English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Ч ] / Чая

Чая translate Turkish

1,500 parallel translation
Мне все равно нужно прикупить еще немного чая со льдом.
Zaten biraz daha buzlu çay almam gerekiyordu.
~ Он слаще чая с молоком...
# Bir fincan sütlü çaydan bile daha tatlı.
Семья дворян использовала различные виды чая.
Soylu aileler çaylardan haz almaya alışıktırlar.
( Только пять видов чая! )
Sadece beş çeşit çay!
И вот теперь я стою здесь с чашкой ромашкового чая.
Ama yine de, burada elimde bir bardak papatya çayı ile duruyorum. Sana kişisel bir soru sorabilir miyim?
Как отлично сделать чашку чая?
Nasıl mükemmel çay yapılır hakkında.
Хотите чашку чая?
Bir fincan çay alır mıydınız?
Нет, я просто решил взять немного чая.
Hayır, sadece biraz daha çay alıyordum.
Не желаете чашечку чая?
Biraz çay alır mısınız?
Огромное Вам спасибо. И чашечку мятного чая, когда у Вас будет время.
Çok teşekkürler ve fırsatın olduğunda biraz da nane çayı getir.
Я налью вам чая... а потом вы решите, кто сумасшедший :
Ben size çay getireyim de, ardından kimin deli olduğuna karar verirsiniz.
Бутерброды с говядиной, И целый чайник свежезаваренного чая.
Etli sandviçler ve bir demlik dolusu çay.
Не могла бы ты приготовить мне чашечку чая?
Bana bir fincan çay yapabilir misin?
Чашку лавандового чая и несколько булочек... только вытащите из них изюм.
- Tamam, soyunma odamı göster. Lavantalı çay ve kuru üzümleri çıkarılmış çörek istiyorum.
Чашечку чая?
- Çay ister misiniz?
Как ты? Я бы рассказала за чашкой чая, если есть минутка.
Eğer zamanın varsa bir bardak çay ikram edebilirim.
Я живу в Германии и не могу просто так заехать на чашечку чая.
Almanya'da yaşıyorum. Durup dururken çaya gelemem ki.
Ох, эм... хотите чашку чая, или...?
Bir fincan çay ister misin? Ya da...
Хочешь чашку чая?
Bir fincan çay içmek ister misin?
Одну чашку чая.
Bir fincan çay.
- Послушай, если я как-то могу помочь тебе, принести чашку кофе или чая, или просто поболтать, или... поваляться в кровате...
- Dinle. Herhangi bir şekilde yardımcı olabilirsem, herhangi bir şey istersen bilirsin, bir fincan çay gibi, sohbet etmek istersen veya yatağında seni kaşıklayacak birini istersen...
Красавица, я бы не отказался от чашки чая.
Bir fincan çay iyi olurdu tatlım.
- Хочешь чашку чая?
- Bir bardak çay ister misin?
Вот, Артур. Я принесла вам чашку хорошего чая.
Sana bir fincan kahve getirdim.
Вот, мистер Кленнэм, чашка превосходного чая.
İşte buradasınız, Bay Clennam. Bir fincan kahve.
Ты о пресловутой чашечке чая?
Son bir içki için mi?
Должно быть, сейчас время вечернего чая.
Sanırım çay zamanı.
Думала, эм, не сообразишь ли ты чашечку чая.
Çay içer misin diye merak etmiştim.
И когда я поняла, что за все это время я не смогла провести ни одного дождливого вечера с книгой и чашкой чая,...
Bir de baktım iki yılboyunca bir tek gün yağmurlu bir akşamüstü bir bardak çay alıp da, bir kitap açıp okuyamadığımı farkedince...
Мне хватит и одного чая.
Bir çay içsem şöyle yeter bana.
Вам пора идти и заказать чашечку чая с кексом.
Gitseniz iyi olur, ha? Kendinize bir fincan çay ya da başka bir şey alın.
Я хотел выпить чая.
Çay yapacaktım.
Чая не надо!
Çay istemiyorum!
Цвет чая сегодня просто восхитительный.
Rengi çok iyi görünüyor.
Это такая радость для меня - встретить человека, знающего толк в тонком вкусе чая.
Bu dünyada, çaydan bu kadar iyi anlayan biriyle tanışma şansına eriştim.
Она решила, что мы хотим чая.
Çayı kastettim sanıyor.
... Зайдёшь на чашку чая?
- Bir bardak çay ister misin?
Хочешь чая с травами?
Bitki çayı yapayım mı?
Сделай ей чашку чая.
Ona bir bardak çay yapabilirsin.
Возвращайся обратно, и я сделаю тебе чашку чая.
İçeri gir de sana çay yapayım.
Хватит чая.
Çaydan bıktım artık.
Я принесу тебе чашку чая, бабушка.
Sana bir bardak çay getireyim, Nan.
Но я плохо рисую. Еще чая, мистер Хогг?
Çizecek o kadar çok şey var ki, ama ben kötü çiziyorum.
Многовато будет для вечернего чая в саду.
Gül bahçesinde çay partisi iptal desene.
Кажется, кое-кому нужна чашка чая и дружеское объятие.
Galiba birisine çay ve kucak lazım.
А чая, случайно, нет?
Şansıma, çay da var mı acaba?
" В старом олове чая есть деньги.
Cay kutusunda para var.
Конечно, я выжрал все из холодильника, и я прихватил бутылку холодного чая пока я был там.
Tabii ki buzdolabımdakilerin hepsini bitirdiğim için gitmişken bir şişe de buzlu çay aldım.
- Я принесу еще чая.
- Sana biraz daha çay getireyim.
— Чая со льдом? У меня есть.
- Buzlu çay ister misin?
Это как секс, только ты можешь прерваться в любое время на чашечку чая с печеньем.
Boşandıklarında benim yaşımdaki kadınların yağtıkları bir şey. Aynı seks gibi, tek farkı bir fincan çay ve bisküvi için durabiliyorsun.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]