Шли translate Turkish
1,614 parallel translation
Вы прошли мимо нее, когда шли сюда.
Buraya gelirken yolunuzun üzerindeydi.
Мы не шли туда, чтобы учиться.
Oraya ogrenmeye gitmedik.
И по каждой описанной вами сделке, детектив, деньги шли на лицевой счёт сенатора, а затем их обналичивали. Да, сэр.
Yani söylediğiniz üzere her harekette senatörün kişisel hesabına yönlendirilen para nakit olarak çekilmiş.
Ћюди шли туда добровольно.
Bu olaya gönüllü katılmış insanlar.
Он следит, чтобы сделки шли гладко.
Her şeyin yerinde olduğunu kontrol etmek için burada.
Все выдаваемые внеурочные шли на дело по убийствам по убийствам бездомных.
Dediklerine göre sadece evsiz cinayetleriyle ilgili vakada mesai yapabilmişler.
Хижина здесь, мы шли отсюда, к берегу.
Kabin burada. Ben suradan geldim. Kiyiya dogru.
Они хотят, чтобы мы шли к ним.
Onlari izlememizi istiyorlar sanirim.
Они хотят, чтобы мы шли за ними.
Galiba kendilerini izlememizi istiyorlar.
Так что если они были на вертолете, то хотят, чтобы мы шли за ними.
Eger o helikopterdelerse, nereye gittiklerini bilmemizi istiyorlar.
Что ты там говорил, когда мы шли к люку?
Ambardan çıkarken ne söylemiştin?
Дела так и шли некоторое время.
Birkaç yıl böyle gitti.
В Назарете и Галилее люди шли с транспарантами, гласящими "Мы остаемся!".
Nasıra ve Celile'de.. pankartlar hazırlandı : "Hiçbir yere gitmiyoruz!"
А потом мы шли кушать мороженое в кафе "Фентонс".
Sonra da dondurma yemeye Fenton'a giderdik.
"хотим, чтобы титры шли вначале фильма, чтобы..."
"Film başlamadan önce jenerikte görünmek istiyoruz çünkü..."
Это сахарок, который Усама дает им, чтобы они шли себя взрывать.
Kendilerini patlatmadan önce, Üsame'nin piç kurularına verdiği şey bu.
Вы шли в'Бомбиллу'?
Bombilla'ya gittin mi?
Мы очень долго шли.
Bayağı yürüdük!
Знали на что шли.
Neler çevirdiğin sen daha iyi bilirsin.
И вторая пара, с которой мы шли, просто протоны.
Ve çifte randevu yaptığımız o diğer çift kesinlikle "aşkındı."
Сначала мне показалось, он ведет себя необычно, дела у нас шли плохо, дорогая.
Önce tuhaf davrandığını anladım çünkü işler çok kötü gidiyordu.
Тысячелетиями назад древние народы, египтяне, римляне, майя шли домой, как мы, обсуждая, где им отужинать, или вели светские беседы.
Binlerce yıl önce, eski uygarlıklar, Mısırlılar, Romalılar, Mayalar da aynı bizim gibi evlerine yürüyüp akşama ne yiyeceklerini tartışıyorlar veya sohbet ediyorlardı.
И дела у тебя идут хорошо. Шли хорошо.
Artık krediyi bile ödeyemiyoruz.
Если они шли за вами.
O halde seni takip edeceklerdir.
Мы пропустили 8 человек, так как они шли под псевдонимами.
8 isim kayıp. Onlara birer rumuz verdik.
С учетом того, что в прошлый раз когда вы шли навстречу друг к дургу с этими людьми, вы развернулись.
Tüm saygımla ama son defasında bu adamlarla yüz yüze geldiğinizde başaramadınız.
Мы... шли вдоль красной трубы.
Kırmızı boruyu takip edeceğiz.
Вы наверное шли туда как стадо кабанов, и мятежники услышали вас.
Büyük ihtimalle oraya bir ordu domuz gibi gittiğiniz için asiler sizi duymuştur.
Еесли бы мы шли по направлению ветра, можно было бы добыть оленины на ужин.
Eğer rüzgârı arkamıza alsaydık güzel bir akşam yemeği yiyebilirdik.
Куда они шли?
Nereye gittiklerini söylemişler mi?
Мы понимаем, что может быть что дела в бизнесе шли не очень хорошо.
İşyeri İşgalinde Uyulması Gereken Kurallar Bazı kötü anlaşmaların yapılmış olduğu belki anlayışla karşılanabilir.
Мы уже шли по этому пути.
O yoldan geçtik.
Не думаю, что яйца с беконом шли тебе на пользу.
Jambon ve yumurtanın sana hiç faydası olmadığını biliyordum.
Но репетиции шли очень хорошо. Особенно когда у Брэда не было реплик и вступал хор.
Ama provalar çok iyi gitti özellikle Brad'in susup koronun konuştuğu bölümler.
И пока они этого не сделали, мы просто... шли ко дну.
Onlar çözene kadar biz boğulduk.
И пока все шли на занятия и жили своей жизнью, Я просто сидела у окошка в своей общаге ожидая прихода лета.
Herkes derslerine ve hayatlarına devam ederken ben yatakhane penceremde oturur ve yazın gelmesini beklerdim.
В смысле, в сравнении с тем, как шли дела при старых боссах?
Diğer patronlarla karşılaştırmamı mı istiyorsun?
Они взяли второй заем чтобы платить за это, потому что дела шли совсем плохо.
Parasını ödemek için evi ikinci kez ipotek ettirmişlerdi çünkü işler o zaman kötüydü.
Не хочу, чтобы вы шли со мной.
Benimle gelmeni istemiyorum.
Когда мы шли от алтаря, твоя мама наклонилась и сказала :
Düğün bittikten sonra koridorda geriye dönerken annen eğilip dedi ki :
Вот эти люди как раз шли к вам, чтобы об этом рассказать.
Bu arkadaşlar da size söylemek için geliyordu.
ƒо дома'этчера они шли пешком.
Daha sonra şüpheliler yaya olarak Hatcherların evine doğru yürümüş.
Майкл, через него шли деньги парню, который пытался тебя убить.
Michael, O seni öldürmek isteyen adam için para sakladı.
Нет, мои по большей части сами шли на слом.
Hayır, çoğu zaten bozuktu.
Дженни стала их целью, они шли за ней до пляжа. Там её задушили её собственным ремнем.
O yüzden Jenny tek başına kalmıştı ve onu sahile kadar takip edip kemerle boğarak öldürdüler.
В научных кругах многие годы шли споры о том, кто является самым разумным существом на планете, о том, является ли им человек?
Araştırmalara göre, iletişim konusunda dünya üzerindeki en zeki canlı türü insanoğlu olmayabilir.
Два человека шли 7 часов.
7 saatlik yoldan gelen iki kişi var.
Не знаю как у вас городские ребята, но в Фростбурге после рецессии дела шли очень плохо.
Siz Washingtonlular için durum nasıl bilmiyorum ama ekonomik durgunluktan dolayı Frostburg'da işler çok kötüye gitti.
Шли месяцы, а Гриффин и Леди Рыжомех продолжали счастливо жить-поживать в Куахоге, совершенно не подозревая, что Король Стьюарт был уже в пути.
Tanrım Allah'ım. Dinle, sırf senin bir oyun arkadaşın olması için kız kardeşimin mutluluğunu feda etmeyeceğim. Bizim ilişkimizin yürüyeceğine de kimse inanmamıştı ama bize bir bak.
Ваши анализы шли под ее именем, и наоборот.
Sizin sonuçlarınız onunkiler gibi etiketlenmiş ve aksinde de aynı.
Если они и сами на это вызвались, то они не знали на что шли.
Ve bardak altlıklarınızı da kullanın tamam mı? Malzeme yoksa leke de olmaz.