Уточка translate Turkish
23 parallel translation
А где уточка?
- Ördek nerede? - Ördeği göremiyorum.
Где уточка?
- Saklanıyor. Ördeği bul.
- Уточка.
- Aferim.
Насос, встань сюда, уточка сюда.
Pompa çocuk burada, | Ördek'te burada olmalı.
Ха, ты слышала, резиновая уточка?
Bunu duydun mu lastik ördek?
А тут просто декоративная уточка.
Bu da dekoratif bir ördek.
У тебя и уточка есть.
Burada bir ördek var.
Ну как оно, уточка?
N'aber tatlı ördeğim?
Буду как уточка на гнезде.
Kolay hedef olacağım.
Симпатичная уточка.
Yakışıklı bir ördekmiş.
Прощай, уточка!
Hoşça kal, ördek!
О, уточка моя.
Amanda benim küçük ördeğim
- Уточка моя, ты все упаковала?
- Toplandın mı?
Погоди, что за "уточка"?
Bekle, duckface de nedir?
Уточка?
... duckface. Duckface mi?
— Хорошая уточка. — Хорошая уточка.
Aferin ördeğime.
А когда уточка заболевала, он брал ее к себе в постель, пока ей не становилось лучше.
Mevsimi olmadığı zamanlar el Ott Louisiana'da ördekleri büyütürdü ve ördek hastalandığı zaman ördek iyileşene kadar yanında yatmasına izin verirdi.
* Корова мычит, лягушка квакает Слоник трубит, уточка крякает, *
# İnek möler, kurbağa vıraklar # # Ve fil uğular #
Я не могу, моя уточка.
Kesemem, ördeğim.
Ну же, уточка. Лови свой пончик!
Gel bakalım ördek, al çöreğini.
Странная маленькая уточка.
Küçük çirkin bir ördek.
Что говорит уточка?
- Ördek ne der?
И вытяни губки, как сексуальная уточка.
Dudakları seksi bir ördek gibi şişir.