English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ П ] / Поклялся

Поклялся translate Turkish

788 parallel translation
Я поклялся, что больше не упомяну об этом.
Bundan bir daha bahsetmeyeceğime yemin ettim.
Я поклялся, поклялся, что верну тебя.
Seni bulup geri alacağıma yemin ettim.
Квикег, ты поклялся везде быть со мной, есть со мной, плыть со мной.
Queequeg, verdiğimiz sözü hatırlıyor musun? Nereye gidersek gidelim denize birlikte açılacağımıza ve yemeğimizi birlikte yiyeceğimize söz vermiştik.
Я поклялся вернуться.
Şimdi geri döndüm.
Она оказалась правдой, поэтому я поклялся не прикасаться к тебе. И поклялся не позволять другим!
Gerçek olduğunu anlayınca, ne sana ne de başkasına dokunmayacağıma dair yemin ettim.
Я видел Филиппа вчера утром, но я поклялся, что ничего не скажу.
Ben... Ben onu gördüm, ama bir şey söylemeyeceğime dair yemin ettim.
В ту самую минуту я поклялся себе, что если найду человека с пятьюстами долларов, который любит камни, тогда здесь будет жить другой дурак.
"Eğer taşları seven ve 500 doları olan bir adam bulabilirsem... "... işte o zaman bu tarlayı sahiplenecek başka bir hıyar daha olacak. " Evet bayım, Tanrı tam da böyle birini gönderdi ve o adam sayesinde buradayım.
Когда мы поженились два года назад, я поклялся, что завяжу.
İki yıl önce evlendiğimizde, bırakacağıma yemin etmiştim.
Он пал на равнине Олискан, сражаясь с 30 сарацинами. Кровь лилась из тысячи ран, но он продолжал сражаться в одиночку, так как поклялся не отступать ни на шаг.
Guillaume d'orange'ın yeğeni, 30.000 Sarrazin'e karşı savaşırken aldığı binlerce yaraya rağmen geri çekilmemeye yemin ettiği için savaşa devam edip Aliscans ovasında ölen genç ve yakışıklı Vivien'i anlattı.
Я поклялся на его могиле, что отомщу за его убийство.
Mezarının başında cinayetinin intikamını alacağıma yemin ettim.
Идзо... Разве ты не поклялся отныне беспрекословно выполнять мои приказы?
Izo, az önce bundan böyle emrettiğim şeyleri yapacağına yemin etmedin mi?
Я поклялся памятью папы и мамы,..... что ты останешься чиста.
Ölüm döşeğinde ailemin üzerine yemin ettim sana gözkulak olacağıma, ben sözümü tutarım!
Ты поклялся.
- Söz verdin. - Evet.
Его старшего сына Паоло потому что он поклялся отомстить Вам...
Ve büyük oğlum Paolo'yu da intikam yemini ettiği için.
Я поклялся Богу.
Tanrı'ya söz verdim.
Момо, я хочу, чтобы ты поклялся, что этого больше не повторится. Клянусь, мадам Роза.
Momo, bunun bir daha olmayacağı konusunda yemin etmeni istiyorum.
Да, для человека, который поклялся никогда не возвращаться в Звездный Флот...
Yıldız Filosuna dönmeyeceğine yemin etmiştin!
Я поклялся, что уничтожу тебя!
Seni yok edeceğim!
Ты поклялся.
Yemin ettin.
Я поклялся заставить мерзавца сожрать эту газету.
O serseme gazetesini yedireceğime söz verdim.
– Слушай, когда я начал, то поклялся, что не покажу роман никому, пока не допишу последнее предложение.
- Başladığımda kendime söz verdim son cümlesi bitene kadar kimseye göstermeyeceğim.
Именно брат в день ее смерти поклялся Господу Богу, что он пойдет по ее стопам.
Bu kardeşi, o öldüğü gün onun izinden gideceğine yemin etti.
Но я поклялся тебя не трогать.
Ama lakin, yemin etmişim, sana elimi bile vurmayacağım.
Когда я его видел в последний раз, он поклялся, что будет здесь к празднику Святого Леонарда или же умрет в пытках.
Ya Aziz Leonardo gününde dönerim, ya da ölürüm diye yemin etti! Tanrı korusun!
Он поклялся ему, что вернется однажды... если не он сам, то его сын... или внук, или правнук.
Bir gün döneceğine dair yemin etti. Kendisi olmazsa oğlu torunu veya torunun çocukları.
Я поклялся прикончить Пэйлсена во что бы то ни стало!
Ne olursa olsun Pailsen'i öldüreceğime yemin ettim!
В тот день, когда он родился, я поклялся стать ему вторым отцом.
Doğduğu gün ikinci babası olacağıma söz vermiştim.
Чарли... ты же поклялся кровью... моей кровью и своей... что всегда будешь ставить интересы семьи превыше всего остального в своей жизни.
Peki, Charley kan kardeşi olmuştuk. Benim kanımla seninki. Hayatında bundan daha öncelikli bir şey olmamalı artık.
Мальчик поклялся, что "Раме Тэп" отомстит безбожникам. И заменит тела пяти египетских царевен.
Çocuk, Rame Tep'lerin intikam alacağı ve beş Mısır prensesinin cesetlerinin geri koyulacağı konusunda ant içti.
- Я поклялся выполнять свой долг.
- İşimi yapmak için yemin ettim.
В чем конкретно ты поклялся?
tam olarak ne için yemin ettin?
Я поклялся своей кровью, что никто не пройдет этим путем без моего разрешения.
Buradan hiçkimseyi geçirmeyeceğime dair kanım üzerine yemin ettim benim iznim olmadan.
Он ненавидел мою бабушку и поклялся ей отомстить.
Büyükannemden nefret ediyordu. Öcünü oğullarından aldı.
Ты поклялся... ты поклялся, что мы всегда будем вместе.
Daima birlikte olacağımıza yemin etmiştin.
Так вот, один парень из 1-го батальона 2-ой пехотной, поклялся, что добудет ему фото голого актера.
Birinci tabur, ikinci bölükten bir piyade onun çıplak fotoğraflarını getireceğine yemin etti.
Богам, священным деревьям, моим предкам, Я поклялся, чтобы помогать Вам... чтобы лечить вашу жену.
Tanrılara kutsal ağaca ve atalarıma karınızı iyileştireceğim diye yemin ettim.
Она изумительна настолько, что я упал на колени и поклялся ей в вечной любви.
Hayret vericiydi. O kadar ki, sonunda dizlerimin üstüne çöküp ebedi aşkım için yemin ettim.
Я поклялся. " " Все будет так, как ты мне повелишь. "
"Cheopsların gecesi bastırmadan, senle söverim.."
И я поклялся вернуть этой стране гордость и честь.
Bu ülkeye gurur ve şeref vereceğime dair yemin ettim.
Ты поклялся, что убьешь его - и убил.
Onu öldürmeye yemin ettin ve öldürdün.
Ты поклялся, что съешь его.
Ve onu yiyeceğine yemin ettin.
- Я больше не могу это слышать. - Ты поклялся молчать!
Sessiz olacağına yemin etmiştin!
Джон поклялся извиниться лично.
John kendisi gelip özür dileyeceğine yemin etmişti.
Ты обещал больше не говорить об этом. Никогда. Ты мне поклялся.
Bundan söz etmeyeceğimize yemin etmiştik.
Но перед тем, как я убил Берни, он поклялся, что его подучили Дейн и Минк.
Ama Bernie ölmeden, bu işi Dane ile Mink'in ayarladığını söylemişti.
Он поклялся, что она была на запоре.
- Ama sürgülü olduğuna dair yemin etti.
Вот почему я поклялся тебе в вечной любви.
İşte bu yüzden sana sonsuz aşk sözü verdim.
Да, но я поклялся Мастеру Лам, что скажу только его сыну Лам Пин Чжи.
Evet ama, Lam Usta... önce oğluna söylememi istedi!
Я поклялся выкупить ферму.
Ben ve abim, Hickorywood çiftliğini bir gün geri alacağımıza yemin ettik.
Я поклялся бы, что там что-то было, сэр.
Bir şey gördüğüme yemin edebilirim, komutanım.
В тюрьме я поклялся жить ради своих погибших друзей.
Artık eskisi gibi yaşayamam.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]