English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Р ] / Разочаровывает

Разочаровывает translate Turkish

145 parallel translation
Меня это очень разочаровывает. что Юг пытается примириться.
Bu bizim için inanılmaz olabilir ama dış basında bu hareket bir barışma hamlesi olarak yorumlanıyor.
Он не разочаровывает... изменяясь по первому требованию.
Kimseyi hayalkırıklığına uğratmaz ve... istek üzerine şekilden şekle girer.
Меня Ваше отношение очень разочаровывает.
- Davranışınız üzüntü verici.
А знаешь, что меня очень разочаровывает?
Beni düş kırıklığına uğratan nedir biliyor musun?
Это разочаровывает.
Ne can sıkıcı.
А сколько яблок разочаровывает своей рыхлостью!
Birçok elma hayal kırıklığına uğratacak şekilde unlu.
Это тебя разочаровывает?
Düş kırıklığına mı uğradın?
Должен сказать, Мартин, это очень разочаровывает.
Şunu söylemeliyim, Martin, hayalkırıklığına uğradım.
- Немного разочаровывает.
Bu çok kötü işte.
Вызывать что-то в воображении, когда реальный мир разочаровывает.
Gerçek dünyada hayal kırıklığı yaşadığında, bir şeyler yaratıyorsun.
Итак, в конце концов, не важно, сколько, три дня или семь дней, тебя всё по-прежнему раздражает, по-прежнему разочаровывает, огорчает, по-прежнему бесит весь твой жизненный опыт.
Yani, sonunda, ne olursa olsun - - Üç gün ya da bir hafta - - yine sinirlenirsin, yine kızgınsın, yine ümitsizsindir, yine tüm yaşadıklarından nefret edersin.
больше всего разочаровывает то, что ты не ценишь все что я для тебя делаю.
Zoruma giden senin için yaptığım herşeyi umursamaman.
Ладно, ОК, это... разочаровывает, правда.
Tamam, bu daha çok hayal kırıklığı yaratıyor.
- Папа, знаешь, что больше всего меня разочаровывает?
- Beni hayal kırıklığına uğratan ne biliyor musun?
Тебе не хватает амбиций, поэтому жизнь тебя и разочаровывает
Sende hırs yok. Bu yüzden bir baltaya sap olamıyorsun.
Я же говорю, Гробокопатель никогда не разочаровывает.
Sana söylüyorum. "Mezarcı" her zaman eğlencelidir.
Да. Разочаровывает, не так ли?
Hayal kırıcı, değil mi?
- Несколько разочаровывает.
- Beklediğimiz gibi olmadı ama.
И чем же он вас разочаровывает?
Sizi nasıl bir hayal kırıklığına uğrattı?
Но больше всего разочаровывает то, что на юге страны есть довольно много плодородной почвы, которая была бы идеальной для выращивания клубней. Простите?
İlginç olan ise ülkenin güneyinde büyük bir verimli alan var tuber ekimi için uygun olabilir, biliyor musun?
А теперь услышать такое - это даже немного разочаровывает.
Ve şimdi böyle söylüyorsun, Hayal kırıklığına uğradım.
- Ну, это слегка разочаровывает.
Pekâlâ.
Это, должно быть, разочаровывает.
Hayal kırıklığı demek.
Разочаровывает после всех этих сокровищ. Тебе не кажется.
Tüm bunlardan sonra hayal kırıklığı oldu.
Немного разочаровывает.
Biraz hayal kırıklığı yarattı. Boş bir oda için neden termal temizlik emri verirsin?
Он меня разочаровывает.
Hayal kırıklığına uğradım.
Молодость быстро проходит, а жизнь разочаровывает.
Gençlik su gibi akar gider, hayat da hayal kırıklıklarıyla doludur.
Боже, это так... разочаровывает.
Tanrı'm! Bu çok sinir bozucu.
И могу себе представить, как должно быть, разочаровывает, проходить то, что мы уже прошли на наших сеансах.
Ve aynı konuda bizim yaptığımız seansları başkalarıyla da yapmanın ne kadar can sıkıcı olduğunu tahmin edebiliyorum.
Это та часть брака, которая никогда тебя не разочаровывает.
Evliliğin, en moral veren bölümlerinden biridir. Bundan daha iyisini yapabilirim.
Это даже разочаровывает.
Biraz hayal kırıklığı gibi oldu.
Ты не единственное, что разочаровывает их.
Onlara sırtını dönen sen değildin.
Это разочаровывает.
Çok yazık.
Что ты делаешь, когда тебя разочаровывает тот, кого ты любишь?
Eğer sevdiğin biri seni yüzüstü bıraksa ne yapardın?
Иногда меня разочаровывает ваше недоверие, детектив Дрейк.
Bazen bana olan güvensizliğin beni cidden hayal kırıklığına uğratıyor, DI Drake.
Это немного разочаровывает.
Biraz hayal kırıklığına uğradım.
Это разочаровывает.
Üzücü bir durum.
Мы как нефть и... как называется эта штука, которая всегда разочаровывает нефть?
Yağ ile şey gibiyiz... Yağı hep hayal kırıklığına uğratan şey neydi?
Разочаровывает, что очень немного осталось от того, что было..
Bu yerden geriye pek bir şey kalmamış olması biraz üzücü,
Это должно быть сильно разочаровывает его начальство.
Amirleri için sinir bozucu bir şey olsa gerek.
Это разочаровывает
Bu çok umut kırıcı oldu.
Я знаю, это разочаровывает, но давай попробуем сделать сегодня и что-то позитивное... Например, вернемся к тому, что же могло спровоцировать затмение.
Sinir bozucu olduğunun farkındayım, ama hadi bugün olumlu bir şey yapalım... mesela bayılmaya neyin sebep olduğu sorusuna dönmek gibi.
И когда ты говоришь, что не хочешь этой должности, это очень разочаровывает.
Yani sen, işle ilgilenmediğini söylediğinde, bu... bu büyük bir hayal kırıklığı oldu.
Это надо было особенно разочаровывает, И тем не менее Хлоя, Она решила ее в минуту квартиру.
Bu özellikle sinir bozucuydu ama Chloe tam bir dakikada çözdü.
Если в схватке ваша разочаровывает, то вопрос только о времени, которое она продержится.
"Eğer sizinki, bu denklemde yetersiz kalırsa her şeyin bitmesi an meselesidir."
— это разочаровывает меня. — Да, я понимаю.
- Anlıyorum.
Знаете, когда мужчина разочаровывает свою жену, теряет ее... иногда он может потерять и себя.
Bir adam karısını hayal kırıklığına uğratıp, onu kaybettiğinde bazen kendini de kaybedebilir.
Это разочаровывает.
Hayal kırıklığına uğradım.
Это разочаровывает...
Bu çok sinir bozucu oluyor.
"Давайте согласимся, что жизнь бесполезна и разочаровывает, а потом пойдем и насладимся этим дерьмом."
'Bu hayatın kullanışsız ve hayal kırıklığı olduğunda anlaşalım, .. sonrada tadını çıkaralım'
Это разочаровывает.
Kötü olmuş.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]