.
- Yok, istemez.
Экономический спад начался прошлой весной, когда правительство закрыло Форт Спрингфилд, разорив индустрию алкогольных напитков и проституции
Ekonomik çöküş, geçen bahar valiliğin aldığı Springfield kalesinin kapatılması kararıyla likör ve fahişelik sektörünün mahvolmasıyla başladı.
Если уж ты решил нарушать правила, то нарушай на полную катушку,.. ... и не волнуйся насчёт напитков.
Tek dediğim, beleş içecek için bu kadar asi olacağına,... sana 9'da çıkacaksın dediğinde de olaydın.
- Никаких напитков!
Hayır. İçilecek değil.
Для напитков.
İnanılmaz kullanışlı, değil mi?
Дайте-ка сюда еще пива! И прохладительных напитков.
Oradaki buzdolabından bir kaç tane daha bira ve... bir kaç tane de meşrubat getirebilir misiniz?
Удаление кофеина из напитков было проклятием барменов и владельцев ресторанов веками.
İçeceklerden kafein çıkarmak yüzlerce yıldır lokantacılar ve bar sahiplerine bela olmuştur.
В таком случае, как насчет разнести несколько напитков?
Bu durumda, biraz içki servisi yapmamın sakıncası olur mu?
У нас нет никаких клингонских напитков.
Herhangi bir Klingon içeceğimiz yok.
И у тебя есть отделение для напитков.
Ve sodan için de özel bir yer var.
А отдел для программы и напитков?
- Televizyon rehberi ve soda ne olacak?
ћы занимаемс € разносом напитков или канцел € рской работой?
Yani içecek mi vereceğiz yoksa kağıt işi mi yapacağız?
Эй, Ватсон, знаешь новую рекламу прохладительных напитков?
Hey, Watson, bu bira reklamını tanıyor musun?
Ну, собрание - это бри, скучные песенки... вечеринка - меньше скучных песенок, возможно больше хмельных напитков... а гулянка, ну, это - бурное веселье.
Toplantı, kısadır, yumuşak müzikler vardır, partide, sos ve daha az yumuşak müzikler vardır, muhtemelen oldukça fazla bira bulunur, komşuları uyandıracak kadar gürültülü bir partide bol bol gürültü ve az engel vardır.
На экскурсии никакой еды и напитков.
Tur boyunca yemek ve içmek yasak.
Но окраска напитков разрешена в шабат.
Bu sayede Şabat'ta renkli bir şeyler içmiş olacağız. Peki neden bu sertlikte olması gerekiyor?
Немного напитков, еды, остроумных реплик и они поймут, какой ты ценный жилец.
İçki, yiyecek ve zekice bir sohbetle bu bina için ne kadar önemli olduğunu belli edeceksin.
Они пришли последними на Олимпиаде, а потом занялись рекламой спиртных напитков.
Olimpiyatlarda sonuncu oldular ve alkolikler derneğinden emekli oldular.
Я был не уверен насчёт напитков Марс.
Çünkü şu Mars içecekleri konusunda pek emin değildim.
- Да начнется потребление холодных напитков! - Отлично.
- Soğuk şeylerin tüketimine başlayalım.
Возможно, возле бара или магазина спиртных напитков, и он убьет его так же, как и всех остальных.
Muhtemelen bir bar veya içki dükkanı yakınında. Onu, diğerleri gibi öldürecek.
Что-то, чего не купить никаким количеством спагетти-болоньез и напитков с зонтиками.
İtalyan spagettileri kadar etmese de,... ya da satın aldığın şemsiyeli içkiler kadar etmese de bir şeydir.
И правда, Роз. Человек с подносом напитков... -... выглядит очень неоднозначно.
- Elinde tepsi taşıyan ve içki siparişi alan birini konuklarla karıştırmak doğaldır.
Ты хочешь этих напитков?
Bu içeceklerden ister misin?
Как насчет напитков, для счастливой пары?
Mutlu çiftin şerefine kadeh kaldıralım mı?
Так здорово, что ты пришла меня послушать, и вот, купи раунд напитков для будущих бойфрендов Америки.
Beni dinlemeye gelmen çok harika. Geleceğin erkek arkadaşlarına benden birer içki.
Да, и после рекомендации, которую я получу от миссис Вэлентайн, карьера в индустрии питания и напитков мне будет заказана.
Evet, Bayan Valentine'dan alacağım referanstan sonra yiyecek ve içecek endüstrisi benim için bir kariyer seçeneği olmaktan çıkar.
Нет, но иди к тому холодильнику и принеси нам пару охлаждённых напитков.
Ama şu buzdolabına gidip bize soğuk bir şeyler getir.
Вы, ребята, хотите пойти навестить Джоуи на работе и принять немного пищи и напитков?
Joey'yi iş yerinde ziyaret edip bir şeyler içmek ister misiniz?
В доме Ким нет таких напитков!
- Bizim evde gazlı içecek yoktur! - Neleriniz var?
Фархад и Дэрил запускают линию спортивных напитков.
Farhad ve Daryl bir enerji içeceği üretiyorlar.
Со временем, мы раздобудем оружие... и достаточно пищи и напитков, чтобы поддерживать в нас силы, настолько долго, насколько потребуется для достижения победы.
Zamanla, silahlarımız olacak, ve bizi zafere ulaştırmaya yetecek kadar yiyecek ve içeceğimiz.
Я живу за счет напитков и чаевых.
Ben bahşişe çalışıyorum.
ЛУЧШИМ ИЗ СУЩЕСТВУЮЩИХ НАПИТКОВ является Всегалактический Коктейль "Мозгобойный",
Galaksideki en iyi içki Galaktik Gargara Bombasıdır.
Вторая отвечает : " Я пошла в бар аэропорта, выпила пару напитков,... поднялась по ноге стюардессы,... нашла укромное местечко, устроилась, но тут началась давка и я потеряла сознание.
Sana söylediklerimi yapmadın mı? "demiş. İkinci pire" Ne dediysen aynen yaptım. Bara gittim, bir iki duble içki içtim.