English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Т ] / Тупость

Тупость translate Turkish

163 parallel translation
Но смотрите, я бы их перевесил прежде всего за тупость.
Ama öncelikle, bütün aptalları asarım.
А у Вастолько одно замечательно, мистер Таун, это Ваша тупость
Senin sıra dışı olan tek şey Bay Towns, aptallığın.
Здешняя тупость доводит меня до головной боли.
Buradaki monotonluk beni öldürüyor.
Прости за тупость.
Patavatsızlığını hoş gör.
глупость, тупость, свинство, хамство.
Karalamak, kötülemek ve lekelemek
– Прямо тупость на лицо.
- Ne kadar aptalsın.
Тупость этого города безгранична.
Bir kasaba bu kadar salak olabilir mi?
Дикая тупость. Но иногда вдруг находит.
Korkunç bir uyuşukluk Sonra aniden, geliyor.
- Всегда рассчитывай на тупость.
Ben oyumu her zaman aptallıktan yana kullanırım.
Все хорошо, видишь? Моя тупость наконец пригодилась.
Gördün mü, aptallık kendini telafi etti?
Это тупость, которую придумал Росс, чтоб обдурить родителей.
Ailemizi kandırmaya çalışmak için Ross'un bulduğu saçma bir şey.
Простите мою тупость, но там ничего нет.
Açık konuşacağım için bağışlayın, ama ortada hiçbir şey yok.
Поговорим о защите ; учитывая вашу тупость, мы её упростили.
Savunmadan söz ediyorsam, çok basit oyunlar anlatıyorum.
И вы знаете, что они это могут... но они не собираются делать такую охуенную тупость.
Yapabileceklerini biliyorsunuz... ama yapmayacaklar işte.
- Это мое наследие, тупость.
- Hayır. - Aptallığım.
Пример того, в чём проявляется тупость этих тупиц.
Sana bu aptal hıyarların aptal hıyarlıkları hakkında örnek ver diyorum.
Мне не нравится этим заниматься. Это тупость.
Bunu yapmaktan hoşlanmıyorum.
Простите мою тупость, но вы представляете, во что ввязываетесь?
Aptalca olan sorum için bağışlayın ama neye karıştığınız hakkında bir fikriniz var mı acaba?
Простите мою тупость, но причем тут это?
Bu densizliğimi bağışlayın ama, bunun herhangi bir şeyle ne ilgisi var?
Это твой мозг пытается осознать собственную тупость.
Beyninin kendi aptallığını kavramaya çalışmasındandır.
Что за тупость. Озеро же прямо здесь.
Göl hemen şuracıkta.
Эта так просто чистая блять тупость.
Bu apaçık bir şekilde deli saçması.
Я ещё никогда не видел группу молодых людей проявляющих такую экстраординарную тупость.
Hayatımda hiç bu kadar aptal davranan bir grup genç adam görmedim.
Доктор, Ваши разговоры, касающиеся Карты Сокровищ, в присутствии моей исключительной команды... демонстрируют Вашу тупость, граничащую со слабоумием...
Doktor, hazine haritası hakkında mürettebatın önünde konuşmak için.. ... yalnız düşüncesiz değil, aynı zamanda aptal olmak gerekir.
Что за сраная гордость и тупость.
Kahrolası saf gurur. Ve aptallık.
Человеческая тупость, вот что я знаю.
İnsanın salaklığı.
Если сделаешь какую-нибудь тупость или даже подумаешь о ней your disk is going to be upIoaded to the Internet твой диск будет закачан в интернет на просмотр всему миру и Большому Папочке Лайонелу.
Aptalca bir şey denersen, aptalca bir şey düşünürsen bile diskin İnternet'te yayınlanır ve babacığın Lionel ve tüm dünyanın seyrine maruz kalır.
Тупость.
Aptalca.
Я не знаю. Тупость. Я нарушил собственное правило.
Kendi kuralımı kendim çiğnedim.
Знаешь Фез, вся эта фигня с Хайдом и Джеки просто тупость.
Fez biliyormusun, bütün bu Hyde ve Jackie olayları aptalca.
Мы его называли "уродом из Мезы" за тупость.
Meuse sakinlerinden. Daha doğrusu Meuse saflarından.
Это тупость!
Bu salaklık!
Чрезмерная осведомлённость, тупое невежество или обычная тупость заставляет его поступать якобы нестандартно, но потом он сам удивляется, узнав, например, что мистер Хёрст уже в курсе о моих наклонностях и не придаёт им значения.
Yeterli derecece sofistike olmayan biri... çok cahil biri ya da sadece aptal biri... artık şaşırmadığını düşünebilir... ve Bay Hearst'ın eğilimlerimden haberdar olduğunu... ve bunları önemsiz bulduğunu duyunca yeniden şaşırabilir.
Вот почему жадность - это грех, а тупость нет?
Açgözlülük, yedi günahtan biri olmasına rağmen aptallık günahtan sayılmamış.
Тупость рода человеческого.
İnsan ırkının aptallığı grey...
Как я и говорила, тупость рода человеческого.
Söylediğim gibi insan ırkının aptallığı.
Тупость.
Aptal.
Да не может быть у девчонок никакого предсказателя будущего! Тупость какая-то!
Kızların geleceği gösteren bir aygıtı yok Cartman, bu aptalca.
Неполная средняя, это тупость.
Ortaokul. Salakça.
Тупость. Какая тупость.
Bu çok aptalca, çok aptalca.
- Не... это тупость какая-то!
- Bana aptalca geliyor!
Тупость?
Aptalca mı?
Он сказал, что это тупость.
Bunun aptalca bir fikir olduğunu söyledi.
Тупость - не беда, это зло.
Aptal olmak sadece kötü bir şey değil aynı zamanda suçtur.
Знаешь, тупость - это зло, ведь от неё страдают окружающие.
Aptal olmak... Bir günahtır ve başkalarına da acı verir.
Богу должно быть стыдно за твою тупость.
Tanrı bu aptallığın için üzgün hissetmeli.
Вот как людей засасывает в эту тупость.
Yakın olması sayılmaz.
Вообще-то, это был тебе комплимент, потому что мы, как раз, собираемся на одну тупость.
Aslında sana iyilik ediyoruz. Çünkü aptalca bir şey yapacağız.
- Тупость.
Doğru, Brown.
Тупость!
Bir şeyler almalıyım.
- Какая тупость.
- Bu çok aptalca.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]