English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Я ] / Язва

Язва translate Turkish

262 parallel translation
И язва желудка.
Ayrıca karnındaki ülser.
Она сказала, что я язва.
- Bana sinsisin dedi.
У меня есть квартира, машина и язва.
Evim, arabam ve ülserim bana yeter.
Наверное, язва. Как ты считаешь?
Belki de delik vardır George.
Откуда у меня язва?
Midemde nasıI delik olabilir ki?
- Как твоя язва?
- Miğden de biraz düzeldi mi?
Это язва. Язва?
Ülser, ben?
Думаю, язва у меня или ещё чего.
Sanırım ülserim falan var.
Вот язва! Ой-ой-ой!
Lanet olsun...
Сегодня ночью язва, другой голова или спина.
Bu gece ülser olur, önceki gece baş ağrısı ondan önce sırt ağrısı. Şikayet şikayet.
У меня язва.
Ülserim var.
Доктор запрещает. У меня язва.
ÜIserim var ve bu yüzden ölmek dünyanın en kötü şeyi.
- Сибирская язва.
- Şarbon.
Но пока эта язва здесь открыта для всякой сволочи - ни сна, ни покоя.
Ama bu musibet ortalıkta, her serserinin ulaşabileceği gibi durduğu sürece... Bana huzur ve uyku yok.
- У него язва.
Onu bir daha gördün mü?
Как сибирская язва ты мне нужна, ясно?
Bir şarbon vak'ası kadar gereklisin bana, duyuyor musun?
- Как твоя язва, Гарри?
- Ülserin nasıl, Harry? - İyi.
У моего бывшего мужа была язва.
Eski kocamın da ülseri vardı.
Это у тебя язва.
Sen uyuyamıyorsun, ülserin var.
У меня язва, но может это и к лучшему.
Ülserim var, ama burada iyi bir şey var.
Язва беспoкoит?
ÜIserin nasıI?
- Язва.
- ÜIser.
- У меня язва.
- Ülser mi?
- Язва? Да, у меня чертова язва.
- Evet, ülserim var.
У меня огромная язва, которая открылась из-за твоей болтовни.
Midemde kocaman bir yara var ve senin yüzünden kanamaya başladı.
Но для меня это было куда большим, чем язва.
Fakat, bana etkisi daha büyüktü bunun.
Трудно сосредоточиться, когда у тебя на шее язва-трепло.
Omzunda bir namussuz, vır vır konuşurken konsantre olmak çok güç oluyor.
Может, я и язва, но слово свое держу.
Namussuz olabilirim ama sözüm kefaletimdir.
У меня язва желудка, жена просит новую машину, и надо удалить нерв.
Mide ülserim var, karım yeni bir araba istiyor ve kanal tedavisi yaptırmam lazım.
Нет, не особо. Это просто моя язва.
Hayır sadece biraz ülserim azdı.
Твоя язва? Ну, знаешь, тебе не стоит пить.
Ülserin mi azdı, biliyor musun artık içmemen lazım.
У меня от этого язва открывается.
Ülserim var.
Господи, язва меня просто сжирает.
- İnanıyor musun? - Tanrım, beni öldürüyorlar.
Я - бухгалтер, у меня язва желудка.
Ben muhasebeciyim zaten midem de hasta!
Она та еще язва.
Hep baş belası olmuştur.
У него сейчас язва от подавленной детской травмы.
Bu aralar çocukluk travmasına bağlı bir depresyon geçiriyor.
Последняя, но не худшая моя любимая казнь - чума и язва.
Felaketlerin sonuncusu ve en korkuncu. Canlı canlı yakıp, acı verecek.
Ах ты, язва! Твою мать!
Aşağılık yaratık!
У нее остался дом, а у меня язва.
Ben ona evi veriyorum o da bana ülser.
- Сначала я думал - язва.
Önce ülser sanmıştım.
- Сибирская язва?
- Anthrax?
- Т еперь он мертвая язва.
Artık ölü bir pezevenk.
У него язва.
Ülser.
Перестань ты, язва!
Susacak mısın artık sen! Mikrop herif!
Она язва, которую необходимо отсечь!
O kesip atılması gereken bir ur!
- Язва?
Olabilir mi?
Опять язва.
Ülserim nüksetti sadece.
У меня язва.
Ülserim var da.
Знаешь, почему у тебя язва?
Çünkü sadece iki ifade yolu biliyorsun... sessizlik ve öfke. Niye ülsersin biliyor musun?
Tруви, ты язва!
Truvy, beni öldürüyorsun.
Янкеле, это твоя язва?
Jankele iyi misin?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]