English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Х ] / Хитроумно

Хитроумно translate Turkish

38 parallel translation
Некоторые придурки делают это так хитроумно, что сотни опытных полицейских не могут их поймать.
Kuş beyinliler bile cinayetleri zekice işlediği için yüzlerce tecrübeli polis zar zor yakalıyor onları.
- Весьма хитроумно.
- Oldukça dahice.
Распространение такой хитроумной лжи доказывает, насколько он опасен.
Ne yapmamızı istiyorsunuz? Küstah maskaralar! Sayımızla onları ezeceğiz!
Убийца ушел через окно, хитроумно закрыв замок снаружи.
Katil, pencereyi kullanarak kaçtı. Akıllıca davranıp pencereyi dışarıdan kilitledi.
Хитроумно, Кэл.
İyi numaraydı Cal.
ѕравда, ¬ севьшний мог испортить праздник, и € очень хитроумно от него избавилс €.
Ama Tanrı hala planlara darbe vurabilirdi.. .. ki ben onu büyük bir hünerle halletmeseydim.
Я не могу управлять такой хитроумной штукой.
Ben bu hurdayı uçuramam.
Как дерзко и хитроумно с её стороны!
Ne kadar da cüretkâr ve sinsiymiş.
Они думали, это часть некой хитроумной западни.
Bunun bir planın parçası olduğunu düşünüyorlardı.
Как хитроумно!
Ne kadar etkileyici!
- Он ведет дела хитроумно.
- Bağlantıları çok tehlikeli.
или прячут ещё более хитроумно.
Ya da zekice maskelerle gizlerler.
Это весьма хитроумно.
Çok akıllıca.
- Не слишком хитроумно.
- Bu çok sinsice.
Да. Старейшина Нагакура всегда поступал хитроумно. Но я не разделяю вашу веру в этих людей.
Bu kesinlikle Büyük Nagakura'nın tarzı ama sana inanmıyorum.
- Мы хитроумно проберемся внутрь.
- Ustalıkla içeri gireceğiz.
Это хитроумно.
Bayağı zekice.
Но разве не хитроумно Шекспир изобличает бездарность?
Shakespeare sıradanlığa geçit mi veriyor?
Он только служит хитроумной системой подачи отравляющего газа.
Sadece içine iyi yerleştirilmiş bir gaz.
И не от неловкости вы тогда уронили и разбили ту бутылку - вы хитроумно подтверждали, что оставались на яхте после ухода брата.
Şişeleri fırlatıp kırmanız bir sakarlık değildi, sen sadece kardeşin tekneyi terk ettikten sonra... halen teknede olduğunu göstermek istiyordun.
Хитроумно, да?
- Dahice, değil mi?
Воспитание - это укладывать детей спать, защищать компьютер паролем, хитроумно наказывать. Без этого не обойтись!
Anne-babalık ; onlara uyku saatini söylemek, bilgisayarlarını şifrelemek ve hiçbir zaman takip etmediğin karışık cezalar vermektir!
А теперь, Этьен, заходите внутрь этой безумной и хитроумной штуки.
Şimdi Etienne, şu gülünç mekanizmaya girelim.
Разве они тебя не благословили, избавив от хитроумной западни?
Seni tuzağa düşmekten alıkoymaları bir lütuf değil mi?
Довольно хитроумно, Том.
İyi iş çıkarmışsın, Tom.
Я не действую хитроумно.
Ben sevimli hareketler yapmam.
"что его обычная откровенность не таит какой-нибудь задней мысли или хитроумной уловки."
"birilerini devamlı tuzağa düşürmeye çalışır."
Хитроумно.
Güzel isimmiş.
я сказал ей, что это умопомрачительно, хитроумно, отвратительно, аморально, и совершенно недопустимо.
Kendisine yöntemlerin akıl almaz, dâhiyane ahlaka aykırı ve kesinlikle kabul edilemez olduğunu söyledim.
Как хитроумно вы стали правителем одного из великих и богатых королевств Англии.
Zekice bir hileyle İngiltere'deki en büyük ve en zengin krallıklardan birinin hükümdarı oldunuz.
Хоть я и не знаю, зачем вы это сделали, но у меня есть уважаемый начальник полиции, который может свидетельствовать о том, что вы приказали ему уничтожить улики хитроумной теории заговора, управляемой вами.
Belki neden yaptığını bilmiyorum, ama benim tarafımda, senin düzenlediğin büyük bir komplo teorisine ait delilleri yok etme emri verdiğine dair ifade verebilecek, saygı değer, tecrübeli bir polis şefi var.
Хитроумно, не так ли?
Çok ustaca, değil mi?
Сюда, хитроумно замаскировав, я записала информацию из своего рабочего архива в страховой компании Вэйверли.
Waverly Sigortacılık'ta küçük odamda.
- Это было хитроумно.
Evet. - Evet.
Хитроумно.
Seni uyanık.
Хитроумно.
Oldukça zekice.
Хитроумно.
Sıradışı.
Хитроумно!
Ki bu da Neville'ın zehirlendiğini kanıtlıyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]