English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ У ] / Ученым

Ученым translate Turkish

402 parallel translation
Как и подобает ученым, мы должны быть любопытными... и довольно блестящими чтобы рассмотреть сквозь марево... множество чудес, которое оно от нас скрывает.
Bilim adamları olarak, meraklı olmalı... ve sınırları zorlayıp... esrar perdelerini aralayacak kadar da cesur olmalıyız.
Господа присяжные, в этом деле я выступаю со своим ученым коллегой мистером Бартоном со стороны обвинения.
Jürinin saygıdeğer üyeleri, ben bu davaya saygın dostum Bay Barton'la savcılığı temsilen katılacağım.
Боюсь, что мне придется поселить вас с ученым парнем из комитета по научно - промышленным исследованиям.
Ne yazık ki seni C.S.I.R'dan gelecek olan bir bilim adamıyla aynı yerde yatırmak zorundayım.
- Ученым.
- Bilim adamı.
И готовился к встрече с Доктором Франкенштейном или Безумным Ученым.
Deneylerin başındaki adamdan haberdardı. Deli Profesör veya Dr. Frankenstein gibi birini bekliyordu.
Тогда я бегу вслед за третьим профессором Лефевром, то есть за третьим ученым, то есть за Фантомасом.
Neyse, üçüncü doktoru izledim. Yani üçüncü bilim adamını... Fantomas'ı izledim.
Но потом, достаточно быстро начинаешь смотреть на это ученым взглядом, и вскоре уже не находишь это таким жестоким.
Ama kısa süre sonra, olaya bilimsel açıdan bakmaya başlarsın neticede artık o kadar da dehşet verici olduğunu düşünmezsin.
Он был отличным ученым и неутомимым искателем правды.
Çok mükemmel bir bilimciydi ve şaşmaz bir şekilde doğruların peşindeydi.
Это капитан. Всем ученым, инженерам и руководству связаться с залом для совещаний.
Tüm bilim, makine ve denetleme personeli toplantı odasına.
Дила, прикажи ученым отключить, уничтожить это устройство.
Deela, bilim adamlarına söyle, o üniteyi yok etsinler.
Ты была ученым.
Bilim insanıydın.
¬ сем ученым нужно было прочитать "'ранкенштейна ".
Bence Frankenstein'ın hayatı tüm bilim insanları tarafından okunmalı.
Проповедникам, поэтам И ученым это неведомо.
# Ne vaizler, ne şairler ne de âlimler bilmez
И ученым это неведомо.
# Ne de âlimler bilmez. Tapınaklarda
А проповедникам, поэтам И ученым это неведомо.
# Ne vaizler, ne şairler ne de âlimler bilmez
Он был выдающимся викторианским ученым, агрономом, свободным мыслителем.
Seçkin bir Viktoryan bilim adamı, toprak bilimci, özgür düşünen biriydi.
Но Эратосфен был ученым, и его наблюдение за этими обычными вещами изменило мир.
Ama Eratosthenes bir bilimadamiydi, ona göre bu basit olaylar bir sekilde dünyayi degistiriyorlardi, hatta bir sekilde dünyayi açikliyordu.
В 3 веке до нашей эры наша планета была тщательно измерена и картографирована греческим ученым Эратосфеном, который работал в Египте.
M.Ö. 3. Yüzyıl'da gezegenimiz Mısır'da yaşayan Eratosthenes isimli bir Yunan bilimadamı tarafından haritalandırıldı ve isabetle ölçüldü.
И, будучи гениальным ученым,.. она догадалась, про мои интрижки на стороне.
Sonra onun cinliği tuttu ve, süslü bayanlarla düşüp kalktığımı öğrendi.
После длительных... и беспрецедентных серий испытаний... которые помогли определить нашим медицинских ученым... их наивысшую адаптивность перед предстоящим полётом... я с удовольствием представляю вам... семь американцев... все джентльмены.
Son derece uzun süren... ve tarihte bir eşi daha görülmemiş değerlendirmelerin ardından... doktorlarımızın, kendilerini bekleyen uçuşlarda... mükemmel uyum göstereceklerini düşündüğü... tümü de birer beyefendi... yedi Amerikalıyı... sizlere takdim etmekten zevk duyarım.
Я бы не позволил ученым вмешиваться.
Bence bilimle kendini oyalamamalısın.
Однажды появится или пацан или чокнутый старикан... считающий себя ученым, и начнет тебя спрашивать...
Bir gün bir çocuk... veya bilimadamı olduğunu söyleyen deli bir yaşlı adam gelip de sana...
Он сказал, "Если ты не собираешься стать солдатом, " то будь лучшим ученым.
"Asker olmayacaksan, sıkı bir bilim adamı ol, en iyisi ol," dedi.
Вы прибыли на этом корабле, и провели последние несколько лет в тюрьме, вместе с баджорскими дисидентами, один их которых был ученым, арестованным кардассианцами.
Bu gemiyle geldiniz ve son bir kaç haftanızı içlerinden birisi üçlü faz klonlaması hakkında araştırma yaptığı için Cardasyalılar tarafından tutuklanan bir bilim adamı olan
Я хочу сам пообщатся с тем ученым.
Onunla kendim tanışmak isterim.
Он был ученым.
Bir bilim adamıydı.
Она была ученым-биогенетиком и кибероргаником воином, виновным в бесчисленных смертях...
Biyogenetik ve siberorganik araştırmalar yapan bir bilim insanıydı. Sayısız insanın ölümden sorumlu olan sadist bir savaşçıydı.
Я восхищалась ей как ученым но я ненавидела ее как женщину.
Ona bir bilim adamı olarak saygı duydum Ama bir kadın olarak nefret ettim
Берлингоф Расмуссен притворился ученым и совершил ряд краж у экипажа'Энтерпрайза'".
"küçük bir suç bir bilim adamı kimliğine bürünme " Atılgan mürettebatına karşı işlenmiş çok sayıda hırsızlık eylemi. "
Вашим ученым еще предстоит открыть как нейронные сети создают мыслительный процесс,..... не говоря уже о том, как обрабатывается мозгом человека двумерные изображения, попадающие на сетчатку глаза и превращающиеся потом в трехмерное, это называется это восприятием.
Bilim adamlarınız sinirsel ağların öz bilinci nasıl oluşturduğu... ve beynin iki boyutlu cisimleri algı olarak bilinen üç boyutlu fenomenlere çevirme işlemini henüz keşfedebilmiş değiller.
Эйнштейн был ученым!
Einstein da bilimadamıydı!
Пятая пара тоже могла пожениться, просто он был христианским ученым и они боролись за больницу.
Beşinci çift. Onlar da başarabilirdi ama adam Hıristiyan bir bilim adamıydı ve hastahaneye gitme konusunda tartıştılar.
Мы живы и здоровы, и собрали столько данных об этом квадранте, что ученым из Звездного флота хватит на пару десятков лет.
Hayattayız ve durumumuz iyi ve Yıldızfilosu bilim insanlarını on yıllarca meşgul edecek kadar bu Çeyreğe ait veri topladık.
Интересуюсь одним ученым.
Bir bilim adamıyla ilgileniyorum.
Этот человек был ведущим ученым в третьей по величине табачной компании в Америке.
Bu adam Amerika'nın... üç numaralı tütün şirketinin en önemli bilim adamı. Şirket yöneticisi.
Так вот : руководст - во Си-Би-Эс заставило Си-Би-Эс-Ньюс убрать из сюжета интервью с крупным ученым из руководства табачной компании.
'Bomba gibi bir haberiniz mi var,'diye sormuştun. Artık yok. CBS Holding, yüksek seviyedeki bir tütün uzmanı ve yöneticiyle yaptığımız röportajı elimizden alan CBS Haberlere yüklendi.
Наверное, 149 лет – это слишком много, чтобы быть ученым.
Belkide 149 yaşında olmak bir bilim adamı için çok fazla.
Но этот проект позволит ученым больше узнать о нашей окружающей среде.
Ama bu proje bilim adamlarımızın çevremiz hakkında daha çok şey öğrenmesini sağlayacak
Это и означает быть ученым.
Bilimadamı olmak böyle birşey.
Только не приносите свою теорию наследственности известным учёным.
Bu genetik konusunu sakın duayen doktorların yanında açmayın.
Он был поэтом, учёным и отважным воином.
O bir şair, bir bilgin ve kahraman bir savaşçıydı.
Когда тебе захотелось, чтобы я проводил целые дни, загорая на озере, я охотно превратился ради тебя в бронзового юношу а мог бы оставаться учёным.
Öğleden sonralarımı göl kıyısında güneşlenerek geçirmemi istediğinde... öğretmen olarak kalmak yerine, senin gösterişli... bronzlaşmış erkeğin olmak beni mutlu etti.
Но с другой стороны... не каждому же быть учёным.
Öte yandan, etrafta pek okumuş yok.
Ты спишь, ешь, идёшь, продолжаешь жить, как подопытная крыса, забытая в своём лабиринте рассеянным учёным.
Uyuyor, yürüyor, yaşamaya devam ediyorsun dalgın bir bilim adamının laboratuarında, bir labirente terk edilmiş fare gibi.
"Защитные цвета". После показа в большом зале завода состоится встреча... с видным учёным и режиссёром...
Filmden sonra ünlü yönetmen Profesör Krisztof Zanussi konuşma da yapacaktır.
Он открыл двери своего дома художникам, музыкантам, писателям, политикам и учёным.
Evinin kapılarını açarak sanatçıları, müzisyenleri, yazarları devlet ve bilim adamlarını ağırladı.
- Он тоже был учёным?
- O da haham mıydi, sana öğretir miydi?
Он не был ни врачом, ни ученым.
O bilim adamı yada doktor değildi.
Чувствую себя учёным.
Bilim adamı gibi hissediyorum.
А до этого я обсуждала основные положение темпоральной физики с кренимским учёным.
Ondan önce ise, Krenimli bir bilim adamı ile, zaman fiziğinin en iyi noktaları hakkında tartıştık.
Это и означает быть учёным.
Bilimadamı olmak böyle birşeydir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]