English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Ф ] / Фальш

Фальш translate Turkish

21 parallel translation
Все фальш!
Hepsi sahte!
Это все фальш. Пойдем.
O masum bakışları biz kadınlardan çaldılar.
О, только не смей говорить мне, что опять почувствовала фальш.
Ah, sakın ha bu da yapay geldi deme bana!
Фальш-чек Мазурски,
Bad-Check Mazursky,
Для этого даже есть специальный термин - фальш-уют.
Bunun için "sahte" ve "dost" tan oluşan bir terim var. "Sahost".
Мы нашли это за фальш-стеной в туалете.
Bunu dolabın içinde sahte bir duvarın arkasında bulduk.
Фальш.
Sahte.
Везде фальш.
Hepsi sahte.
Может, он все еще в музее... за фальш-стенкой или замаскирован под другое произведение искусства.
Belki de hâlâ müzededir, sahte bir duvarın arkasında veya başka bir eserde gizlidir.
Его улыбка, добрый юмор при гостях - всё это фальш, всё до единого.
Gülümserdi, konuklarla iyi zaman geçirirdi ama hepsi sahteydi, hepsi.
Библиотека это фальш.
Kütüphane bir kandırmaca.
Этот шедевр - это фальшивая раздевалка, или фальш-здевалка, в которой мы воспроизведем атмосферу настоящей раздевалки.
Gelişmiş sahte soyunma odamız, benim deyişimle Uydurma Oda, gerçek soyunma odalarıyla benzer şartları taşımaktadır.
В нашем следующем упражнении студенты с отделения театра сыграют для нас роли учеников перед физкультурой, и каждый из вас попробует с ними справиться в условиях фальш-здевалки.
Sıradaki eğitimimiz için tiyatro öğrencileri Beden Eğitimi öğrencisi rolü oynayacaklar ve sizler de onların bir Uydurma Oda ortamındaki durumlarını gözlemleyeceksiniz.
Бросил, но я потерял ключи в фальш-здевалке.
Bıraktım. Dolapta anahtarlarımı düşürmüşüm. Dün gece otostop çekip dürümcü kamyonuyla eve dönmek zorunda kaldım.
Тем не менее, никто не заслуживает издевок за то, что его фальш-заперли в фальш-здевалке.
Yine de kimse Uydurma dolaplara kilitlendiği için alay edilmeyi hak etmez.
Это все сплошная фальш, ясно?
Bu tamamen düzmece, tamam mı?
Опередить кого-то на финишной прямой не значит, что не было фальш-старта.
- Birinden daha önce davranmak... hile yapmadığınız anlamına gelmiyor.
Мы знаем, что он отправился в Москву по... фальш-паспорту, что дали ему вы.
Moskova'ya gittiğini biliyoruz senin ona verdiğin sahte pasaportla.
Фальш-Уэллс. Я знаю ваши страхи и я знаю ваши слабости.
Korkularınızı da biliyorum, zayıflıklarınızı da.
Опередить кого-то на финишной прямой не значит, что не было фальш-старта.
Telif hakkını onlardan önce aldık. Önünüzdeki başka birini sıradan şutlamanız işi önce yapmış olduğunuz anlamına gelmiyor.
На задней стенке моего шкафа фальш - панель
Dolabımın arkasında gizli bir bölme var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]