English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Х ] / Хвалиться

Хвалиться translate Turkish

22 parallel translation
Миссис Симпсон, я бы не хотела хвалиться но сейчас наши ясли - единственные в городе, чью деятельность не расследует государство.
Simpson, kendi kornamı kendim çalmayı sevmem..... ama kasabadaki tek kreş biziz ve tam olarak valiliğin gözetimi altında değiliz.
Чувак, ты не должен хвалиться.
Dostum böbürlenmene gerek yok.
Продолжай этим хвалиться и я надеру тебе задницу.
Övünmeye devam et, ben senin kıçını tekmeleyeceğim.
Я просто не люблю хвалиться.
- Övünmeyi sevmiyorum.
Послушай, я не буду хвалиться историей своего пристрастия, но если дети зададут вопрос, я не буду им врать.
Bağımlılık tarihçemi anlatacak değilim. Ama çocukların doğrudan bir soru sorarsa onlara yalan söylemem.
Не хочу, конечно, хвалиться, но я думаю, варить кофе - это один из тех немногих навыков, которыми я уже владею.
Kendimi övüyor gibi görünmek istemem ama kahve yapmak, hali hazırda becerebiliyor olduğum bir iki şeyden biridir.
Боялась, что вы начнете хвалиться перед товарищами.
Kaç kere bununla övünmenizden korktum.
Я не хочу хвалиться, но я вырубил преступника и никто не увидел меня, я даже успел домой вовремя, на завтрак со Стеф.
Böbürlenmek istemem, ama faili etkisiz hâle getirdim kimse beni görmeden. Üstelik eve dönüp Steph'le kahvaltı edecek kadar zamanım da oldu.
Потому что я весьма уверена. Но прежде чем хвалиться разоблачением преступников, разве не следует сначала установить личность жертвы?
Mücrimin felaketi konusunda iftihar etmeden önce kurbanın kimliğini saptamanız gerekmez mi?
Не хочу хвалиться, но, вообще-то, да.
Çok alakalı değil ama yine de bir şey buldum.
Она продолжала хвалиться своими детьми : они могут то, ее дети могут это.
Benim çocuklarım bunu yapıyor, şunu yapıyor diye atıp tutuyordu.
Не хочу хвалиться, но я очень ничего, и могу пройти куда угодно без проблем.
Övünmek gibi olmasın ama ben çok tatlıyım ve hemen hemen her yerde alabilirim.
Ты же знаешь, что я не люблю хвалиться?
Kendimi övmeyi sevmediğimi biliyorsun ya?
Самураю негоже хвалиться чужими победами.
Bir samuray, başkalarının zaferleriyle övünmez.
- Не люблю хвалиться.
- Böbürlenmekten hoşlanmam.
Если есть, чем хвалиться, то хвались
Sen de böyle olsaydın havasını atardın.
Думаю, герои могут чуть больше чем просто хвалиться и праздновать.
Bence kahramanlar biraz da olsa övünüp kutlama yapabilirler.
Нe так, как на охотe, чтобы убить, повесить трофeй на стeну и хвалиться, какой ты крутой стрелок.
Gizlice de yapmıyordum bunu. Öldürüp, kafasını duvara asmak istediğiniz bir geyiği gizlice takip ederseniz. Sonra da silahı nasıl iyi kullandığınızla ilgili hikâyeler anlatırsınız.
Извини, не хочу хвалиться, но я предупреждал.
Böbürlenmek istemem ama size demiştim.
Не стоит хвалиться, пока не довёл дело до конца.
İşinizi tamamen bitirene kadar övgü kabul etmezsiniz değil mi?
Ты правда будешь этим хвалиться?
Pek böbürlenecek bir şey değil.
Богачи обожают хвалиться своим положением в обществе и здоровьем.
Kendi ayrıcalıklarından ve hayatta kalmalarını kutlamayı sevenmelerinden daha önemli bir şey yok

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]