Обедаете translate Turkish
50 parallel translation
- А вы где обедаете?
- Sen nerede yiyorsun?
Судя по вашей одежде, вы обедаете с дамой?
Elbisenin şıklığına bakılırsa, beklediğin bir bayan galiba?
- Добрый день. - Вы обедаете?
Yemek vakti demek.
Вы разве не обедаете обычно с мисс Ламон?
Ama Öğle yemeği için Bayan Lamont ile bir sülün parçalamayacak mısın?
Вы сегодня обедаете дома?
Burada mı yiyorsunuz?
Да, вы бы вновь приободрились к приезду этого Аккерсона... или Патерсона, с которым вы, как предполагается, обедаете завтра.
Evet, yarın birlikte yemek yiyeceğiniz Ackerson,.. Patterson veya bilmem kim gelmeden çok daha iyi olacaksın.
Вы обедаете со мной, и никаких возражений я не принимаю.
- Yemeğe kalmamak için mazeret yok. - Çok seviniriz.
Вы обедаете недалеко от работы, мисс Барлинг?
Yemek yediğiniz yer ne kadar uzaklıkta, Bayan Barling?
Тогда пока обедаете, ненадолго украду у вас эту девушку.
O zaman, siz yemeğinizi yerken onu biraz ödünç almama izin verin.
Ладно. Вы не обедаете.
- Öğle yemeği yemiyorsun.
Вы обедаете один?
Öğle yemeği için boş musun?
Я была так взволнована, когда Чарльз сказал, что Вы сегодня у нас обедаете.
Ben de, Bay Poirot. Charles akşam yemeğine katılacağınızı söylediğinde çok heyecanlandım.
Вы здесь обедаете?
Burada mı yersiniz?
Где вы обедаете?
Yemek için nerede buluşuyorsunuz?
Вы обедаете с коммандером Чакотэй, и вы играете в велосити с Седьмой.
Komutan Chakotay ile birlikte yemek yiyor ve Seven ile birlikte hız oynuyorsunuz.
Вот ваш чек, сэр, и спасибо, что обедаете у Смайли.
Buyurun, hesabınız efendim. "Smily's"'ı tercih ettiğiniz için teşekkürler.
Но вы всегда вместе обедаете.
Hergün beraber öğle yemeği yiyorsunuz.
Вы ведь не каждый день обедаете в Париже.
Paris'e her gün gelmiyorsunuz.
- Вы обедаете один?
Yalnız mı yiyorsunuz?
- Где вы обычно обедаете?
- Genelde nerede yersiniz?
Если вы всегда обедаете там, пусть нас увидят вместе.
Sık sık gidiyorsanız, orada görülmemiz fena olmaz.
Стэн, Франсин, не знал, что вы обедаете в ресторанах.
Stan, Francine, restoranda yediğinizi bilmiyordum.
Эти классические оранжевые подносы, которые вам дают, когда вы обедаете "У Харви".
Harvey's'de yemek yediğinizde aldığınız şu klasik turuncu tepsiler var ya.
Ну что? Ввы с нами обедаете или как?
Bize öğle yemeğinde katılacak mısınız ya da ne?
- Так что, вы изменяете ей всякий раз, когда обедаете один?
- Evet. Öyleyse her yalnız yemek yediğinde onu aldatmış olmuyorsun.
Что ж, я скажу Джону нынче вечером за обедом, что вы унижали его. Вы обедаете с Рёскиным?
Öyleyse bu akşam beraber yemek yerken John'a onu karaladığınızı söylerim.
Все же Вы обедаете здесь.
Ama yine de buradayız, değil mi?
Где ж это вы обедаете?
Ne biçim akşam yemeklerine katılıyorsunuz siz böyle?
Мне следовало знать, что вы обедаете.
Yemek yediğinizi fark etmeliydim. - Sorun değil, Lordum.
Тогда пока обедаете, ненадолго украду у вас эту девушку. Пообедай со мной, Киль Ра Им.
O zaman, siz yemeğinizi yerken onu biraz ödünç almama izin verin.
Вот чем вы занимаетесь обедаете с предателем!
- Kalkalım biz. - Lütfen gitmeyin.
Обедаете вместе? Нам надо было кое-что обсудить.
Siz ya da ben, birisinden büyük miktarda para alıp kullandığınızda durum budur.
Не могу поверить что вы здесь со мной обедаете.
Burada benimle yemek yediğinize inanamıyorum.
Обедаете сегодня с боссом?
Patronla öğle yemeğiniz mi var?
Какое счастье, милорд, что вы обедаете с нами в божьем доме.
- Sizinle Tanrı'nın evinde birlikte yemek yemek büyük zevk Lordum.
Вы обедаете один?
Yalnız mısınız, efendim?
Почему вы всегда обедаете в своём автомобиле?
Yemeğinizi neden hep arabanızda yiyorsunuz?
- Анна, вы обедаете здесь?
Yemek için buraya mı geldiniz Anna?
Я знаю, ты и Джоан редко обедаете вот так.
Sen ve joan'ın nadiren yemek yediğinizi biliyorum.
И где бы вы ни были, что бы вы не делали, если вы работаете - прервитесь, если обедаете - отложите свои вилки.
Şuan her neredeyseniz. Her ne yapıyorsanız. Eğer çalışıyorsanız, durun.
Чего это вы обедаете вместе?
Neden aniden birlikte yemeye başladınız?
Обедаете с нами, сэр?
Buyurmaz mısınız efendim?
Вы обедаете не чаще одного раза в месяц, каждый третий понедельник. Что изменилось?
Genelde her ayın üçüncü pazartesisine kadar yemeğe çıkmazdınız.
- Я думала вы с кем-то обедаете.
- Bir yerlerde akşam yemeği yemeyecek misiniz?
- Как дела, мистер Гэмби? Сегодня обедаете с учителями?
Aweless jailbird707 İyi seyirler.
Мистер Мэнникс, вы просили напомнить, что сегодня обедаете в "Имперских садах".
Bay Mannix, üzgünüm ama Imperial Gardens'taki..... yemeğinizi hatırlatmamı tembihlemiştiniz. Kiminle yiyeceğinizi söylemediniz.
Я сделала несколько звонков, нашла, где вы обедаете, и раз уж вы обедаете в одиночестве, я подумала...
Birkaç yeri aradım ve burada tek başınıza yemek yediğinizi öğrendim.
- Первого обедаете у нас, обещаете?
Yılbaşında akşam yemeğine geleceğinize söz veriyor musunuz?
- Вы, в самом деле, никогда не обедаете? - Так и есть.
Hiçbir zaman tam anlamıyla öğlen yemeğine bile çıkmıyorsunuz.
Вы все еще "обедаете" и "ужинаете" каждый день?
O çok tatlı ve hassastır.